KÜRLER 4
1*****Kansız olanlar:
Hemoglobin
(HGB): Kadınlarda kan değeri; 14 +- 2 gr.yani 12 ile 16 arası
demektir.16 üstü çok yüksek,12 altı kansızlık diye kabul edilir.Erkeklerde kan
değeri; 16 +- 2 gr.yani 14 ile 18 arası demektir.18 üstü çok yüksek o da
ayrı hastalık bulgusu olabilir,fazla kırmızı kandır.14 altı kansızlık diye
kabul edilir.Bir ünite kan bağışlarsan 1 gr.hemoglobin bağışlamış oluruz.Bir
ünite kan yani 450 mililitre bağışlanabilir. KANSIZLIĞIN BELİRTİLERİ:
Halsizlik,çarpıntı,çabuk yorulma belirtileridir.12'den hemen 10'a veya 8'e
düşerse hemen baygınlık hissi olur.Midesi kanayan bir insan otobüste bayılıp
acile gelir.Sıvılarını vererek tansiyonunu yerine koyarsınız,o hastanın daha da
düştüğünü görünce kan takviyeside gerekebilir.70 mililitre kilo başına
düşünürsen 7*7=49==4900 yani 5 litre ye yakın vücutta kanımız var.Tabi bu 70
kilo sağlıklı bir insanda olması gereken kandır.HEMOGLOBİN NE İŞ YAPAR KANIN
NERESİNDE BULUNUR: Hemoglobin oksijen taşımayı sağlayan bir molekül,pembe protokolfirin
yani poltirin halkası denir.Bir alyuvarın içinde 200 ile 300 milyon hemoglobin
molekülü var.Bu hemoglobin molekülün içinde demir de var,kana kırmızı rengi
veren odur yani demir dir ve al yuvarlarımızın içindeki bir moleküldür.
Hemoglobin, kansızlıkta vücuda çok az oksijen gittiği için yani az olan
alyuvarları kalp daha fazla döngü yapsın diye daha çok çalışıyor.Çarpıntı bu
yüzden hissedilir,durduk yere çarpıntı olur.Eğer egzersiz yaparsa daha çok
fazla çarpıntı olur,az kanı daha çok dolaştırsın ve daha çok oksijen
taşıyabilsin diye,yeterince taşıyamadığı için oksijen eksikliğine bağlı
halsizlikler,yorgunluklar hepsi oradan ortaya çıkar.Üşümede demir metabolizması
bunu yapabilir,hani üşüyebilir ama üşüme kısmı asıl kansızlık,hele kronik böyle
bir kansızlıkta üşümeyi çok beklemeyiz.Sonuçta hacim belli ama akut bir kan
kaybı olduğunda,vücut hayati organlara kanı pompalayabilsin diye uçlarda,
damarlar da kasılma yaratır.O yüzden üşümeye başlar insanlar,şoka giren insan
iyice üşür ama kronik kansızlıkta çok beklenilen bir şey değildir.Beyaz
toplar=Ak yuvarlar, Sarı toplar=Trombositler,Kırmızı toplar=Al yuvarlar yani
Eritresit.Bunlar normalde böyle toparlak küre gibi değil,şöyle Zeki müren
göbeği gibi ortaları çukur şekilde aslında,mikroskoptaki görüntüleride
öyledir.Toparlak olduğunda zaten bir başka hastalık oluyor,mercimek gibi yani
ortalarında çukur olduğunu düşünün AK YUVARLAR: 5 çeşit olur vücutta,her
birinin farklı fonksiyonu var ama vücudun savunma hücreleri diye düşünün,asker
hücrelerde bunların içinde yani al yuvarların içindedir.Al yuvarların içinde
bir mikrop bir zararlı uyaran geldiğinde etiket yapıp, istihbarat teşkilatı
gibi etiket yapan hücrelerde bunların içinde,alerjik durumlarda savaşan da
bunların içindedir.TROMBOSİTLER: Bir kanama olduğunda o kanı durdursun diye
gerekli olan hücreler,pıhtılaşmaya yardımcı olan,pıhtılaşma faktörleride bu
trombositlerin üzerinde zaten gelişmeye başlar.Trombosit birinci kanamayı
durdurma işini yapar ve üzerinde de pıhtı gelişimini sağlar.Fazla çalışırsa pıhtıya
yol açar,eksikliği yada iş yapamaması kanamaya yol açar.AL YUVARLAR 2: En
önemli olarak oksijeni taşır,kanın oksijen taşıma kapasitesini bunlar sağlıyor.
Hayatımız birazda al yuvarlarımızın elinde,çünkü oksijen gitmezse çok uzun bir
ömrümüzün olmadığını biliyoruz.Bir kan kaybı olduğunda midemiz kanıyor yada
adet kanaması olduğunda,kanama sırasında kanı kaybediyoruz.Kanı kaybederken
alyuvarı, ak yuvarı ve trombositi de kaybediyoruz.Kemik iliği hemen bunlarla
ilgili hormonlarını yakmaya başlıyor,normal bir tesmostat gibi sabit tutuyor.Bu
hücreleri ama ne zaman ihtiyaç var,kemik iliğini kamçılayan hormonları
serbestleştirerek kırmızı kan yapımını,trombosit ve lokosit yapımını da
uyarıyor,kırmızı kan eksildiği anda da uyarılıyor.Eğer bir anda hızlı bir kan kaybedersek
kanın bütün hacmini kaybederiz.Bir,iki,üç bardak su gibi kan kaybetmiş gibi bu
kaybolur.Bunların üst sınırı 10.000 gibi görülür,alt sınırı 4.000 milimetre
küpte hücre vardiye düşünün. Trombositlerde 150.000 ile 450.000 milimetre küpte
sayı olarak bulunur.Bunların eksikliği ve fazlalığı hastalık
bulgusudur.Akyuvar: 10.000 civarında,Trombosit: 150.000-450.000
civarında,Alyuvarlar: 4.000.000 civarında ama kemik iliğine baktığınızda
bunların sayısı daha fazla,ak yuvarların,al yuvarların sayısı daha azdır. Çünkü
bunlar 4 ay kadar yaşıyor,öbürleri 10 saat falan yaşıyor.Trombositler 10 gün
yaşıyor,7-10 gün öyle olunca bunların kemik iliğindeki sayı daha az kandaki
kısmı daha fazla ama vücutta bir denge var.Hemen sıvıları etraftan alır,kan
hacmini yine hızlıca o beş litreye getirmeye çalışır.Beş torba kan bağışlamış
gibi aslında,beş torba kan kaybetmedi onun yine kan hacmi beş litre gibi
düşünün,sadece al yuvar yönünden biraz daha seyreldi.Onun kanı al yuvarların
sayısı ve hemoglobin miktarı azaldı.Önce sıvı olarak dahi yarım saat de bile
sıvı kısmını yerine koyacak damar dışındaki sıvıları kana çekerek,ama kemik
iliği uyarıldığı andan itibaren de eğer kişide demir,B12 ve folikasit vitamini
tamsa anında al yuvarların sayısını eski haline getirecek,anında dediğim
yaklaşık 5 ile 7 gün içinde bir al yuvarın yapılabildiğini düşünün,bir hafta
içinde o belli bir seviyeye gelecek,kan kaybı çok değilse ve bu dediklerim
yerinde ise hemen kan hemoglobin normal düzeye gelecek ama kronik olarak biz
kan kaybedersek al yuvar kaybediyoruz.Demirimiz giderek depolarımız boşalacak
demir kalmayacak,demir kalmazsa al yuvar yapılamayacak,yapılamayınca sadece
sıvı kısmı eklenmiş gibi olacak ve hani burada bakarsanız,burada rengi açılmış
gibi düşünün,kanda rengini açılmış göremezsiniz zaten ama biraz seyreldiğini
düşünebiliriz.Hemoglobin niye önemli palesemi dediğimiz akdeniz kansızlığı
hastalığı var.Akdeniz kansızlığı taşıyıcılarında hemoglobin düzeyi normalin
altında olur.12 olmazda onlar için normal 11,5-11,00-10,5 olabilir.Alyuvar
sayıları 5,5-6 milyon bile olabilir,sayısı çoktur ama içindeki hemoglobin
azdır.Sayıya bakarsanız kansızlığı yok dersiniz.O yüzden kansızlık tanımı
kararı için,hemoglobin değerli yada bir anda bir su kaybetseniz,ishal oldunuz
yada hiç su içmediniz çok sıcak havada,kısa süreli bir kanın sıvı kısmı
gidebilir ve konsantre haline gelebilir.O zaman işte hemotopik dediğimiz bir
şey var,kan tahlilinde onun sayısı artar.Hiç kansız demezsiniz
halbuki,hemoglobine bakarsanız anlarsınız,yani al yuvarların sayılarına değil
hemoglobin değeri bize kansızlığı gösterir.Demirden zengin deyince kırmızı et
özellikle önemli,kırmızı et deki hemoglobin en rahat emilebilen
hemoglobin,birde baklagillerde özellikle olan bitki demiri var,ama bitki
demirinin değerliliği fazla,üç değerli demir deriz ve emilimi için işlemlerden
geçmesi gerekir.İşte o çaydı,yoğurt kalsiyum v.s.bunlar emilimini daha da
güçleştirir.Bitki demirinin emiliminin zor olduğunu düşünün,daha da az olduğunu
en iyisinin kırmızı et olduğunu düşünün,yiyecekle alabildiğimizin en iyisi
kırmızı et de vardır.Haftada bir gün yetebilir,kansızlık yoksa pişme şekli fark
etmez aynı işe yarar. Dalak içinde aynı şey geçerli,et gibi demirden zengin
diye düşünün,demirin emilimi kalori ile eş değerdir.Ne kadar çok alırsak o
kadar demir emilir.Demir eksikliği kansızlığı görülen hastalara+2 değerli demir
dediğimiz demir ilacı verilir.
BİR GÜNDE;
10 LİTRE KEÇİ BOYNUZU PEKMEZİ } = 2
KAPSÜL DEMİR İLACI
22 TABAK ET PORSİYON } = 2 KAPSÜL DEMİR İLACI
NOT: Kapsül+pekmez ve et tüketilirse kilo
yapar.İlaç kullanmayı kesdikten sonra bu gıdalarla denge de tutabilirsiniz.
Eşim
kasap onun yerine bedava et buluyorum et yiyeyim derseniz.4,5 kg. biftek yani
22 tabak eti ve 10 lt.pekmezi bir günde tüketmemiz lazım,bu iki kapsüle eş değer
olsun diye biz bu iki kapsül demiri veririz.Üç hafta sonra kan değerleri yarıya
kadar düzelecek ikinci ay tamamen düzelecek deriz.Emilim kusuru yoksa hastada,
yani 7 gr.hemoglobini olan birisi üç hafta sonra 9-10 gr.lara çıkar.İkinci ay
12 gr.çıkar daha sonrada depoyu doldurmak isteriz.Depoları doldurmak içinde bir
kapsüle ineriz,bir dört ay daha veririz.Adet kanaması ise buna sorun olan
musluğu kapatamadığımız için,yukarıdan yüklemeye devam etmemiz lazım.Her ay 6-7
gün mü sürüyor,o günlerde de birer demire devam edin,yoksa yine bir-iki yıl
sonra demir eksikliği kansızlığınız olacak deriz.Yiyeceklerden tedavi olmak
imkansız,yiyeceklerimiz bizi sağlıklıyken sağlıklı tutabilir,ama
yiyeceklerimizle tedavi yapmak imkansız.Demir haplarını aç karnına alırsanız,ilacı
aç karnına al 1-1,5 saat sonra birşeyler yeyip içersek emilimi maximum olur.Tok
karnına bazen karın ağrısı sıkıntı yapabiliyor, nadiren de olsa tok karnınada
verebiliyoruz.O dönemlerde beraberinde yoğurt v.s. yemeyin diyebiliriz.FEVRİTİN
DEMEK depo demek,her kansızlık demir eksikliği demek değildir.Demir eksikliği
kansızlığının göstergeleri var.1-) Serum demiri,2-) Total demir,bağlama
kapasitesi,3-) Fevritine bakarız.Fevritin 5 demek depo demirleri yok gibi
birşey,10 nanogramın altı çok düşük demek,bu hastada demir eksikliği kesin var
yani depo hiç kalmamış.Eğer hemoglobinde düşükse bunun ismi DEMİR EKSİKLİĞİ
KANSIZLIĞI dır.Fevritini düşük yerine koysada tekrar hemen düşüyor,Demir
bağlama yüksek 437-440'larda,hemoglobin 8-9 çıkıyor.Düşük emilim ile bir
sıkıntı var mı diye hemotolojiye ve gastroentolojiye de bakılır.Endoskopi ve
kronoskopi yapılır,fevritin 38'e çıkıyor verilen kan iğneleri sayesinde,bir-iki
ay sonra geri 2,3,4,5 en fazla 5 fevriti çıkarsa,endoskopide mikroplar yani
mide de mikroplar çıkarsa,fevriti düşük yerine koysada tekrar düşüyor,depolar
hemen kısa sürede boşalıyor.Hemoglobin düşük kansızlığı var artık,demir
bağlamam yüksek aç insan yemeğe nasıl saldırıyor, vücut onun gibi demir bulmak
için bağlama kapasitesini arttırmış.*Hamileliğin kendisi demir eksikliği
yaratan bir durum,emzirme döneminde de devam ediyor, hamileler destek
almalıdır.*Bundaki sorun inatçı bir demir eksikliği var gibi duruyor, hele
de hamilelik dönemine depolar boş girdiyse eğer,demir eksikliği kansızlığı
gelişmesi kesin,yerine demir olarak koymak kesindir.Erkekler de ise muhakkak
midesine,kalın bağırsağına bakarız,gizli gizli bir yerden kanıyordur.Çoğunda
birşey bulamayız ama içimiz rahat eder,bir ur olmadığını anlarız.Bayanda da
bakmışlar yine adet kanaması çok uzun değil diye,ekstra bir kan kaybı
varmı,zaten hamilelik ve emzirme süreci bile bir kan kaybı için yeterli,bebeğe
de kullanılıyor çünkü,bu demir yinede oral demir tedavisi ile yani ağızdan
demir tedavisi ile üç haftada bunu yarı yarıya,ikinci ayda tamamen düzelmeli ve
desteğe devam edilmelidir.Demir hapı kullanılırken fevritin yüksek çıkabilir,10
gün demir hapını kestikten sonra hala yüksekse demir,depoları dolmuş
demektir.Eğer kayıp sürüyorsa az görünür ama gizli gizli damar çatlaklarından
ek kayıp olabilir.O yüzden nadiren böyle uzun süren hastalarımız oluyor,o zaman
tedaviyi devam ettirmek gerekiyor yani yerine koymayı bırakmamak lazım.İlaçları
sürekli kullanıyor,özellikle o ağızdan alınan takviyeyi devamlı yaptırıyor
olmanız lazım.O iğnelerle ani bir yükseltmeyi sağladıktan sonra devam ettirici
tedaviyi sürdürmek lazım,çünkü kaybın yerini bulamadığımız için vermeye devam
edeceğiz. KRONİK HASTALIK KANSIZLIĞI dediğimiz başka bir durum ortaya çıkarsa
fevritin çok yüksek oluyor.ÇAY,KAHVE,KALSİYUM,SÜT,YOĞURT içindeki bazı maddeler
bu tip şeyler demir emilimini azaltır.Yaşlı bayanlarda kızarmış ekmeği çaya
batırıp ve başka hiç bir şey yemeyenler de demir eksikliğini çayın demir
eksikliği yaptığını ortaya konmuştur.Hafta da bir gün et yeseniz diğer günleri
baklagillerinizi yeseniz,sizde kanama yoksa demir eksikliği
gelişmez.İskender'inizi de yoğurtla yeyin, üstüne çayınızı için hiç önemi
yok,bunlar zaten kayıp yoksa demirin bile içindeki az bir miktarı emiliyor,daha
fazlası emilemiyor ve o da yetiyor.Aslında bizim gündelik kayıplarımıza,o
yüzden bunda bir sıkıntı yani yoğurtlu iskender de bir sıkıntı yok, demir
eksikliğiniz varsa hani depolarınız boşalıyor boşaldı diyelim,ama kansızlığınız
yok o aşamada dikkat edebilirsiniz.Ya yoğurt ile yemeyeyim madem et yiyorum,et
yoğurt ile beraber yenirse demirin emilimi zorlaşır.Çay ile beraber yendiğinde
de aynı olur.Onun yerine C vitamini alırsak özellikle asit demir emilimini
arttırıyor.Asitli gıdalar C vitamini asforbik asit o yüzden asitli olduğumuz
müddetçe C vitamini de olsun başka bir şeyde olsun asitli gıdalar demirin
emilimini arttıracak,o yüzden C vitamini önerilir.Doğalıda portakal suyu ile
içilmesi önerilir,bazı inatçı kansızlığı olanlarda bunlara biraz daha dikkat
edebilir.Hayatımız boyunca sabah kalktık portakal suyunu içelim tabiki sağlıklı
ama özellikle bu iş için yapmaya gerek yok,birde mide ilacı kullananlar asit
ortadan kaldırılıyor.Onlarda da düşünün hani demir emilimi normal besinlerden
aldıklarıda komşusuna göre daha az emilecektir.Küçük şişe içindekiler üç
değerli demir bileşikleri bitki demiri gibi düşünün iyi emilmiyorlar. Bazen
hani böyle inatçı bir türlü düzelmedi diyenlerde daha çok,o üç değerlileri
tercih edenler,iki değerli demir standart bizim demir tedavimizdir,en iyi
emilen kısmı odur.Kandaki hemoglobin miktarının az olmasına anemi adı verilir
ve Akut kansızlık ani kan kaybı olursa olur.(Doktorum)
Kereviz-ıspanak
kürü uygulansın,etle yoğurdu aynı anda tüketmesin,kahve ve süt içmesin.Andız
pekmezi astım,bronşit,kansızlık,halsizlik için de doğal enerji kaynağıdır.
Soğuduktan sonra süzerek suyunu temiz bir şişeye koyunuz.Sabah aç karnına veya
kahvaltıdan bir saat sonra bir su bardağı içilir.Akşam aç karnına veya akşam
yemeğinden bir saat sonra bir su bardağı içilir.Onbeş gün müddetle sabah ve
akşam içimleriyle gün atlamadan devam edilir.Onbeş gün sonra on gün ara
verilir.On gün aradan sonra aynı şekilde tekrar sabah ve akşam olmak üzere
onbeş gün devam edilir. Toplam otuz günlük uygulamayla kür tamamlanmış olur.200
gram kerevizin yumrularının yerine kerevizin sadece taze ve yeşil olan
yapraklarını ve saplarını da kullanabilirsiniz.Üç adet saplı (dallı ve yapraklı
kısımları,yaklaşık 150 gram) kereviz yeterli olabilecektir.Bu takdirde haşlama
süresi üç dakikadır.Üç dakika tamamlandıktan sonra 200 gram ıspanak ilave
edilerek beş dakika daha haşlamaya devam edilir.Ilıdıktan sonra süzülür ve
temiz bir şişeye doldurulur.Tüketim şekli yukarıda belirtildiği
gibidir.Kerevizi çoğu zaman pazarlarda bulmak mümkün olmamaktadır.Ancak, son
yıllarda süpermarketlerde dondurulmuş olarak hem taze ıspanağı hem de taze
kerevizi bulmak mümkündür.Kereviz-ıspanak kürü için derin dondurulmuş bu
sebzeleri de aynı amaçla kullanabilirsiniz.Etkisi aynıdır.Süpermarketlerden
aldığınız derin dondurulmuş ıspanak veya kerevizi aynı şekilde buzdolabınızın
derin dondurucu kısmında veya buzluğunda korumak zorundasınız.İhtiyacınız olan
miktarı aldıktan sonra fazla bekletmeden tekrar derin dondurucunuza veya
buzdolabınızın buzluk kısmına koymak zorundasınız.Çünkü derin dondurulmuş
sebzeler şoklanarak koruma altına alındığından, buzdolabınızın normal
bölmelerinde en fazla iki gün içerisinde tazeliğini ve tedavi edici gücünü
yitirmektedir.(i.s.)
Kansızlığı
olanların dikkat etmesi gereken bir şey var.Demire bağlı anemisi olanlar
çay,kahve ve süt vücuttan demir atar.Çay,kahve ve sütten uzak durması lazım.Üç
aylık bebeği olanlar yani emzirenler,çocuğunda kansızlık varsa anne sütü ile
yardımcı olabilirsiniz.Kereviz-ıspanak kürü yaparsanız,demir deposu boşalmış
olanlar, demir bağlama kapasitem düşük diyenler kereviz-ıspank
kürü,emzirenlerde anne kullanacak,anne kullandığı zaman bir miktarda sütü
üzerinden bebeğe takviye olacaktır.(i.s.)
Üzüm
pekmezi kan yapmaz ama kemik dostudur.Üzüm çekirdeği kansızlığa iyi gelir ve
hücre yenileyicidir.
Civan
perçemi kansızlığı giderir.
Bal
kabağı kansızlığı önler.
Mürdüm
eriği ve dut kurusu kansızlığa iyi gelir.
Kuru
üzüm kan yapıcıdır,içinde yüksek oranda demir vardır,karaciğer için çok
faydalıdır.Tarçınla hoşaf yapın yada normal yeyin,karaciğeri çok güçlendiricidir.Sarılık
geçirenler,alkol kullananlar,karaciğerinde bağlanma olanlar,yorgunluğu ve
kansızlığı olanlar için iyidir.
B12
vitamini kansızlığı önler,kalp hastalıklarında yararlıdır.
Yüksek
tansiyonu olan hamile bayanlara,Dünya'ya getirecekleri bebeklerin ileride (esansiyel
hipertoni) yani sebebi bilinmeyen yüksek tansiyon hastalığına yakalanmasını
istemiyorlarsa hamilelik dönemlerinde özellikle dikkat edecekleri şey anemiye
düşmeyecekler,yani kansızlık özellikle demire bağlı kansızlık şikayetleri
olursa,hamilelik esnasında Dünya'ya getirecek bebekleri ileri yaşlarda (çok
yüksek %95 oranda) sebebi bilinmeyen yüksek tansiyon hastası oluyorlar.(i.s.)
Dünya'nın
en sağlıklı pekmezi keçiboynuzu pekmezidir.Kansızlığa karşı çok iyidir ve
çocuklarda alerjik astım varsa birebirdir.(i.s.)
Göz
tansiyonu için; Taze sıkılmış domates suyunu günde bir çay bardağı dolusu
içiceksiniz.Hem kan şekerinizi bir miktar düşürür.Günde iki defa da limon
melisa çayı içerek,bir taşla iki kuş vuracaklar.(i.s.)
Kansızlık
için kullanılan demir hapları sürekli kullanılırsa ishal yapar,bağırsak
floranızı bozar.(i.s.)
Üzüm
çekirdeği kansızlığa iyi gelir,incir ve zeytinyağını alın karıştıp
yeyin.Dünya'nın en güçlü kan yapıcı demir eksikliği varsa,yosun sprunella
dır.Kan yapıcı en büyük özelliği olan üzüm çekirdeği+incir+zeytinyağ dır.Siyah
çay yerine ısırgan çayı iç,demir ıspanaktan 54 kat fazla sprunella da
var.(maranki)
Kışın
ellerinde morarma olan ve buz gibi olanlar: Çok az bir kansızlık vardır, ileri
derece değildir.Bazı insanlar çok az kansızlığı ağır geçirirler.Normalde
bayanlarda hemoglobin 12'nin altına düşmemesi lazım ama bu 11,5'sa bundan
etkilenebilirler. Anemiden kurtulması lazım bunun içinde kereviz-ıspanak kürü
yapacak (i.s.)
Yumurtalıklarım
üretim yapmıyor diyenler için; 10 gün bir soğan kürü uygulayacaksınız.Sonra
incir kürüne geçin 21 gün uygulayın,arkasından da günde iki defa olmak üzere
bir ay teşteredişli aslanpençesi çayını içecek,neden teşteredişli aslanpençesi
çayını öneriyoruz hormon dengeleyicidir.FSH'ın çok düşükse normal seviye ye
çıkartır,yüksekse de normal seviye ye indirir.Aynı şekilde bu lutisyen
hormonu içinde böyle,bazı insanların kan miktarı azdır.Anemi değil normal
sağlıklı bir insanda 6,5 litre kan olur bütün vücudunda ama bunun miktarı
azalır.5,5 litreye kadar düşebilir hatta 5 litreye bile düşebilir.Miktar olarak
kanı azdır,işte bu incir kürünü uygulayanlar kan miktarları yani kemik iliği
bol miktarda kan üretmeye başlayacaktır.(i.s.)
Kemoterapinin
3.gününde kan tahlili isteniyor,burada Trombozit,Lokosit ve Hemoglobin düşmüş
mü diye bakılıyor.Bunun üçünü yukarıya fırlatan yani dengeye getiren
kereviz-ıspanak kürüdür.(i.s.)
Yüksek
tansiyonu olan hamile bayanlara,Dünya'ya getirecekleri bebeklerin ileride (esansiyel
hipertoni) yani sebebi bilinmeyen yüksek tansiyon hastalığına yakalanmasını
istemiyorlarsa hamilelik dönemlerinde özellikle dikkat edecekleri şey anemiye
düşmeyecekler,yani kansızlık özellikle demire bağlı kansızlık şikayetleri
olursa,hamilelik esnasında demir,fevretin ve hemoglobin normal seviye altına
düşmemesi lazım.Özellikle demir hamilelik esnasında,uzun vadede demir eksikliği
yaşıyorlar ise; Dünya'ya getirecek bebekleri ileri yaşlarda (çok yüksek %95
oranda) sebebi bilinmeyen yüksek tansiyon hastası oluyorlar.Bu neye
benzer,duvar örerken birer boşluk bırakılırsa,o sağlam bir genetik yapıyı
geliştirememiş oluyorsunuz.Bebeklerin temellerinin sağlam atılması lazım,bunun
için özellikle hamilelik esnasında demir eksikliği çekmeyecek bayanlar.Çay ve
süt vücuttan demir atar.(i.s.)
Hemoglobin
A1 C1'ini düşürmek için; Sinirli otu 5-6 gr. al,6 dk.kısık ateşte kaynat,günde
bir defa ılıdıktan sonra iç,kan şekerini düşürmek içinde yardımcıdır.(i.s.)
Saç
dökülmesi (kansızlık yoksa) 1 tatlı kaşığı lavanta 7-8 dk.kaynat,kükürtlü ve
doğal zeytinyağlı sabunla yıkayın.Yıkadıktan sonra bir miktar havlu ile
kurula,sonra bu kür ile saç diplerine sür kalsın.Rahatsızlık verirse bir saat
dursun yıka,hastaneye gidip testosteron hormonuna baktır.Kiloda almışsa troidler
yavaşlamıştır.Bu saçlarıda döker kiloda aldırır,troidler yavaş çalışırsa az
yemeği bırak su içseniz yarar.(i.s.)
Saç
dökülmesi: Mutlaka bir doktora gidin anemiye bağlı olabilir,demir eksikliği
veya hemoglobin seviyesi düşüktür veyahutta testosteron hormonu bayansa
yüksektir,onlarda da erkek tipi saç dökülmeleri görülür.Lavanta suyuyla
banyodan sonra ıslatıcaksınız,bu sebebi bilinmesi lazım önce,demirinizi
düzeltmediğiniz müddetçe bizim önerdiğimizin bir faydasını
göremezsiniz.Lavantayı çay gibi demleyip,en son su olarak döküyoruz,saç
diplerine kadar ıslatıyorsunuz.Durulamaya gerek yok,isterseniz durularsınız ama
yarım saat beklemesi lazım.(i.s.)
Bağırsaklarında
timör olan hasta iki ay sarımsak yutmuş timörün gittiği görülmüş; Bu
mümkündür,sarımsağın antiseptik özelliği var ve bağırsaklarda poliplere
sebebiyet veren,bir çok antijen bakteri enfeksiyon var.Siz doğal bir
gıdayla,sarımsakla bağırsaktaki bu enfeksiyonları temizlersiniz.Tabiki
enfeksiyonların sebebiyet verdiği o dokulardaki harabiyat,patalojik durum,polip
v.s.geçebilir.Her üç ayda bir 1-2 şer sarımsak yutarak yatarsanız ve bunu 15-20
gün sürdürürseniz,bağırsak florasına en iyi düzeltenlerden birisidir.Sindirim
sistemi problemleri genellikle bağırsaktaki enfeksiyonların varlığına bağlı
gelişir ve oradaki florayı bozar.Yani bizim bağırsaklarımızın içinde emilimi
yapan,villuslar dediğimiz,emilimi yapan tüycükler var.Bu tüycükler,eğer uzun
süre bakteri ve enfeksiyonların varlığı o tüyleri harap eder.Tıpkı eskimiş halı
gibi olur,halıyı nasıl dürdüğünüzde,tüycükler nasıl yoğun ise bağırsaktaki
tüycüklerde o kadar yoğundur.Bu tüyler ne kadar azalırsa,vücuttaki emilim o
kadar az olur.Bayanlarda görülen,sindirim sistemine sebebiyet veren kabızlık ve
şişkinliğe sebebiyet veren durum; Bu artı durum neyi oluşturabilir? Tekrar
hangi problemleri doğurabilir? Bayanlarda görülen kansızlığı ve demir
eksikliğini de beraberinde getirir.(hayatı farket)
Lahana yaprakları
üzerinde Batsilus Bipidus bakterisi,bir tek anne doğum yaparken,rahim
kanallarında ortaya çıkıyor,daha bilim bunun sebebini bulamadı.Bu Lahana
yapraklarının üzerinde de aynı bakteri var,işte onlardır B12 vitaminine
dönüştüren,B12 eksikliği dikkat dağınıklığı,sinir zayıflığı yapar,halsizlik
yapar,aynı zamanda kansızlık demektir,B12 eksikliğine bağlı anemi demektir.Kimyon
tohumu,B12 oluşumu üzerinde etkili değildir,sadece damak tadı içindir.Bunun
üzerine ağır bir taş koyucaksınız,önce elinizle iyice bastırın sonra taşı
koyun.Bu 5-6 saat sonra suyu aşağıdan yükselmeye başlayacaktır.Taşı üzerine
mutlaka koyun,çünkü gaz çıkışı da başlıyor burdan,gaz çıkacak dolayısıyla bunu
şişirecek,suyunun üzerinde yüzmeye başlar ve yüzeyi küflenir olmaz.O taş
devamlı üstünde ağırlık yapacak,üzerini bezle kapat,sakın sıkı kapatmayın çünkü
gaz çıkıyor.Karanlık bir yere dolap içine koyucaksınız ara ara
bakıcaksınız.Temiz çalıştıysanız bunun üzeri küflü olmaz,çok titiz
olacaksınız,temiz olucaksınız.Bu 7 güne kalmaz 5-6 gün içerisinde,B12 içeren
suyunu bol bol da tüketin,B12 açığınızı kapatmak için yeterlidir.(i.s.)
Tere,Roka,Nane,Maydanozu
sarartmayın,toksindir,zehirdir.Sakın sararmış olanlarını tüketmeyin,yemeye
kalkarsanızda şiddetli bir ishal yapar sizde,sararmış yeşilliklerden uzak
durun.(i.s.)
Kan değerlerim
düşük: Bir insanda Kan değerleri düşük demek,hangi değerleri düşük; 1-)
Alyuvarlar (Hemoglobin = HGB): Alyuvarlar,Akyuvarlar (Lökosit) ve
Trombositler olmak üzere,kanda dolaşan 3 tür hücre mevcuttur.Solunum organından
dokulara Oksijen,dokulardan solunum organına ise Karbondioksit ve Proton
taşıyan Protein,Eritrositlerin içerisinde bulunur.Oksijen +2 değerlikli Demir
içeren hem molekülleri ile bağlar.5.000.000 adettir. 2-) Akyuvarlar-Lökosit
(White Blood Cells-Leukocytes = WBC): Kemik iliğinde üretilen Lökositler
kanın dışında Lenf sistemi,Dalak ve diğer vücut dokularında da bulunur.Kanın
beyaz küreleri olarak bilinen Lökositler,vücudun mikroplara karşı savunmasında
başlıca rolü oynayan hücrelerdir.4.000-8.000 adettir. 3-) Trombositler
(Platelet = PLT): Kanın renksiz hücre parçaları olarak bilinen (Kan
pulcukları) vücutta kanamanın durdurulması ve Damar yatağında kanın
pıhtılaşması işlevini görür.150.000-400.000 adettir.Bu üç değeri yükseltmek o
kadar kolay ki eskiden Hemoglobin ve Lökosit düştüğü zaman ne oluyor? Napojen
diye bir ilaç veriliyor,Hemoglobin düşüyor.Mesela A diye ilaç
veriyor,Trombositler düşük B diye ilaç veriyor,Trombosit düşüklüğüne de pek bir
ilaç da yok ama ne yapıcaksınız,bir taşla 3 kuş vuracaksınız.Kanım düşük
diyenler,Hemoglobin,Lökosit ve Trombositi yükseltiyorsunuz.Kereviz-Ispanak kürü
150-200 gr.Kerevizi 2 bardak suda,en az 10 en çok 15 dk.haşla,ağzını açın
üzerine 150 gr.taze Ispanak ekleyin,şöyle bir karıştırın su değsin,5 dk.da öyle
kaynatın suyunu için,kan değeri düşükse zaten Doktor Kemoterapi
vermez.Hemoglobini düşüktür,Lökosit düşüktür,Trombosit düşüktür
verilmez.Onkologlar bile Kereviz-Ispanak kürü yaptırıyorlar.Kan illa
Kemoterapiye bağlı değil,kan değerlerim düşük diyorsanız,Kereviz-Ispanağı
uygulayacaklar.Kan yapsın diye Ciğer yedirirler,her gün kan yapması için
Ciğer yersen Kolesterol,Trigliserid tavan yapar olmaz.Pekmezde güzel hoş da
kaşık kaşık olmaz,çekirdeğiyle beraber siyah üzüm müthiş etkilidir.Kaynatıp
pekmez gibi düşünürseniz olmaz o kadar tatlı ki mübarek,üç kaşık alın kan
şekeriniz fırlar.Normalde diyabet hastasının kullanacağı bişey değil bunlar ne
yapsınlar? Ciğerde ağır metaller birikiyor,birde Kolesterol ve Trigliserid
bombası,ne olacak şimdi adamın bütün yağ Metabolizması bozulacak,Ciğerin şiş
kebablarıda ayda bir kere ya yenir ya yenmez.Sağlıksız beslenme,şunu
söyleyenler olacak G.antep'te Çukurova'da 15-20 Ciğer yiyenler var.Bunu
tüketenler yanında bol miktarda Soğan ve taze Tere tüketiyorlar.Sumaklı Soğan
ve taze Tere işte o zaman Ciğerin etkisi ne oluyor? Yüksek Kolesterol ve yüksek
Trigliseridin Bağırsaklar üzerinden emilimini engellemiş oluyorsunuz.Bu şekilde
yediğinizde problem yok,şiş kebabın üzerine Sumaklı Soğan ve Tere yaparsanız
problem olmaz.(i.s.)
Ispanak
içerisinde 13-14 tane Antidepresan özellik taşıyan Sebonman Metabolikler var
muhteşem bir şey,Anksiyete ve Panik atağa karşı,ancak bunu tamamlayabilmek için
ikinci bir şeye ihtiyaç var Ispanakta nedir? Maydanoz,Ispanağı tek başına
tüketirseniz vücuda demir almaz,hatta attırmasına da sebeb olur.Size
Ispanaktaki bu özelliği nasıl kazandıracağız.Ispanakta bir miktar demir
var,hani bir bilim adamı virgül hatası yapmış"Demir bombası" falan
diye hiç alakası yok,Ispanak bütün bilinen sebzeler içerisinde Protein oranı
en yüksek olan sebzedir.Kası yapan Proteindir,içindeki Demirden dolayı
değil,onun TEMEL REİS gücü,en zengin Proteinlere sahip olmasıdır.Antidepresan
ve Anemi dedik,Anemi Kansızlığa karşı mutlaka ama mutlaka Kerevizle beraber
kullanmak zorundasınız.Ispanağın içerisindeki Demirin alımını fonksiyonel kılan
Kerevizle buluşmasıdır.Ispanağın içerisinde Folik Asit var,Folik Asit ne
yapıyor Agouti Genini metinliyor.Yani onu in aktif hale,çalışamaz hale
getiriyor.AZİZ SANCAR hocamız DNA Metilasyonu ile ilgili Nobel ödülü
aldı.Agouti Geninin önemli görevlerinden biri nedir?
Şişmanlatmak,Obezite,Obeziteyi tetikler,onun için eğer kilo almaya karşı
yatkınlığınız varsa,lütfen haftada birkaç kez Ispanak tüketin.Normal
yemeğini yapabilirsiniz ama içine çok fazla çalçadır şudur budur
olmayacak,Ispanak fonksiyonel bir gıdadır.(i.s.)
2*****İshal:
Keçi
boynuzu şıp diye ishali keser,aynı onun gibi ayvada ishali keser, kaybedilen
demiride alırsınız.
Hamileyken
kabızlık sorunu çekenler yani kabızlık için,keçiboznuzu öyle bir nimettir ki
kurusu ama,meyve olarak onu kemirerek yiyorsunuz.İshalseniz ishalinizi
keser,kabızsanız kabızlığınızı önler ve ishal içinde kabızlık içinde kemirerek
ye (i.s.)
Kansızlık
için kullanılan demir hapları sürekli kullanılırsa ishal yapar,bağırsak
floranızı bozar.(i.s.)
Çölyak
gluten alerjisidir,bağırsaklardaki emilimi gerçekleştiren tarakların iflas
etmesidir,bağırsakların ağaçsız çöle dönmesidir.Paryavşanı,bodur otu
bitkilerini çay gibi içsin.Viluslar emilimi sağlayan tarakların adına
denir.Bağırsak florası tamamen bozulduysa yiyecekleri tutan,viluslar yani
taraklar dümdüz olur.Devamlı ishal olur veya kusarlar,kusma ve ishal emilim
olmazsa olur.Glutensiz beslenirse bu taraklar yeniden oluşmaya başlar.(hayatı
farket)
Şeker
açlığı (Hipoglisemi): Kan şekeri düşmemiş oluyor,Hipoglisemiye düşmemiş
oluyorum.Özellikle bayanlar mens dönemine başlamadan önce,müthiş bir şeker
açlığı çekiyorlar.Resmen saldırıyorlar tatlıya yani dolayısıyla bunu ortadan
kaldırabilirsiniz.Hiç mi o dönemde tatlı yemiyeceksiniz? Tabiki yersiniz de
fakat artık gıdalar doğal olmadığı için,Buğday yedişer kromozonlu olmadığı
için,yiyorsunuz ekmeğinizi şişkinlik yapıyor,vücut sindiremiyor
zorlanıyor,Diyabette işte bu yüzden artıyor.Çocuklarda Tip 1 Diyabet o kadar
çok arttı ki,Kanser,MS o kadar çok arttı ki,bu bitki cinsel performansı da
arttırıyor.Hem şeker açlığını ortadan kaldırıyor,bunun çayını
yapıcaksınız.Evvel Allah bunu için saatinize bakın,5 dk.sonra şeker açlığınız
ortadan kalkacak,migrenin başlayacağı,migreni olanlar iyi bilirler,şeker açlığı
başladımı,migren başlayacak demektir.İshal şikayetiniz varsa,bu çayı
içebilirsiniz,sadece çiçeğinden tabi ama kabızlık yaparmı? Hayır yapmaz.Mesela
Romatizma hastasısınız,Romatizma hastalarının şikayetlerinide hafifletir.Genel
olarak ağız kokusunu da giderir,Karaciğer şikayetlerine de iyi bir
yardımcıdır.Şiroz hastasıdır,Karaciğer yağlanmasıdır,Hepatit B C si
vardır.Rahatlıkla içebilir ama ben bunu özellikle,şeker açlığı hisseden
bayanlar için,erkeklerde de aynı,TV karşısına geçip bir-iki çikolata falan
yiyorlar.Çikolata yenmez mi? Tabiki yenecek ama hep ölçü olacak,onun için
Yasemin Çiçeği Çayı,orta yaş üstü eğer üst üste bir kaç gün çikolata
tüketirseniz.4-5 gün böyle üst üste tüketin,Baklava,Şöbiyet,Kadayıf,6.gün
tatlısız duramazsınız,vücut artık istiyor.Kan şekeriniz yüksekse mesela;
130-140 larda seyrediyor değil mi? Yasemin Çayı tüketin,1 tatlı kaşığı Yasemin
Çiçeği alın,1 bardak suda cezve içine atın,bunu yaklaşık olarak 7-8 dk.kısık
ateşte,üzerinide kapatın kaynıyo kaynamıyor gibi,çünkü içerisinde uçucu yağlar
var.Aç karnına günde iki defa,bir öğlenden evvel-bir öğlenden sonra veya bir
öğlenden sonra-bir akşam yatmadan içebilirsiniz.Rahatlatıcı özelliği de
vardır,(Yasemin Çiçeğinin en az 7-8 farklı türü vardır) tatlıya olan
ihtiyacınızı kesecektir.Şeker tüketme ihtiyacınızın frenine basıyor,birde
süresini uzatıyor.Yani burdaki Ghrelin Hormonu,açlık duygusunu veren bu
hormonu kontrol ederek,sizin geç acıkmanıza sebebiyet veriyor.Bu bitki yağ
yakarmış,Metabolizmayı hızlandırırmış,lütfen hepsi
yalan,uydurmadır.Metabolizmayı yavaşlatan ve hızlandıran bir organımız var
sadece,boyun kısmında Troid,kelebek şeklindedir.O dur Metabolizmayı
hızlandıran,mesela; Troidiniz hızlı çalışıyorsa,triodu hızlı çalışana bakın
bunlar kilolu değildirler,zayıflardır.Yavaş çalışanlar biraz
tombişleşiyorlar,kilo alıyorlar.Neden Metabolizma hızını yavaşlatıyor,tükettiğiniz
gıdaları yakamıyorsunuz.Bundan dolayı önce troidiniz sağlıklı
çalışıyormu,çalışmıyormu buna bakıcaksınız.(i.s.)
Gluten:
Çok yakın akraba evliliğine nasıl müsade etmiyorsanız,hem Kur-an'da yasak hemde
bilimsel olarak bu mümkün değil,sakat,gerizekalı çocuklar Dünya'ya geliyor.Aynı
şey doğada da böyle,tohumlarda da böyle,yani çok yakın şeyleri birbirleriyle
dölleyemezsiniz.Siyaz Buğdayı doğal,Karakılçık Buğdayıda doğal hadi bu ikisini
dölleyelim olmaz.Bunların genetik yapısına bakıcaksınız.Uyuyor mu? Uymuyor mu?
Uymuyorsa yapmıyacaksınız.Gluten (Tahıl unlarından nişasta alındıktan
sonra,geriye kalan yapışkan madde) problemi ise 1950-1960'lı yıllarda böyle
bir problem yoktu.İşte bu çaprazlama yapıyorsunuz ya Buğdayda,gen
uyumsuzluğundan dolayı inaktif olması gereken Gluten,reaktif Gluten haline
geliyor.Reaktif Gluten de ne yapıyor,işte sizin bağırsak floranızda Villus
(Latincede tüy anlamına gelen,ince Bağırsağın iç yüzeyinde bulunan ince
kılçıklardır.İnce Bağırsaklarda yer alan Villuslar adı verilen yapılar,bir
çeşit tüydür ve besinlerin emilim ile kana geçmesini sağlar.) ları yok
ediyor.Ondan sonra ishal oluyorsunuz,gaz yapıyor,şişkinlik yapıyor.Gıdayı
kontrol etmek biraz zor olabilir ama en azından Anadolunun doğal ürünlerini
kullanın bu da yeter.(i.s.)
Şeker hastaları Keçiboynuzu pekmezi kullanamaz.Bunlar ne
yapacaklar,Keçiboynuzunun doğal halini yani meyvasını iki tane rahatlıkla
tüketebilirler.Onu biraz kemirmek gerekiyor,kaliteli Keçiboynuzları
var,Harnup diyoruz onlara,bunlar şekerinizi yükseltmez.Keçiboynuzunu doğal
haliyle tüketirseniz ishali önler,kabızsanız kabızlığı önler.(i.s.)
Kızılcık: Buna Batı Karadeniz'de bu
Kızılcığa,Kızılcık demezlerde "Kiren" derler.Batı Karadeniz Kireninin
bir özelliği vardır.Ülseratif Kolit şikayetiniz mi var.Batı Karadeniz
Kızılcığı,bu aşılı hiç mi faydası olmaz,İshalseniz biraz fayda eder ama hatta
Kızılcık sopası derler,Batı Karadenizin toprağı çok farklıdır,iklimi çok
farklıdır.Bu iki şeyden dolayı Allah oraya Ekşikara diye mayhoş bir dut
vermiştir.Dut ağacının yaprakları biliyorsunuz küçüktür ama bu Ekşikaranın ki
İncir yaprağı gibi kocaman geniş ve yerken dikkatli olmak
lazım.Kırmızımsı,morumsu,ısırdığınızda yerseniz bundan bir kaç tane,Aft diye
bir şey bir daha çıkmaz ağzınızda,böyle bir nimet,bu nereden geliyor.Batı
Karadenizin toprağında ve oranın ikliminden,toprağın kimyası,mübarek o toprakta
ne bakteriler var,onların salgıladığı Proteinler,o ağacın kökleri üzerinden
alınıyor.Metabolize ediliyor,neler oluyor neler,hangi birini araştıracaksın ama
yaradan bunu sana sunmuş bunu değiştirme yani işte onun için onlarıda yakışıklı
hale getirirler.Piyasada iri iri dutlar var,tadı yok,tuzu yok,açın Bakara 11
okuyun "Benim nimetlerimi değiştirmeyin" diyor.Batı Karadenizin
Kızılcığı Morbus Crohn'da (Crohn hastalığı bağırsak sisteminde sürekli iltihaba
neden olan kronik bir enflamatuar bağırsak hastalığıdır.Bu,Ülseratif
Kolit,enflamatuar bağırsak hastalığına benzer.Fakat Ülseratif Kolit genellikle
kalın bağırsak ve rektum iç tabaka ile sınırlıdır.Crohn hastalığı genellikle sağlıklı
doku ile çevrili yamalar,bağırsağın herhangi bir yerinde olabilir ve dokuların
derinliklerine yayılabilir.Belirtileri kronik kanlı veya sulu ishal,karın
ağrısı,ateş ve iştah kaybıdır.Crohn hastalığının tedavisi yoktur.İlaç ve
diyetler durumu kontrol etmek ve bazen uzun süreli remisyon oluşmasını sağlamak
gerekir.Crohn hastalığı olan bazı insanlar hayatlarının bir noktasında sindirim
sisteminin bir parçası çıkarmak için ameliyat gerektirir.Ancak,cerrahi müdehale
hastalığın tedavisi değildir.) Ülseraktif Kolit'de çok faydalıdır.Ancak
bilinmesi gereken bir şey daha var,Ülseraktif Kolitte olsun,Morbus Crohn'da
olsun,tıp bunu zamanla ortaya koyacaktır.Çünkü biz Kimyacı,biz hastalığın
Kimyasına farklı gözle bakarız.Bunun kimyası nasıl dersin,Fermantasyon diyoruz
bak,Fermantasyon ekşime,halk diliyle konuşacak olursak Maya ile Fermantasyon
yapabilirsin,yapıyormusun bunu,yapıyorsun,Ekmek mayalıyorsun.Maya başka türlü
neyden yapabilirsin,bakterilerle yapabilirsin,bakteriyel Fermantasyon,birde
Enzimatik Proteinlerle bunu yapabilirsin.Bir dördüncüsü var,bunlar insan
bağırsağında da gelişiyor ve Ülseraktif Koliti azdırıyor.Onun için hangi
Fermantasyon olduğunu kişiyle konuşarak,sorgulamanız lazım.Tükettiği
gıdalar,hangilerinde daha çok etkileniyor,ona göre Morbus Crohn'a diyeceksiniz
ki böyle beslenin,Ülseraktif Kolite şöyle beslenin,şimdi bu işin 4.boyutu
var.Fermantasyonda ekşime,Enzimatik var,Bakteriyel var Maya ile olanda,bir
başka şey daha var.Biofilm bir Protein zinciridir,bunlar sebebiyet
veriyor,işte bunu çözmeniz lazım yani şu an üzerinde çalıştığım konulardan bir
tanesi bu,bizim kürlerimizle Ülseraktif Kolitte başarılı olmamızın
nedeni,Biofilm tabakasının neden olduğunu,Fermantasyonu ortadan
kaldırıyoruz,olay budur.(i.s.)
Bağırsak
düzenleyici hap kullananlar: Bağırsak düzenleyici hap kullanıyorum; Bu gün
bağırsakla ilgili şikayetler günümüzde hat safhada,İBS (İrratable
Bowel Sendromu),hareketli Bağırsak sendromu,orada
kullanacağı şey Ebegümeci çayı unutmasın İBS'de bu var.Ülseratif Kolit
(Kolonun (Kalın barsak (Bağırsak)) içini örten tabakada veya rektumda iltihaba
(Şişlik ve ağrı) neden olan bir hastalıktır) aldı başını gidiyor,Morbus
Crohn (Crohn hastalığı bağırsak sisteminde sürekli iltihaba neden olan kronik
bir enflamatuar bağırsak hastalığıdır.Bu,ülseratif kolit,enflamatuar bağırsak
hastalığına benzer.Fakat ülseratif kolit genellikle kalın bağırsak ve rektum iç
tabaka ile sınırlıdır.Crohn hastalığı genellikle sağlıklı doku ile çevrili
yamalar,bağırsağın herhangi bir yerinde olabilir ve dokuların derinliklerine
yayılabilir.Belirtileri kronik kanlı veya sulu ishal,karın ağrısı,ateş ve iştah
kaybıdır.) aldıbaşını gidiyor,yani Bağırsak florası ile ilgili şikayetler
arttı.Neden arttı? Buğdayı değiştirdiler,yerli ve yabancıyı
birleştirdiler.Gluten oranı yükseldi % 5 civarındayken % 15'e çıkartıldı.Glutenin
ve Gliadin dediğimiz iki tane Proteinden oluşur Gluten,şimdi Gliadini
bağırsaklarda bu ne yapıyor? Sindirilmeye başlıyor,yüksek oranda Gluten
içerdiği için hazım probleminiz var ya şimdi bu neye benzer biliyormusunuz.İnsanın
5 kiloyu birden yiyebilir mi? Yiyemezsen zorluyorsun.% 15 çokta güzel bir örnek
değil bu,% 5 normal sindirirken Gluteni bir problem yok ama % 15'e
çıkarttığınız zaman,enzimatik olarak bunlar parçalanamıyor.Dolayısıyla vücut
baş edemiyor,Bağırsaklarınız gaz yapmaya başlıyor,şişkinlik yapıyor.Şimdi
sindirelemeyince bu sefer diğer gıdalarda sindirilmeden geçiyor.Al başına
belayı,yani dolayısıyla burada işte Gluteni düşük normal olan gıda yani
ekmekten tüketiceksiniz.Siyez Buğdayı alın,Kara Kılçık Buğdayı alın,Kavlıca
Buğdayı alın,Sarıkız Buğdayı,bunların hepsi doğal,olmadı kendiniz
öğütüverin,değirmenler var gayet ucuz orada kendiniz yapın ekmeğinizi,Gluten
yükseldi ya şişkinlik yapıyor.Bağırsaktaki bakterilerde bunu tüketemiyor ya
parçalanıyor,zorlanıyor.Efendim al sana Probiotik,yepyeni bir gıda sektörünün
kapısını aralıyorlar.Eskiden Probiyotik mi vardı? Bu kadar envai çeşit
bakteriler,bu bakterilerin mutasyona uğramadığı ne malum,Mutant bakteri
olmadığı,ne tür Proteinler üretiyor bilmiyoruz ki doğal Ata tohumundan yapılmış
ekmekleri tüketin,evel Allah bişeyiniz kalmaz,sindiriminiz düzene girer.İBS'um
var diyenler içinde geçerli bu,o kadar çok arttıki bu en çok etkilenen
çocuklar.Bu Gliadin metabolize oluyor,Egzorfiny dönüşüyor bağırsaklarda,bakteri
parçalıyor bunu,Egzorfiny de doğru kana karışıyor.Beyine,işte ikinci beyin
dediğimiz şey bu,Bağırsaklarda çok fazla sinir hücresi var,Nöron var,Beyinde de
var ya Nöron,esas Beyinde,onun için Bağırsaklara ikinci beyin demesinin sebebi
bu,doğru ama esas sebebi? Bağırsak Florasındaki bakterilerin bu
gıdaları,uyarıcı Egzorfiny gibi,Opioid,Opinion varya uyuşturucu,hani şu Haşhaş
çiziyorsunuz.İşte ona o Reseptörleri aktive ediyor,çocuk tahammülsüz oluyor
bunu alınca,gidiyor Egzorfiny uyarıyor.Hareketli çocuk okulda,geçimsiz,bir
türlü kendisini sosyal yaşamın içine ayak uyduramıyor.Çocuk sakinleşmek istiyor
elinde değil,olamıyor,kızmayın çocuklara,yani öyle
çekiştirmekle,azarlamakla,sus bakim otur yerine demekle olmuyor.Çocuk koşmak
açılmak istiyor,koşuyor koşuyor bir türlü rahatlayamıyor.İşte çocuk bundan
dolayı rahatlayamıyor,dolayısıyla çocuklarınıza,evlatlarınıza mümkün olduğu
kadar,kendinizde dahil olmak üzere doğal,tabiata aykırı olmayan
gıdaları,Allahın bize lütuf ettiği bu Anadolu topraklarının nimetlerinden
faydalanarak doğal beslensinler.(i.s.)
3*****Kronik ishal:
Kabızlıkta
da etkili ama özellikle ishal olanlar,nar çiçeği öğütsünler,çok kabız olan ve
çok ishal problemi yaşayanlar bunun tozunu çekin,üzerine bir-iki damla limon
sıkın,bir çorba kaşığı sabah-öğle-akşam içirin ishali 20 dk.içinde
durduracaktır.Çocuklara verilebilir,kışın bağışıklık sistemi güçlendirmek için
içtiğiniz çaylar içine atabilirsiniz.(maranki)
Bağırsak
düzenleyici hap kullananlar: Bağırsak düzenleyici hap kullanıyorum; Bu gün
bağırsakla ilgili şikayetler günümüzde hat safhada,İBS (İrratable
Bowel Sendromu),hareketli Bağırsak sendromu,orada
kullanacağı şey Ebegümeci çayı unutmasın İBS'de bu var.Ülseratif Kolit
(Kolonun (Kalın barsak (Bağırsak)) içini örten tabakada veya rektumda iltihaba
(Şişlik ve ağrı) neden olan bir hastalıktır) aldı başını gidiyor,Morbus
Crohn (Crohn hastalığı bağırsak sisteminde sürekli iltihaba neden olan kronik
bir enflamatuar bağırsak hastalığıdır.Bu,ülseratif kolit,enflamatuar bağırsak
hastalığına benzer.Fakat ülseratif kolit genellikle kalın bağırsak ve rektum iç
tabaka ile sınırlıdır.Crohn hastalığı genellikle sağlıklı doku ile çevrili
yamalar,bağırsağın herhangi bir yerinde olabilir ve dokuların derinliklerine
yayılabilir.Belirtileri kronik kanlı veya sulu ishal,karın ağrısı,ateş ve iştah
kaybıdır.) aldıbaşını gidiyor,yani Bağırsak florası ile ilgili şikayetler
arttı.Neden arttı? Buğdayı değiştirdiler,yerli ve yabancıyı
birleştirdiler.Gluten oranı yükseldi % 5 civarındayken % 15'e çıkartıldı.Glutenin
ve Gliadin dediğimiz iki tane Proteinden oluşur Gluten,şimdi Gliadini
bağırsaklarda bu ne yapıyor? Sindirilmeye başlıyor,yüksek oranda Gluten
içerdiği için hazım probleminiz var ya şimdi bu neye benzer
biliyormusunuz.İnsanın 5 kiloyu birden yiyebilir mi? Yiyemezsen zorluyorsun.%
15 çokta güzel bir örnek değil bu,% 5 normal sindirirken Gluteni bir problem
yok ama % 15'e çıkarttığınız zaman,enzimatik olarak bunlar
parçalanamıyor.Dolayısıyla vücut baş edemiyor,Bağırsaklarınız gaz yapmaya
başlıyor,şişkinlik yapıyor.Şimdi sindirelemeyince bu sefer diğer gıdalarda
sindirilmeden geçiyor.Al başına belayı,yani dolayısıyla burada işte Gluteni
düşük normal olan gıda yani ekmekten tüketiceksiniz.Siyez Buğdayı alın,Kara
Kılçık Buğdayı alın,Kavlıca Buğdayı alın,Sarıkız Buğdayı,bunların hepsi
doğal,olmadı kendiniz öğütüverin,değirmenler var gayet ucuz orada kendiniz
yapın ekmeğinizi,Gluten yükseldi ya şişkinlik yapıyor.Bağırsaktaki bakterilerde
bunu tüketemiyor ya parçalanıyor,zorlanıyor.Efendim al sana Probiotik,yepyeni
bir gıda sektörünün kapısını aralıyorlar.Eskiden Probiyotik mi vardı? Bu kadar
envai çeşit bakteriler,bu bakterilerin mutasyona uğramadığı ne malum,Mutant
bakteri olmadığı,ne tür Proteinler üretiyor bilmiyoruz ki doğal Ata tohumundan
yapılmış ekmekleri tüketin,evel Allah bişeyiniz kalmaz,sindiriminiz düzene
girer.İBS'um var diyenler içinde geçerli bu,o kadar çok arttıki bu en çok
etkilenen çocuklar.Bu Gliadin metabolize oluyor,Egzorfiny dönüşüyor
bağırsaklarda,bakteri parçalıyor bunu,Egzorfiny de doğru kana karışıyor.Beyine,işte
ikinci beyin dediğimiz şey bu,Bağırsaklarda çok fazla sinir hücresi var,Nöron
var,Beyinde de var ya Nöron,esas Beyinde,onun için Bağırsaklara ikinci beyin
demesinin sebebi bu,doğru ama esas sebebi? Bağırsak Florasındaki bakterilerin
bu gıdaları,uyarıcı Egzorfiny gibi,Opioid,Opinion varya uyuşturucu,hani şu
Haşhaş çiziyorsunuz.İşte ona o Reseptörleri aktive ediyor,çocuk tahammülsüz
oluyor bunu alınca,gidiyor Egzorfiny uyarıyor.Hareketli çocuk
okulda,geçimsiz,bir türlü kendisini sosyal yaşamın içine ayak uyduramıyor.Çocuk
sakinleşmek istiyor elinde değil,olamıyor,kızmayın çocuklara,yani öyle
çekiştirmekle,azarlamakla,sus bakim otur yerine demekle olmuyor.Çocuk koşmak
açılmak istiyor,koşuyor koşuyor bir türlü rahatlayamıyor.İşte çocuk bundan
dolayı rahatlayamıyor,dolayısıyla çocuklarınıza,evlatlarınıza mümkün olduğu
kadar,kendinizde dahil olmak üzere doğal,tabiata aykırı olmayan
gıdaları,Allahın bize lütuf ettiği bu Anadolu topraklarının nimetlerinden
faydalanarak doğal beslensinler.(i.s.)
4*****Kabızlık:
4-5
barut ağacı kabuğu,1 tatlı kaşığı başlı rezene,3-4 yaprak sinameki,kabızlık
kuvvetli ise 5 yaprak sinameki yeterlidir.Sinameki asla yalnız içilmez,rezene
mutlaka yanında olmalı ve sinameki ölçüsü çok önemlidir.Küçük yaprakları
sayarak koyulmalıdır yoksa yarar yerine zarar görürüz ve sinamekisiz tuvalete
çıkamazsınız.
Kabızlık
için çay tarifi: 10 gr.anason,20 gr.mürver çiçeği,30 gr.sinameki,10 gr.
kakule,bir kupa bardağına koyarak 6-8 dk.demlensin
Hindistan
cevizi kabızlığa iyi gelir.
Susam
karın ağrılarını azaltır,kabızlığı giderir,hazmı kolaylaştırır ve gaz
söktürücüdür.Susam çeperli olduğu için kabızlığı giderir ve kuru ciltlerin
nemlenmesine yardımcı olur.
Hamileyken
kabızlık sorunu çekenler yani kabızlık için,keçiboznuzu öyle bir nimettir ki
kurusu ama,meyve olarak onu kemirerek yiyorsunuz.İshalseniz ishalinizi
keser,kabızsanız kabızlığınızı önler,bu böyle bir nimettir.İshal içinde
kabızlık içinde kemirerek ye,sütü de artırır bir miktar.Keçiboynuzu bulamazsanız
zeytinyağlı prasa, prinçsiz ve havuç koymayacaksınız.Bir çorba kasesi kadar
zeytinyağlı pırasayı sabah-öğle-akşam alışkanlık haline getirin,aç karnına bir
haftada düzene girecektir.(i.s.)
İncir
küründeki haşlanmış olan incir tanelerini bir kabızlık şikayeti varsa
tüketebilir kabızlığıda önler.(i.s)
Bebeklerde
kabızlık şikayeti varsa; İlk olarak mamanızı değiştirin,bir defa aynı mamayı
sürekli kullanmak doğru değildir.Sonra 1 çay kaşığı keçi boynuzu pekmezi
verin,7 aylık bebeğe günde iki defa 1 çay kaşığı yeterli olacak ve kabızlığını
da önleyecektir.Bulamıyorsanız keçi boynuzunu kaynatıcaksınız.(i.s.)
Her
gün 800gr-1 litre yani 4 bardağa yakın,çok rahat yeşilçay içebilirsiniz.Hatta
içine biraz elma kabuğu,iki karanfil atın ve bunu için.Üç hafta içinde her saç
taranmasına dökülen saçlarınız dökülmeyecektir.Ciltteki o sivilceler
kalkacaktır ortadan,pırıl pırıl olacak cildiniz.Kilo
vericeksiniz,bacaklarınızdaki o selülitler yok olacaktır.Bir tutam karanfil,1
tutam zerdeçal,1 tutam yeşilçay,(tarçının tozunu kullanma) bunu günde 4 defa
içiyorsunuz.Bu karışımı sıcak içelim,sıcak içersen bağırsakları yumuşatır,soğuk
içerseniz kabızlık etkisi yapar,tutucu olur.(maranki)
Hemoroidi
olanlar kabız olmamaya dikkat edecek,kabızlıkta hemoroidin bir tetikleyicisidir.(i.s.)
Narın
kabuğunu güneşte kurut hem gribe karşı hemde kabızlığa karşı kullanın; Gribe
karşı: Nar kabukları ile beraber karabaşı karıştır ve kaynat suyunu iç
Kabızlığa karşı; Nar kabukları ile defne yaprağı karıştığı
zaman kabızlığa karşı çok iyi bir çözüm getiriyor.3 tane lira büyüklüğünde nar
kabuğu ile 3-4 tane defne yaprağını 5-6 dk.kaynat iç.Yarım narı tanelerinin
çekirdekleri ile beraber yerseniz bir şey olmaz,ama bir narı tanelerinin
çekirdekleri ile beraber yerseniz şiddetli kabızlık yapar,bağırsak
düğümlenmesine kadar götürür.(i.s.)
Bağırsaklarında
timör olan hasta iki ay sarımsak yutmuş timörün gittiği görülmüş; Bu
mümkündür,sarımsağın antiseptik özelliği var ve bağırsaklarda poliplere
sebebiyet veren,bir çok antijen bakteri enfeksiyon var.Siz doğal bir
gıdayla,sarımsakla bağırsaktaki bu enfeksiyonları temizlersiniz.Tabiki
enfeksiyonların sebebiyet verdiği o dokulardaki harabiyat,patalojik durum,polip
v.s.geçebilir.Her üç ayda bir 1-2 şer sarımsak yutarak yatarsanız ve bunu 15-20
gün sürdürürseniz,bağırsak florasına en iyi düzeltenlerden birisidir.Sindirim
sistemi problemleri genellikle bağırsaktaki enfeksiyonların varlığına bağlı
gelişir ve oradaki florayı bozar.Yani bizim bağırsaklarımızın içinde emilimi
yapan,villuslar dediğimiz,emilimi yapan tüycükler var.Bu tüycükler,eğer uzun
süre bakteri ve enfeksiyonların varlığı o tüyleri harap eder.Tıpkı eskimiş halı
gibi olur,halıyı nasıl dürdüğünüzde,tüycükler nasıl yoğun ise bağırsaktaki
tüycüklerde o kadar yoğundur.Bu tüyler ne kadar azalırsa,vücuttaki emilim o
kadar az olur.Bayanlarda görülen,sindirim sistemine sebebiyet veren kabızlık ve
şişkinliğe sebebiyet veren durum; Bu artı durum neyi oluşturabilir? Tekrar
hangi problemleri doğurabilir? Bayanlarda görülen kansızlığı ve demir
eksikliğini de beraberinde getirir.(hayatı farket)
Yemekle
beraber su içmeye devam ederlerse kabız olmaya devam ederler.(hayatı farket)
Şeker
açlığı (Hipoglisemi): Kan şekeri düşmemiş oluyor,Hipoglisemiye düşmemiş
oluyorum.Özellikle bayanlar mens dönemine başlamadan önce,müthiş bir şeker
açlığı çekiyorlar.Resmen saldırıyorlar tatlıya yani dolayısıyla bunu ortadan
kaldırabilirsiniz.Hiç mi o dönemde tatlı yemiyeceksiniz? Tabiki yersiniz de
fakat artık gıdalar doğal olmadığı için,Buğday yedişer kromozonlu olmadığı
için,yiyorsunuz ekmeğinizi şişkinlik yapıyor,vücut sindiremiyor
zorlanıyor,Diyabette işte bu yüzden artıyor.Çocuklarda Tip 1 Diyabet o kadar
çok arttı ki,Kanser,MS o kadar çok arttı ki,bu bitki cinsel performansı da
arttırıyor.Hem şeker açlığını ortadan kaldırıyor,bunun çayını
yapıcaksınız.Evvel Allah bunu için saatinize bakın,5 dk.sonra şeker açlığınız
ortadan kalkacak,migrenin başlayacağı,migreni olanlar iyi bilirler,şeker açlığı
başladımı,migren başlayacak demektir.İshal şikayetiniz varsa,bu çayı
içebilirsiniz,sadece çiçeğinden tabi ama kabızlık yaparmı? Hayır yapmaz.Mesela
Romatizma hastasısınız,Romatizma hastalarının şikayetlerinide hafifletir.Genel
olarak ağız kokusunu da giderir,Karaciğer şikayetlerine de iyi bir
yardımcıdır.Şiroz hastasıdır,Karaciğer yağlanmasıdır,Hepatit B C si
vardır.Rahatlıkla içebilir ama ben bunu özellikle,şeker açlığı hisseden
bayanlar için,erkeklerde de aynı,TV karşısına geçip bir-iki çikolata falan
yiyorlar.Çikolata yenmez mi? Tabiki yenecek ama hep ölçü olacak,onun için
Yasemin Çiçeği Çayı,orta yaş üstü eğer üst üste bir kaç gün çikolata
tüketirseniz.4-5 gün böyle üst üste tüketin,Baklava,Şöbiyet,Kadayıf,6.gün
tatlısız duramazsınız,vücut artık istiyor.Kan şekeriniz yüksekse mesela;
130-140 larda seyrediyor değil mi? Yasemin Çayı tüketin,1 tatlı kaşığı Yasemin
Çiçeği alın,1 bardak suda cezve içine atın,bunu yaklaşık olarak 7-8 dk.kısık
ateşte,üzerinide kapatın kaynıyo kaynamıyor gibi,çünkü içerisinde uçucu yağlar
var.Aç karnına günde iki defa,bir öğlenden evvel-bir öğlenden sonra veya bir
öğlenden sonra-bir akşam yatmadan içebilirsiniz.Rahatlatıcı özelliği de
vardır,(Yasemin Çiçeğinin en az 7-8 farklı türü vardır) tatlıya olan
ihtiyacınızı kesecektir.Şeker tüketme ihtiyacınızın frenine basıyor,birde
süresini uzatıyor.Yani burdaki Ghrelin Hormonu,açlık duygusunu veren bu
hormonu kontrol ederek,sizin geç acıkmanıza sebebiyet veriyor.Bu bitki yağ
yakarmış,Metabolizmayı hızlandırırmış,lütfen hepsi
yalan,uydurmadır.Metabolizmayı yavaşlatan ve hızlandıran bir organımız var
sadece,boyun kısmında Troid,kelebek şeklindedir.O dur Metabolizmayı
hızlandıran,mesela; Troidiniz hızlı çalışıyorsa,triodu hızlı çalışana bakın
bunlar kilolu değildirler,zayıflardır.Yavaş çalışanlar biraz
tombişleşiyorlar,kilo alıyorlar.Neden Metabolizma hızını yavaşlatıyor,tükettiğiniz
gıdaları yakamıyorsunuz.Bundan dolayı önce troidiniz sağlıklı
çalışıyormu,çalışmıyormu buna bakıcaksınız.(i.s.)
Şeker
hastaları Keçiboynuzu pekmezi kullanamaz.Bunlar ne yapacaklar,Keçiboynuzunun
doğal halini yani meyvasını iki tane rahatlıkla tüketebilirler.Onu biraz
kemirmek gerekiyor,kaliteli Keçiboynuzları var,Harnup diyoruz onlara,bunlar
şekerinizi yükseltmez.Keçiboynuzunu doğal haliyle tüketirseniz ishali
önler,kabızsanız kabızlığı önler.(i.s.)
Kabızlıkta
Dereotu da etkili ama en etkilisi,bu Sinamekeyi falan kullanmayın,Zeytinyağlı
Pırasa,Havuçsuz ve Prinçsiz yapacaksınız.Bir kase günde iki defa küçük kase
öğünlerden önce bunu tüketin,sonra yemeğinizi yiyin.Kabızlığa bağlı Hemoroid
varsa Dereotu onu önler.Ama ağrı veren,sızı veren bir Hemeroid söz konusuysa
orada Çoban çantasını kullanacak.(i.s.)
5*****Anjin:
Çocuklarda
kuru öksürük için siyah turp içini oy,bardak üzerine koy ve içine kestane balı
doldur.Turp sapını kes,ağzını kapat beklet bardağa akacak,ılık su içine
koyabilirsin.2-3 gün bu turpu kullanabilirsin,içindeki bal biterse tekrar
ekle,akşamdan balı koy,sabaha yarım çay bardağı dolar.Altı aylık bebekten her
yaş için kullanılabilir, günde 1 tatlı kaşığı yeter.Bebeklerde gaz için, kuru
ve alerji öksürük,geçmeyen öksürükler,bronşiti olan,anjini olan insanlar
içindir.(maranki)
6*****Dizanteri:
Ayva
iştah açar,kan kusmasına iyi gelir,dizanteriye karşı çok faydalıdır.
7*****Doğal pastil:
Taze
zencefilin ince kabuklarını soy üzerine bal,bir kaç damla limon ile ağızda em,
sonra üzerine sıcak su iç yeterlidir.Boğazdaki gıcık,mikroplar ölür,ses
kısıklığını açar.
Taze
zencefili boğaz ağrısı olanlar veya başka rahatsızlığı olanlar,bir parça
zencefilin kabuğunu soyup ağzında pastil gibi emin,boğazındaki batmayı,ses
kısıklığını, mikropların üremesini engeller.Zehir gibi acıdır,mikropta
üretmez,ağızda ciddi bir yanma hissedeceksiniz.Bir kaç damla limon üzerine
birazcık limon damlatabilirsiniz,sinüslere kadar açılır.Belirli bir süre sonra
sakızlaşıyorda zencefil+bal+bir kaç damla limon doğal pastildir.Günde 3-4 kez
yapın etrafta salgın varsa bile boğazımızı koruyacağız.
8*****Bademcik:
Bademcik
için çinkolu,C vitaminli,ekinezyalı pastiller var onları tüketebilirsiniz.
Bademciğin şiştiği günlerde fazla süt ürünleri,mayalı gıdalar,fazla tatlı ve
unlu gıdalar tüketmemenizde fayda var.
Adaçayını
çocukara akşam yatmadan birde sabah okula giderken verirseniz,boğaz
enfeksiyonuna karşı ve bademcik iltihaplanmasına karşı çok güçlü bir
silahtır.(i.s.)
Faranjit
için: Kış mevsimindeyiz burada yapacağınız şey,Adaçayı gargarası,özellikle
çocuklar için,yetişkinler içinde bulunmaz bir nimettir.Hem gribi önler,hem
Bademcik iltihaplanmasını,hemde boğaz enfeksiyonuna karşı bulunmaz bir
imkandır.Adaçayını 1-1,5 tutam yani 8-10 gr.alıcaksınız,bunu bir bardak suda
8-9 dk.kaynat kısık ateşte ve ılıdıktan sonra bunu süzüceksiniz.Eğer ileri bir
boğaz enfeksiyonunuz varsa sabah-öğle-akşam,özellikle yatmadan önce
içiniz.Çocuklarınızı okula gönderirken,sabah evden çıkarken gargara yapıp
gönderirseniz,özellikle gribe karşı,soğuk algınlığına karşı çok büyük oranda
yardımcı olacaktır.(i.s.)
9*****Kramp:
Karanfili
2-3 dk.fokurdatmak lazım yoksa aromasını vermez.Bir fincan karanfil çayı
içersen şişliği azaltır ve krampları çözer.
Civan perçemi mide kramplarına karşı
çok etkilidir.(i.s.)
Madensuyu gazlı bir içecek olduğu
için,mideyi şişiriyor ve bunun arkasından genirme başlıyor,insanlar
rahatladıklarını zannediyorlar.Madensuyu sağlıklıdır çünkü mineral bakımından
zengindir ama bazı kimselerin bunu içmemesi lazım.Yüksek tansiyon gibi bir
probleminiz varsa,asitbaz dengesini kurmakta zorlanıyorsanız,burada
madensuyunun tüketilmemesi lazım.Madensuyu mideyi şişirip geri
bırakıyor,lastiği biraz gerdirip bırakma gibi bir şeydir.Bunu alışkanlık haline
getirmeyeceksiniz,doğal kaynak ürünüdür bunu bol bol tüketelim falan diye bir
şey yok.Ayağına kramp giren birine doktor önermesi ile krampın geçmesi ise;
Sofralarımızdaki tuz 1950-1960 lardaki kullandığımız tuz değil,zengin mineralli
tuz yok neredeyse,saf haldeki sodyum clorür gibi halbuki sofra tuzu yani
yemekte kullandığımız tuzun çok zengin olması lazım.Mineraller
bakımından,selenyumdan tutun,stronsuyuma kadar,kalsiyumdan
tutun,magnezyuma kadar.Bir kere alkali
ve toprak alkali bütün minarelleri içermesi lazım,dolayısıyla bunlar olmadığı
için,insanlarda mineral açığı çok fazla,bağışıklık sisteminin güçlenmesi için
mineraller çok önemlidir.Kansere karşı koruyucu etkisi var,mineralleri
günümüzün insanları bunu alamıyor.(i.s.)
Ani
mide kramplarına kekik,1 tatlı kaşığı kekiği kaynat ılıdıktan sonra yudum yudum
iç(i.s.)
Karın Şişliği: Bir defa Limonlu suyu
asla aklınızdan çıkarmayın.Sabah kalktığınızda yarım bardak suya,yarım Limon
sıkıp için,bütün geceden kalmış,bütün bağırsaklarda birikmiş gazı dışarı
çıkartıyorsunuz.Bunu her insan yapsa iyi olur,çok faydalı,birde şuna dikkat
edin,diyelim ki yemek yediniz şişkinlik var,ne olacak yine Limonlu
su,rahatlıkla bunu yemeğin üstüne kullanabilirsiniz.Baktınız şişkinlik
yaşıyorsunuz yarım bardak suya,tam bir Limon sıkın o zaman,yemeğin üzerineyse
hem hazmıda kolaylaştıracaktır,hem kanınızı sulandıracaktır,kanın akışkanlığı
artacaktır,dolayısıyla kalbin yükü hafiflemiş oluyor.Tansiyonu varsa tansiyona
da yardımcı tabi,Limon suyu neden tansiyonu düşürür? Kan sulandığı için değil,o
akışkanlığı sağlıyor,daha rahat akıyor kan,orada çok az düşürebilir ama esas
Limon suyu neden Tansiyonu düşürür diye bir tıp doktoruna,Bir kimyacıya bunu
anlatmamız lazım.Yüksek Tansiyon ilaçlarından bir tanesi nedir? Kalsiyum Kanal
Blokeridir.Kalp kaslarına veya Damarlarınıza Kalsiyum emilirse ne olur? Daha
sert olur,esnekliği azalır,genişlemesi zorlar,Kalsiyum böyle
yapıyor.Dolayısıyla biz Kalsiyum emilimini bloke edersek,Kalsiyum Kanal Blokeri
demek; Hücre kaslarını,işte orada kaslara gidecek olan Kalsiyumu Bloke
ediyorsunuz.O zaman kas ne olacak,yumuşak kalacak,sertleşmeyecek,hatta
biliyorsunuz bu kramp falan girdiğinde,fazla Kalsiyumu yüksek olanlarda
kramplar girer.İşte bu Limon suyu ne yapıyor? Limonun içerisinde Sitritasit
var,Kalsiyumla beraber asit birleştiği zaman bağırsaklarda ne yapıyor? Kalsiyum
Sirat oluşuyor.Bu da mineral gibi emilmesini engelliyor.Yani Kalsiyum Sitrat
olarak gıdalardan aldığımız Kalsiyumu ne yapıyoruz? Dışarı atıyoruz.Bağırsaklar
tarafından emilmiyor ve Kalbe de Kalsiyum az gidiyor.Bir yerde onu frenlemiş
oluyorsunuz ve bu sayede de Tansiyonunuz düşmeye başlıyor.İşte ilaç olarak
verilen Yüksek Tansiyon ilaçlarında No... ile başlar,o ilaç Kalsiyum
Blokeridir.Aldığınızda Kalp kasları Perikard da ve Miyokard da Kalsiyum
emilimine engel olur.Bu sayede de Damarlarınız Kalsiyumu da emmiyeceği için ne
oluyor? Rahatlıkla genişleyebiliyor.Halbuki Kalsiyumu fazla emerse,esnekliğini
kaybeder,sertleşicek,kasılınca ayağınız bile hareket ettiremiyorsunuz.Kalsiyum
damarlara fazla emilirse ne olacak? Esnekliğini kaybedecek,çünkü kan
pompalayınca Damar genişler,her pompalayışında Damar genişler,dolayısıyla
Kalsiyum emdiği için Damar,aynı zamanda Damar da emiyor.Ne oluyor? Bu esnekliği
yapamıyor,dolayısıyla Tansiyonunuz yükseliyor.Düşük Tansiyon için aynı şeyi
söyleyebilirmiyiz.? Limon suyu Düşük Tansiyona iyi gelmez,Tansiyonu daha da
düşer,halk arasında iki seksen uzanır.Onun içtimi gitsin uzansın divana,çünkü
daha da düşecektir.Şişkinliği olan Düşük Tansiyonlular Limon suyu içmeyecek,birde
başka kimler kullanmasın? Kemik erimesi olanlar var,Kemik erimesi Kalsiyum
eksikliğidir.Limon suyu iç dersen,diyelimki Yüksek Tansiyon hastası ama Limon
suyu düşürür diye Limon suyunu içerse bu sefer gıdalar üzerinden aldığımız
Kalsiyum,Bağırsaklarda Limon suyu onu bağlayacak,Kalsiyum Sitrat oluşacak yani
Mineral oluşuyor,onu da engelliyor.Bağırsaktan geçemiyor o zaman ne olacak?
Kemik erimesinde Kemiğin ihtiyacı olan nedir? Kalsiyum,bunu azaltmış
oluyorsun,demek ki Düşük Tansiyon var,başta Kemik erimesi olanlar Limon suyunu
tercih etmesin,Susam yağı,Kırkkilit bitkisi Kemik erimesinde muhteşem
yardımcıdır.(i.s.)
10****Kiprikleri ve kaşları dökülenler:
Bu
dökülmeleri durdurmak için,doğal soğuk preslenmiş badem yağı
kullanacaksınız.(i.s.)
11****Beyaz saçlılar:
B1
vitamini takviye ettirsin ve haftada 2-3 kere bir kase,bir diş sarımsaklı
yoğurt tüketsin.(i.s.)
12****Kuaförden yanan saçlar:
100
cc susam yağı,10 cc macademia yağı,10 cc civan perçemi yağı,10 cc oğul otu
yağı,5 cc dexpanthenol
13****Saç dökülmesine karşı:
50
cc badem yağı,2,5 cc ısırgan otu,2,5 cc biberiye,2,5 cc at kestanesi,2,5 cc
alman papatyası,5 cc dexpanthenol
Kafası
kaşınanlar: Çamyağı çam terebenti değil,sarımsak yağı,böğürtlen yağı,bu yağları
karıştırsın başına masaj yapsın,saçındaki o kepeklenmeler ortadan kalkacaktır.
Çamyağı,ısırgan yağı ve sarımsak yağı,bu üçünü karıştıracak,birazda zeytinyağ
ekle saçına sür,bone ile kapat,saç dökülmelerini de engeller.(maranki)
Saç
dökülmesinin ilacı çam yağıdır.Saç çıkarmada,dökülen saçları korumada işe
yarar.(maranki)
Saç
dökülmesi (kansızlık yoksa) 1 tatlı kaşığı lavanta 7-8 dk.kaynat,kükürtlü ve
doğal zeytinyağlı sabunla yıkayın.Yıkadıktan sonra bir miktar havlu ile
kurula,sonra bu kür ile saç diplerine sür kalsın.Rahatsızlık verirse bir saat dursun
yıka,hastaneye gidip testosteron hormonuna baktır.Kiloda almışsa troidler
yavaşlamıştır.Bu saçlarıda döker kiloda aldırır,troidler yavaş çalışırsa az
yemeği bırak su içseniz yarar.(i.s.)
Saç
dökülmesi: Özellikle bu bayanlarda ise,hormonlara bağlı bir dengesizlik varmı
ona bakılması lazım.Bayanlarda testosteron hormonunun yükelmesi
neticesinde,erkek gibi saç dökülmesiyle karşı karşıya kalabilirler.Saç telleri
incedir,çok fazla güneşte kalmak,denizden çıktığınızda mutlaka duş alınki tuzlu
su saçlarınızda kaldığı takdirde saçların çatlamasına neden olur.Uçları
çatlar,çatlayan saçta ne oluyor dökülmelere neden olabiliyor.(i.s.)
14****Genç kızlarda saç dökülmesi:
Hormonlarda
problem yoksa anemiye bakılması lazım,demir eksikliği,demir deposu şiraz üzümü
yesin,Testere dişli aslanpençesi çayı içsin hormon dengelenmesinde çok
iyidir.(i.s.)
15****Saç kıran:
Çam
yağı,badem yağı,sarımsak yağı,sızma zeytinyağ saçkırana iyi gelir.Çörek otu
yağı ile el kremi ise saçları onarır yani yıpranmış boyalı saçlara,tiftik
tiftik olan saçlara iyi gelir.
Saçkırana
dıştan sarımsak bir yere kadar fayda eder.İlk başta kafasını boşaltacak stres
yapmayacak,en çok fayda edecek şey hidrojen peroksitit yani saçı açan
kuaförlerin kullandıkları,bunu eczanelerden oksitli %3'lük olanını kulak pamuğu
ile daldır saçkıran neredeyse oraya süreceksiniz.Sabah,öğle,akşam yüzünde de
olabilir,oraya sür kaybolur gider.(i.s.)
16****Saç çıkması için ve saç dökülmesine
karşı:
Bir
kase kadar ısırgan,1 tatlı kaşığı çörek otu,1 su bardağı zeytinyağ,15-20 dk.
benmari usulu kaynaması lazım.Haftada bir-iki kere sürmesi yeterlidir sonra
streç ve havlu ile sarılsın,süz 8 saat beklet öyle sür,2 veya 24 saat üzerine
streç
17****Kepekli saçlar:
Lavanta
şampuanını kullansın,paraben içermeyen,bazı kimyasallar içermesin, kükürt
içerikli gıdalardan bir müddet uzak durun,Mesela; Turp,brokoli,lahana,
karnıbahar,sarımsak (sarımsak yerine prasa yiyebilir),soğan,bunlar hep zengin
kükürt içerir.Birde sedef hastaları kükürt içeren gıdalardan uzak duracaklar.Hele
hardal tohumu sedefi nasıl azdırır tetikler.Lahana,soğan,sarımsak,özellikle çok
zengin kükürt içeriyor.(i.s.)
Kafası
kaşınanlar: Çamyağı çam terebenti değil,sarımsak yağı,böğürtlen yağı,bu yağları
karıştırsın başına masaj yapsın,saçındaki o kepeklenmeler ortadan kalkacaktır.
Çamyağı,ısırgan yağı ve sarımsak yağı,bu üçünü karıştıracak,birazda zeytinyağ
ekle saçına sür,bone ile kapat,saç dökülmelerini de engeller.(maranki)
Kepekler
için: Birincisi ısırgan bulunmaz bir nimet,5-6 gr.bir tutam yani,bir su bardağı
sıcak suda 7-8 dk.demle beklet,bunu süz suyu ile saç diplerini ıslat,çok hafif
parmak uçlarıyla bununla masaj yaparsınız.(i.s.)
Kepekli
saçları olanlar; Isırgan veya Lavanta şampuanı kullan (i.s.)
18****Parlak ve canlı saçlar:
Bir
avokado,2 çay kaşığı zeytin yağ,1 yemek kaşığı bal,bone ile beklet terleme ile
gözenekleri açılıp daha iyi olur.Yıkarken su dökmeden önce şampuanla ov soğuk
su ile yıka hacimlensin ve yağını kaybetmesin
Suyu az içmek: Saçlarınız,cansız böyle donuk mat duruyorsa,bilinki
suyu az içiyorsunuz demektir.Su çok önemli BEYAZ KAN bir nevi,1-1,5
litre su içsinler.Az su içildiği zaman böbreğiniz zorlanır,kanın viskozite
‘si yükseliyor,yani akışkanlığı yavaşlıyor,kalbe daha çok yük biniyor.Vücuttan
toksinlerin atılabilmesi için yeterli düzeyde su tüketmeniz lazım.(i.s.)
19****Saçı güçlendiren,dökülmesini
önleyen saç maskesi:
İki
bıldırcın yumurtası,3 yemek kaşığı ceviz yağı (cevizyağı saça göre olabilir),1
yemek kaşığı bal,1 tatlı kaşığı arı sütü (arı sütü yoksa bal da yeterlidir),saç
diblerini açın aynı boya sürer gibi nemli bir pamukla sürün,en az 10 dk.saç
diblerine masaj yapın,sonra uçlarına getirin ve streçle yada saç bonesi üzerine
bir tülbentle sabaha kadar kalabilir hiç bir zararı yoktur yatın,ertesi sabah
uyanınca saçınızı yıkayın, yıkadığınız şampuanın içine 1 tatlı kaşığı bal ilave
ederlerse saçın nem almasını sağlarlar.Hemen yıkadığı için yapış yapış
olmaz,biraz çok dökülüyorsa içerisine 1 çay kaşığı kadar çam terebentin de
ilave edebilirsiniz.
20****Saçları çok ince,her yıkamada
dökülüyor ve çok zor uzuyor:
Bir
kahve fincanı ısıtılmış hakiki zeytinyağı,2 çorba kaşığı bal,2 çorba kaşığı
kefir suyunu karıştır.Saç dibine sürerek,iki saat tuttuktan sonra yıka
21****Kafası kaşınanlar:
Çamyağı
çam terebenti değil,sarımsak yağı,böğürtlen yağı,bu yağları karıştırsın başına
masaj yapsın,saçındaki o kepeklenmeler ortadan kalkacaktır.Çamyağı,ısırgan yağı
ve sarımsak yağı,bu üçünü karıştıracak,birazda zeytinyağ ekle saçına sür,bone
ile kapat, saç dökülmelerini de engeller.(maranki)
22****Kel kalmamak için (yağlı ve kepekli
ise):
Yağlı
yenmeyecek,peynir,süt,sucuk,salam,pastırma,sosisden uzak durun,yoğurt
istediğiniz kadar yiyebilirsiniz ama kaymağını tüketmeyiniz.Tereyağdan,katı
yağlardan uzak durun,buna biraz özen gösterin ve lavanta çayının suyuyla her
banyoda her banyodan sonra bir tatlı kaşığı,iki bardak suda 7-8
dk.kaynat,ılıdıktan sonra süz %100 zeytinyağlı sabun saçınızda kullanın veya
kükürtlü sabunla saçınızı yıkayacaksınız. İkisinden biri normal,bunları kullanın
her banyodan sonra yani saçınızı yıkadıktan sonra, banyodan çıkmadan önce
lavanta suyuyla saçınızı ıslatın,saç diplerinde kalsın durulamayın.Havluyada
sarın,yarım saat öyle bir beklesin sonra kurulayın,lavanta kepeklenmeyi de
durduracaktır.(i.s.)
Saç
dökülmesi: Özellikle bu bayanlarda ise,hormonlara bağlı bir dengesizlik varmı
ona bakılması lazım.Bayanlarda testosteron hormonunun yükelmesi
neticesinde,erkek gibi saç dökülmesiyle karşı karşıya kalabilirler.Saç telleri
incedir,çok fazla güneşte kalmak,denizden çıktığınızda mutlaka duş alınki tuzlu
su saçlarınızda kaldığı takdirde saçların çatlamasına neden olur.Uçları
çatlar,çatlayan saçta ne oluyor dökülmelere neden olabiliyor.(i.s.)
23****Erkek kelliği olanlar:
Kombu
çayı içsin,yeşil çay içsin (maranki)
Saç
dökülmesi: Özellikle bu bayanlarda ise,hormonlara bağlı bir dengesizlik varmı
ona bakılması lazım.Bayanlarda testosteron hormonunun yükelmesi
neticesinde,erkek gibi saç dökülmesiyle karşı karşıya kalabilirler.Saç telleri
incedir,çok fazla güneşte kalmak,denizden çıktığınızda mutlaka duş alınki tuzlu
su saçlarınızda kaldığı takdirde saçların çatlamasına neden olur.Uçları
çatlar,çatlayan saçta ne oluyor dökülmelere neden olabiliyor.(i.s.)
24****Ödem:
Dut
kurusu ödem çözücüdür,fazla şişliğiniz var yada adet öncesi tatlı isteğiniz var
buna bire birdir ve hazmı kolaylaştırır.
Beyaz
uzun turp vücutta ödem şişkinlik varsa birebirdir,astım ve bronşit gibi solunum
yolu hastalıklarına iyi gelir.
Bir
tutam mısır püskülü,1 tutam ısırgan otu,8-10 kiraz sapı,8-10 tane taze maydanoz
yaprağı,3-4 defne yaprağı,yarım su bardağı kıyılmış beyaz lahana,1 lt. kaynamış
su ile 5 dk.kaynatın ve soğuyunca günde 2-3 kez iç
Çok
şiş olduğunda bir parça karnıbahar ye ve üzerine bir fincan rezene iç şişlik
kalmaz.
Limon
suyunu şişkinlik hissedenlerde içebilir,şişkinlik de ortadan kalkar.(i.s.)
Yeşil
çay kilo vermeye yardımcı olur ve ödemleri giderir.
Karanfili
2-3 dk.fokurdatmak lazım yoksa aromasını vermez.Bir fincan karanfil çayı
içersen şişliği azaltır ve krampları çözer.
Akciğer
kanseri için radyoterapi ve kemoterapi alırken herhangi bir bitkisel tedavi
olamaz,bir tek radyoterapi alırken soğuk pres keçi boynuzu pekmezi,neden ışın
aldıkları zaman ödem yapıyor; Akciğer efüzyon su topluyor ve işte bunun
toplamaması için keçi boynuzu pekmezi sabah-akşam bunu kullanacaklar.(i.s.)
Ödem
kürü; 5 gr.ısırgan otu,5 gr.funda yaprağı,5 gr.zencefil,5 gr.yoğurt otu,5
gr.sarısolmaz otu yani altınotu,5 gr.kiraz sapı,5 gr.zeytin yaprağı,5 gr.kekik
YAPILIŞI: Yarım litre suda 3 dk.kaynat 3 taşım yani üç takla at bırak,yemek
önceleri sabah-akşam birer bardak iç,üç hafta en azından bir ayda 3 kilo
vereceksiniz.İdrara bakın, sıçrayan tanelerin üstündeki parlayan yağları
göreceksiniz.(maranki)
Domates
idrar söktürür,vücutta çok ödem olduğu zaman faydalıdır.Vücutta biriken
toksinlerin atılmasını sağlar,çok iyi bir zehir temizleyicisidir.Yani toksinin
atılmasını sağlar,kolesterol düşürücü etkisi vardır.(e.s.)
Ayaktaki ödem için: Lahanayı 1 büyük
yaprak al 1 dk.suda haşla,20-25 dk.ödemli bölgede beklet etki ettir
geçer.Gözdeki ödem için ise; Siyah demli çayı pamuğa dök,5 dk.oda sıcaklığında
olacak onu gözlerini kapatarak beklet.(i.s.)
Akciğer
Solması: Özellikle keçiboynuzu pekmezi,akciğerin sağlıklı
çalışmasında,akciğerde ödem oluşmasında muhteşem bir yardımcıdır.Ama
beraberinde uygulamanız gereken,yulaf samanı çayı var.Bu konuda yulaf samanı
çayıyla beraber yeşil kurutulmuş olacak,yulaf samanı çayı ile keçi
boynuzupekmezi aralarında en az 3 saat fark olacak.(i.s.)
Gluten:
Çok yakın akraba evliliğine nasıl müsade etmiyorsanız,hem Kur-an'da yasak hemde
bilimsel olarak bu mümkün değil,sakat,gerizekalı çocuklar Dünya'ya geliyor.Aynı
şey doğada da böyle,tohumlarda da böyle,yani çok yakın şeyleri birbirleriyle
dölleyemezsiniz.Siyaz Buğdayı doğal,Karakılçık Buğdayıda doğal hadi bu ikisini
dölleyelim olmaz.Bunların genetik yapısına bakıcaksınız.Uyuyor mu? Uymuyor mu?
Uymuyorsa yapmıyacaksınız.Gluten (Tahıl unlarından nişasta alındıktan
sonra,geriye kalan yapışkan madde) problemi ise 1950-1960'lı yıllarda böyle
bir problem yoktu.İşte bu çaprazlama yapıyorsunuz ya Buğdayda,gen
uyumsuzluğundan dolayı inaktif olması gereken Gluten,reaktif Gluten haline
geliyor.Reaktif Gluten de ne yapıyor,işte sizin bağırsak floranızda Villus
(Latincede tüy anlamına gelen,ince Bağırsağın iç yüzeyinde bulunan ince
kılçıklardır.İnce Bağırsaklarda yer alan Villuslar adı verilen yapılar,bir
çeşit tüydür ve besinlerin emilim ile kana geçmesini sağlar.) ları yok
ediyor.Ondan sonra ishal oluyorsunuz,gaz yapıyor,şişkinlik yapıyor.Gıdayı
kontrol etmek biraz zor olabilir ama en azından Anadolunun doğal ürünlerini
kullanın bu da yeter.(i.s.)
Hasit
(Has) denir ona Şiroza bağlı,Albumin (Karaciğer tarafından salgılanan
bir tür proteindir.Vücuttaki toplam proteinin yaklaşık % 60'ını oluşturur,kan
plazmasında bulunan en yaygın proteinlerden biridir.Kanın Damarlardan sızmasını
engeller,dokuları besler,vücutta hormon,vitamin,ilaç ve Kalsiyum gibi iyonları
taşır.Değerleri ise; Kan:3,4 ve 5,4 g/dl İdrar:0 ile 8 mg/dl aralıklarındadır.)
de düşmüş,iki litre-üç litre sıvı alıyorlar,bunu Vişne suyu ile
önleyebilirsin.Periton (karın zarı) burada su birikir ödem yapar.Bu su
birikirkende çok ağrı sızı verir.Tek çözümü bunu enjektörle,tıp bunu çeker
alır.3-4-5 litre su çıkıyor oradan ve tekrar toplanırkende,aldıktan 10-15 gün
sonra tekrar almak zorunda kalıyorlar Peritondaki sıvıyı,bunu
durdurabilirsiniz? Başka bir sıvı ile yani Vişne suyunu içerseniz,karın zarında
su tekrar birikmez."Nokta vuruşu" derler,Peritondaki sıvı birikimini
Vişne suyu ile yok ediyorsunuz.Şimdi çok biriktiyse bunu atabilmek için tabi
bir kaç ay gerek yok,alsınlar ondan sonra siz Vişne suyunu içmeye
başlayın.Peritonda sıvı birikmeyecek,mesela Plevra yani Akciğer zarı,Plevran
sıvı,Plevrada ödem yaparsa Akciğerden de su alıyorlar ama Vişne suyunu
içirirsen,o su alınmaz yani çalışmaz,herşeyde bir denge var,ona onu
proglamlamış.Plevral sıvıyı,Plevrada biriken sıvıyı Vişne suyu ile
engellersiniz.(i.s.)
Ödem
için Kiraz sapı yoksa alternatif Mısır püskülüdür.(i.s.)
25****Balgam:
Keçi
boynuzu 6-7 tane kır,güveli bölümlerini at,8-10 dk.3 bardak suda kaynat
birazını sabah birazını akşam iç
Karabaş
otu balgam söktürür,damar sertliğinde faydalıdır,beyin hastalıklarında
faydalıdır.
Hindistan
cevizi mide ağrılarını hafifletir,balgamı keser.
Mahlep
afrodizyak olarak kullanılır,balgam söktürücüdür,nefes darlığına iyi gelir.
Kuru
üzüm göğüs hastalıklarına iyi gelir ve balgam söktürücüdür.
Anason
balgam söktürücüdür,boğaz ağrılarını hafifletir.Akciğerleri rahatlatır,
sinüzite iyi gelir,şişkinliği azaltır.Hazımsızlığa iyi gelir,bronşit
tedavisinde kullanılır.
Geniz
akıntısı yok ama kuru öksürük var; Gece öksürükten duramıyorum ama gündüz
birşey yok; İnatçı öksürük vardır,doktora gidersiniz yok bişey derler halbuki
var.Var efendim adam boşuna mı öksürüyor demek ki var,sebebi bilinmiyor.Burada
yapacağınız şey,1-Sabah-akşam Keçiboynuzu pekmezi bir tatlı kaşığı,1 sabah,1
akşam,öğleden sonra ve öğleden evvel de Hatmiçiçeği,bunu 5-6 dk.kaynatıp suyunu
içiceksiniz.Sebebi bilinmeyen öksürük,bir türlü geçmeyen öksürük,o inatçı
öksürük nasıl geçicek,birde şu vardır.Bakın bunlar hep çeşit çeşit,bu Mukoza
Winston's vardır.Yani Akciğer alviol kanallarında mukoza vardır.Balgam gibi
bunu bir türlü dışarı atamazlar,işte bu öksürüğü tetikler.Ben öyle insanlar tanıdım
ki bu tür mukozal salgıdan dolayı,gögüs kafesi kemiğini kıranlar var.O kadar
şiddetli öksürük yaptırır ama biz şimdi genel olarak,bunlar çok ekstrem
şartlar,dediğim gibi Keçiboynuzu Pekmeziyle,bu Hatmiyle,bu işi rahatlıkla
çözersiniz.Akciğerlerde senkrozyonun dışarı atılabilmesi için,bu mukozanın
dışarı atılabilmesi için,Keçiboynuzu mükemmel bir yardımcıdır,ama ondan çok
daha güçlüsü taze tere tüketmektir.15-16 saplı tereyi güzelce soğuk suda
yıkayınız,üzerine limonda sıkabilirsiniz,tabakta bunu taze taze
yiyeceksiniz.Akciğer organının bağışıklık sistemini siz C Vitamini
alarak,Portakal meyve tüketerek alamazsınız.C Vitamini Limonda da
var,Portakalda da var,Çilekte de var,Kayısıda da var,taze meyvenin hepsinde
var.C Vitamini yeterli değil yani,bu gün Akciğerin bağışıklık sistemini
güçlendirmek istiyorsanız iki şey var.Keçiboynuzu Pekmezi,ikincisi ise bu taze
tere,yani bu muhteşem bir şeydir.Taze Tereyi 5 gün,günde iki defa 15-16 sap
taze yapraklı saplarıyla beraber,güzelce soğuk suda yıka,Limonda sıkılabilir.Diyeceksiniz
bu balgam nerden geliyor,böyle balgam söktürüyor.Özellikle sigara içenler bakın
her ay bu 5 gün tere kürünü yapsınlar,nasıl rahatlayacak,nefesiniz % 100
açılacaktır.Kronik öksürüğünüz varsa Andız Pekmezi bulunmaz bir
nimettir.Hatmi-Andız Pekmezi,bunun ikisini bir arada kullanın,andız pekmezi çok
bulunmuyor,onun için Keçiboynuzu Pekmezi diyoruz.(i.s.)
Dut
pekmezi: İnflamasyon için yani inflamasyonda Dut pekmezi çok
etkilidir.Özellikle Romatizma hastaları,Diyabetleri yoksa çok etkilidir,birde
Balgamda söktürür.(i.s.)
Gözlerinde
agresif rot (Yeni doğan 5 aylık bebek): Anne üzerinden bebeğe takviye yapılsın,CRP
(Kimyasal Reaktif Protein-Kanda İltihap)'de sıkıntı yoksa
Domates suyu içecek,beyaz Dut kurusu annede Diyabet yoksa,1 yemek kaşığı veya
1-1,5 yemek kaşığı Dut kurusunu 1,5 bardak suda 8-10 dk.kaynat,ılıdıktan sonra
süzün,bir sabah,bir akşam içeceksiniz,21 gün uygula yeterlidir.Domates
konservede olur,sabah-akşam 4-5 yemek kaşığı alsın çok faydasını görür.Balgam
hırıltısı içinde Keçiboynuzu pekmezi verebilir.Çok rahatlıklada balgam
söker.Anne acı-baharat tüketmesin.(i.s.)
26****Sinüzit:
Tuzlu
suyu burna çek sinüzit için yararlıdır.(maranki)
Söğüt:
Hiç ummadığınız söğüt,bu çok bilinen suda çözüneni bile var.(Aspirin) Salisilik
asit,bu söğüt ağacından,söğüt ağacının yapraklarından ve kabuğundan elde
edilir.Salisilik asit ilacın kan sulandırıcı özelliği ve ağrı kesici özelliği
var.Salisilit asitten veya asidik salisilik asit,bir ölçü aldığınızda ağrı
kesici özelliği var,iki ölçü aldığınızda anti infilamatuardır yani
infilamasyonlara karşı,daha doğrusu romatizmal şikayetlerde,Mesela; çok fazla
alındığında da sinüzit etkisi yapar.Bunu bitki olarak kullanmak istersen 2
yaprak yeterli olacaktır.(i.s.)
Sinüzitten
kurtulmak için; Çok sıcak ve çok soğuk su ile banyo yapmasın,yellerden korunsun
kaçınsın,deniz suyunu burnuna çeksin,bol bol soğan tüketsin,zencefil ve
udihindi karıştırıp çayını içsin (muammer yıldız)
Bir
avuç kır papatyasını yarım lt.suda 5 dk.kaynat,kapağı aç burnundan solu, ocağın
altını ve kapağını kapat 10 dk.bekle tekrar altını aç yine solu,akıntılar
olacak uçucu yağlar gitmesin diye kapağı kapalı beklet (i.s.)
Anason
balgam söktürücüdür,boğaz ağrılarını hafifletir.Akciğerleri rahatlatır,
sinüzite iyi gelir,şişkinliği azaltır.Hazımsızlığa iyi gelir,bronşit
tedavisinde kullanılır.
Biberiye
yağını Sinüzit,Varis,Migren,Selülit sorunlarınızda rahatça
kullanabilirsiniz.(i.s.)
Sinüzit
için yapabileceğimiz şey Papatya,Kır Papatyası bir avuç,tencerede kaynıyan su
içerisine atıcaksınız.Hafif hafif kaynıyor ve burnunuzdan bunu inflamasyon
yapın,5 dk.sonra altını kapatın,tencerenin altını da kapatın,10 dk.bekle,10
dk.sonra ocağın altını tekrar açın,kısık ateşte yavaş yavaş kaynıyo olacak
şekilde bunu burnunuzdan yine 5 dk.soluyacaksınız.Bunu her akşam günde üç defa
yapıcaksınız,ne zamana kadar,taki akıntılar gelmeye başlayıncaya
kadar,Sonbaharda ve İlkbahar sonrası bu sinüzit dayanılmazdır.İnsanı keyifsiz
yapar,burnunuzun üzerinde bir baskı hissedersiniz böyle garip bir durum,çalışma
performansınızıda düşürür.Çaresi Antibiyotik değil,doktorunuz verdiyse kullanın
ama çözümü değil,çünkü Antibiyotik sinüzit "sonu -it" ile biten
herşey iltihaplanmadır,yani sinüs kanallarının iltihaplanması
demektir."Nefro" Böbrek demektir "Nefrit" Böbrek iltihaplanması,"Prostatit"
Prostat iltihaplanması,"Tonsin" Bademcik demektir
"Tonsilit" Bademcik iltihaplanması demektir.Şimdi burada sizin
yapacağınız şey,özellikle sinüzitte bu Kır Papatyası kürünü
uygulamak,Antibiyotik ne yapıyor? İltihabı kurutuyor,siz bir 5-10 gün rahat
ediyorsunuz,o kurumuş olan iltihap tekrar nüksediyor.Ne olacak tekrar
Antibiyotik,Antibiyotiklerin ne kadar ağır yan tesirleri olduğunu
söylemiştik,Lavanta yağı dıştan sürülebilir,Lavanta ağrıyı alır.Ardıç yağınıda
öneriyorum ağrılarda,Ardıç yağı Romatizma ve Bel Fıtığı şikayetlerinde ama
Lavanta Migrene bağlı ağrılar için,Kas ağrılarında Ardıç yağı
kullanabilirsiniz,mesela bel ağrısıyla uyandınız Ardıç yağı
sürebilirsiniz.(i.s.)
Sinüzit
için Papatya öneriyorum,her insanda sinüzit farklı seyreder.Fakat genel
olarak,eğer Kronik Sinüzitiniz varsa yerleşmiş bir Sinüzitiniz varsa,bu
Papatyadan fayda görürmüsünüz? Evet mutalaka
fayda görürsünüz,ancak yerleşmiş kronik sinüzitte bir şey daha var geniz
akıntısı,geniz akıntısı yapıyor siz uykudayken,Bronşiti de tetikler.Geniz
akıntısı,boğaz enfeksiyonu,Faranjite de neden olur.Kronik Sinüzit şikayeti
olanlar mutlak surette hem Papatyayı,hemde akşam yatmadan önce mutlaka Adaçayı
gargarası yapacaklar.Ertesi gün zaten bu geniz akıntısının yavaş yavaş ortadan
kalktığını göreceksiniz,Sinüzite gelince,sinüzitide Papatya ile yok
ediyorsunuz.Bir avuç Papatyayı kaynayan su içerisine attığınızda,içerisindeki
uçucu yağları burun yoluyla alıyorsunuz ve bütün Sinüs kanallarına nüfus etmeye
başlıyor.İşte kronikse bunu en aşağı 10-15 defa belki 20 defa uygulamanız
gerekecek,yani bir ay süreyle her akşam düzenli olarak bu Papatya ile
inflamasyon yapıcaksınız.Burundan soluma 5 dk.yapın,10 dk.ara ver tekrar 5
dk.yapıcaksınız.10 dk.tekrar ara ver,tekrar 5 dk.yani 3 defa beşer dakika
yapıcaksınız.Kronik yani yerleşmiş bir rahatsızlığı vücuttan atmak çok zordur
ama bir yıllık,iki yıllık sinüzit ise,bunu kolaylıkla Papatya kürü ile yok
edersiniz.Genelde kronik Sinüziti olanlarda geniz akıntısı vardır,bu da
Faranjiti,Bronşiti tetikliyor.Sinüziti olanlar burun ve göz altına doğru
yayılan bir baskı hissederler.Baş ağrısı yapar,sizi keyifsiz yapar,kimseyle
konuşmak istemezsiniz,dolayısıyla çalışma performansınız düşüyor.Bunun için ben
sinüziti olanlara hem Adaçayını,hem Papatyayı öneriyorum,Papatyayı akşamları
bunun için zaman ayıracaksınız.Yoksada Antibiyotik kullanın ama Antibiyotik
kullandığınızda,sinüs kanallarınızı kurutuyor fakat 10-15 gün sonra bu tekrar
nüksediyor.Yani Antibiyotik burada bir çözüm değil,radikal olarak sizin
sinüzitinizi ortadan kaldırmıyor.Antibiyotik kullanmaya başladığınızda
rahatlıyorsunuz,sinüs kanallarındaki iltihap kuruyor.Antibiyotik kullanımı
bittikten bir hafta sonra tekrar nüksediyor,yani boşu boşuna vücudumuza
Antibiyotik yüklemiş oluyorsunuz,hemde Bağırsak floranızı bozuyorsunuz.(i.s.)
Burun
Polipleri: Sinüzit kürünü uygulasam burun poliplerine etki eder mi? Hayır
polipleri yakıyorlar,fakat tekrar çıkıyor.Ameliyatla bunlar alınıyor tekrar
çıkıyor,yani ameliyatta çözüm değil,başka çare kalmadıysa burundan nefes
alıp-verme zor oluyorsa ameliyat olsun,bu kür üzerine şu an
çalışılıyor.10/10/2017 Çukurova Bölgesinde yaban kavunu derler,bu salatalığa
benzer,dışı Kırkağaç Kavununa benzer,hatta beneklidir,Kırkağaç Kavunu
çizgilidir.Bu benekli salatalık,biraz tombul bir salatalık,boyu kısa,Cırtatan
da deniyor buna,Güneyliler çok iyi bilir,bütün Akdeniz bölgesinde
vardır.Hatay'dan tutun,İskenderun,Mersin,Tarsus,Antalya'ya kadar bütün
sahillerde bulursunuz bunu,bunu damlatıyorlar burun poliplerine ki bu çok riskli
ve tehlikeli bir şeydir.Cırtatan bu ürünün suyunu doğrudan burnunuza
damlattığınızda,Allah korusun her yıl onlarca insan hastanelik oluyor ve beyin
zarı iltihaplanmasını,buda çok etkili ama siz doğrudan almayacaksınız.Yaban
Kavununu sıktığınızda hatta o cırt diye patlar öyle,sarı benekli tombul
salatalıktır,asla doğrudan buruna damlatmıyorsunuz,bundan ne oluyor? Bunun suyu
alınır,tuzlu,seyreltik suyun içerisine damlatırsınız onu,karıştırırsınız oradan
damlalıkla bir tane olur,ama bunun ölçüsü var.Dolayısıyla bir hazırlama tekniği
var,bu da çok ama çok etkilidir.Kesinlikle doğrudan damlatılmasın,sinüzit
mevsimine girilince bunlar konuşulmaya başlanır.Cırtatan yani Yaban Kavunu
dediğimiz aynı şey,bunun suyunu alıcaksınız,işte yarım çay bardağı tuzlu su
hazırlayacaksınız,bir çay kaşığı tuz atın yarım çay bardağı suya,onu önce
karıştırın sonra onun içerisine,bir damla cırtatan dan Yaban Kavununun suyundan
damlatacaksınız.Tek damla damlat,oradan damlalıkla alıp sağ ve sol burnuna
damlatıcaksınız.Baktınızki yetmiyor,bu ikinci damlayı içerisine ilave
ederek,tahminen 5 damla en fazla,yaban Kavununun suyu seyreltilmiş tuzlu suda
burda etkilidir.Bu da evde hazırlanabilir ama ben önermiyorum,çünkü insanlar
şifa bulmak için,fazla fazla yoğun konsantre hazırlıyorlar,bu da riskli bir şey
onun için ölçü çok önemlidir.(i.s.)
27****Kronik Sinüzit:
Sinüzit
için Papatya öneriyorum,her insanda sinüzit farklı seyreder.Fakat genel
olarak,eğer Kronik Sinüzitiniz varsa yerleşmiş bir Sinüzitiniz varsa,bu
Papatyadan fayda görürmüsünüz? Evet mutalaka
fayda görürsünüz,ancak yerleşmiş kronik sinüzitte bir şey daha var geniz
akıntısı,geniz akıntısı yapıyor siz uykudayken,Bronşiti de tetikler.Geniz
akıntısı,boğaz enfeksiyonu,Faranjite de neden olur.Kronik Sinüzit şikayeti
olanlar mutlak surette hem Papatyayı,hemde akşam yatmadan önce mutlaka Adaçayı
gargarası yapacaklar.Ertesi gün zaten bu geniz akıntısının yavaş yavaş ortadan
kalktığını göreceksiniz,Sinüzite gelince,sinüzitide Papatya ile yok
ediyorsunuz.Bir avuç Papatyayı kaynayan su içerisine attığınızda,içerisindeki
uçucu yağları burun yoluyla alıyorsunuz ve bütün Sinüs kanallarına nüfus etmeye
başlıyor.İşte kronikse bunu en aşağı 10-15 defa belki 20 defa uygulamanız
gerekecek,yani bir ay süreyle her akşam düzenli olarak bu Papatya ile
inflamasyon yapıcaksınız.Burundan soluma 5 dk.yapın,10 dk.ara ver tekrar 5
dk.yapıcaksınız.10 dk.tekrar ara ver,tekrar 5 dk.yani 3 defa beşer dakika
yapıcaksınız.Kronik yani yerleşmiş bir rahatsızlığı vücuttan atmak çok zordur
ama bir yıllık,iki yıllık sinüzit ise,bunu kolaylıkla Papatya kürü ile yok
edersiniz.Genelde kronik Sinüziti olanlarda geniz akıntısı vardır,bu da
Faranjiti,Bronşiti tetikliyor.Sinüziti olanlar burun ve göz altına doğru
yayılan bir baskı hissederler.Baş ağrısı yapar,sizi keyifsiz yapar,kimseyle
konuşmak istemezsiniz,dolayısıyla çalışma performansınız düşüyor.Bunun için ben
sinüziti olanlara hem Adaçayını,hem Papatyayı öneriyorum,Papatyayı akşamları
bunun için zaman ayıracaksınız.Yoksada Antibiyotik kullanın ama Antibiyotik kullandığınızda,sinüs
kanallarınızı kurutuyor fakat 10-15 gün sonra bu tekrar nüksediyor.Yani
Antibiyotik burada bir çözüm değil,radikal olarak sizin sinüzitinizi ortadan
kaldırmıyor.Antibiyotik kullanmaya başladığınızda rahatlıyorsunuz,sinüs
kanallarındaki iltihap kuruyor.Antibiyotik kullanımı bittikten bir hafta sonra
tekrar nüksediyor,yani boşu boşuna vücudumuza Antibiyotik yüklemiş
oluyorsunuz,hemde Bağırsak floranızı bozuyorsunuz.(i.s.)
28****Faranjit:
Anneler
bilir çocukları sabah kalkınca ağızları faranjitten kokar ama kahvaltı yapınca
o kaybolur.Mideden de kaynaklanabilir fakat çok azı mideden kaynaklıdır.
Kulak-burun-boğaz doktoruna görünsün,çoğunlukla geniz akıntısı yani faranjitten
kaynaklanır.Geçici olarak koku için taze maydanoz çiğneyeceksiniz,ağız kokusunu
alır. Ağız bakımı yapıldıysa koku mideden geliyordur,iyi bir gastroentrolog ile
konuşacak.(i.s.)
Adaçayı,papatya,meyan
kökü çayını,sık faranjit olan çocuklar içebilir.
Adaçayı,Faranjite
karşı önleyici ve koruyucu olarak içilmelidir.Her akşamdan taze yap o akşamdan
yapılan çayı sabaha da kullanabilir.Kahvaltıdan sonra gargara yap,silahlı zırh
gibi Faranjite karşı korur.(i.s.)
Faranjite
Adaçayı gargarası,akşam yatmadan iki tutam adaçayı alın,8-9 dk.bir bardak suda
kaynatın.Ilımaya bırakın ve 4-5 defa akşam yatmadan bunun gargarasını
yapın,diğer yarısını da sabah kalktığında Adaçayı gargarası yapın.Bu şekilde
faranjitten kurtulursunuz,geniz akıntısından kurtulursunuz.(i.s.)
Sinüzit
için Papatya öneriyorum,her insanda sinüzit farklı seyreder.Fakat genel
olarak,eğer Kronik Sinüzitiniz varsa yerleşmiş bir Sinüzitiniz varsa,bu
Papatyadan fayda görürmüsünüz? Evet mutalaka
fayda görürsünüz,ancak yerleşmiş kronik sinüzitte bir şey daha var geniz
akıntısı,geniz akıntısı yapıyor siz uykudayken,Bronşiti de tetikler.Geniz
akıntısı,boğaz enfeksiyonu,Faranjite de neden olur.Kronik Sinüzit şikayeti
olanlar mutlak surette hem Papatyayı,hemde akşam yatmadan önce mutlaka Adaçayı
gargarası yapacaklar.Ertesi gün zaten bu geniz akıntısının yavaş yavaş ortadan
kalktığını göreceksiniz,Sinüzite gelince,sinüzitide Papatya ile yok
ediyorsunuz.Bir avuç Papatyayı kaynayan su içerisine attığınızda,içerisindeki
uçucu yağları burun yoluyla alıyorsunuz ve bütün Sinüs kanallarına nüfus etmeye
başlıyor.İşte kronikse bunu en aşağı 10-15 defa belki 20 defa uygulamanız
gerekecek,yani bir ay süreyle her akşam düzenli olarak bu Papatya ile
inflamasyon yapıcaksınız.Burundan soluma 5 dk.yapın,10 dk.ara ver tekrar 5
dk.yapıcaksınız.10 dk.tekrar ara ver,tekrar 5 dk.yani 3 defa beşer dakika
yapıcaksınız.Kronik yani yerleşmiş bir rahatsızlığı vücuttan atmak çok zordur
ama bir yıllık,iki yıllık sinüzit ise,bunu kolaylıkla Papatya kürü ile yok
edersiniz.Genelde kronik Sinüziti olanlarda geniz akıntısı vardır,bu da
Faranjiti,Bronşiti tetikliyor.Sinüziti olanlar burun ve göz altına doğru
yayılan bir baskı hissederler.Baş ağrısı yapar,sizi keyifsiz yapar,kimseyle
konuşmak istemezsiniz,dolayısıyla çalışma performansınız düşüyor.Bunun için ben
sinüziti olanlara hem Adaçayını,hem Papatyayı öneriyorum,Papatyayı akşamları
bunun için zaman ayıracaksınız.Yoksada Antibiyotik kullanın ama Antibiyotik
kullandığınızda,sinüs kanallarınızı kurutuyor fakat 10-15 gün sonra bu tekrar
nüksediyor.Yani Antibiyotik burada bir çözüm değil,radikal olarak sizin sinüzitinizi
ortadan kaldırmıyor.Antibiyotik kullanmaya başladığınızda rahatlıyorsunuz,sinüs
kanallarındaki iltihap kuruyor.Antibiyotik kullanımı bittikten bir hafta sonra
tekrar nüksediyor,yani boşu boşuna vücudumuza Antibiyotik yüklemiş
oluyorsunuz,hemde Bağırsak floranızı bozuyorsunuz.(i.s.)
İyi
huylu Timör: Akciğerden beyne sıçrayabilir,Metastaz (Kanserli hücrelerin
bulundukları doku dışında doğrudan ya da kan-lenf damarlarıyla başka bölgelere
sıçramalarına verilen isimdir) diyoruz buna,rahimden beyne sıçrayabilir.İlla
beyne sıçramaz,Karaciğerden Bağırsaklara da sıçrayabilir.İsterse primeri
(bilinmeyen kanser) ilk başlangıcı beyinde olsun,Beyin Timörlerinde
Taşanason muhteşem etkilidir.Timörün çapını küçültür,Taşanasonun en belirgin
özelliklerinden bir tanesi ses kısıklığınız mı var birebirdir.Günde iki defa
hatta üç defa 1 tatlı kaşığı alıp,kaynatıp bunu ılıkken içiceksiniz,muhteşem
bir şeydir.Sesim gitti toparlayamıyorum,7-8 aydır yok,ne yaparım diyen birine
bunu önerdim,üç gün sonra geldi,eski sesim yerine geldi dedi.Yani
özellikle,sesini çok fazla kullanan insanlar,ses tellerindeki titreşim bu
bir,nefes alıp-verirken ne yapıyorsunuz? Ses telleriniz titreşiyor,gırtlağınız
titreşiyor,her defasında nefes alıp-verirken bol miktarda mikro
organizmaları,bakterileri,virüsleri alıyorsunuz ve aynı zamanda dışarı
veriyorsunuz.İşte bu boğaza sıvanabiliyor,orada kök salabiliyor,o zaman ne
oluyor? Bunun adı Faranjit oluyor.Ses tellerinde olabiliyor,işte orada ses
kısıklığına da neden olabilir.Ses telleri iltihaplanmasına da neden oluyor,işte
burada ses kısıklığına karşı bulunmaz bir nimettir.(i.s.)
Faranjit
için: Kış mevsimindeyiz burada yapacağınız şey,Adaçayı gargarası,özellikle
çocuklar için,yetişkinler içinde bulunmaz bir nimettir.Hem gribi önler,hem
Bademcik iltihaplanmasını,hemde boğaz enfeksiyonuna karşı bulunmaz bir
imkandır.Adaçayını 1-1,5 tutam yani 8-10 gr.alıcaksınız,bunu bir bardak suda
8-9 dk.kaynat kısık ateşte ve ılıdıktan sonra bunu süzüceksiniz.Eğer ileri bir
boğaz enfeksiyonunuz varsa sabah-öğle-akşam,özellikle yatmadan önce
içiniz.Çocuklarınızı okula gönderirken,sabah evden çıkarken gargara yapıp
gönderirseniz,özellikle gribe karşı,soğuk algınlığına karşı çok büyük oranda
yardımcı olacaktır.(i.s.)
29****Kronik faranjit:
Ekinezya
çayı içsin,birde hibiskus (bamya çiçeği) yani mekke gülü kurutulmuş olarak
alın,kıpkırmızı rengi vardır.Bunu alın çayınıza,çocuklarınıza
içirin,öksürmezler.(maranki)
Faranjit
için: Kış mevsimindeyiz burada yapacağınız şey,Adaçayı gargarası,özellikle
çocuklar için,yetişkinler içinde bulunmaz bir nimettir.Hem gribi önler,hem
Bademcik iltihaplanmasını,hemde boğaz enfeksiyonuna karşı bulunmaz bir
imkandır.Adaçayını 1-1,5 tutam yani 8-10 gr.alıcaksınız,bunu bir bardak suda
8-9 dk.kaynat kısık ateşte ve ılıdıktan sonra bunu süzüceksiniz.Eğer ileri bir
boğaz enfeksiyonunuz varsa sabah-öğle-akşam,özellikle yatmadan önce
içiniz.Çocuklarınızı okula gönderirken,sabah evden çıkarken gargara yapıp
gönderirseniz,özellikle gribe karşı,soğuk algınlığına karşı çok büyük oranda
yardımcı olacaktır.(i.s.)
30****Bronşit:
Beyaz
uzun turpu vücutta ödem şişkinlik varsa birebirdir,astım ve bronşit gibi
solunum yolu hastalıklarına iyi gelir.Cilde tazelik verir,astım bronşit gibi
alerjik kökenli hastalıklarda yararlıdır ve Öksürüğü azaltıcı yani kesici
etkisi vardır.
Çocuklarda
kuru öksürük için siyah turp içini oy,bardak üzerine koy ve içine kestane balı
doldur.Turp sapını kes,ağzını kapat beklet bardağa akacak,ılık su içine
koyabilirsin.2-3 gün bu turpu kullanabilirsin,içindeki bal biterse tekrar ekle,akşamdan
balı koy,sabaha yarım çay bardağı dolar.Altı aylık bebekten her yaş için
kullanılabilir, günde 1 tatlı kaşığı yeter.Alerji öksürük,astım,bebeklerde gaz
için,kuru öksürük, geçmeyen öksürükler,bronşiti olan,anjini olan insanlar
içindir.(maranki)
Susam
kuru astımda burun içine yağı sürülür,nefes darlığı ve bronşite iyi gelir.
Keçi
boynuzu pekmezi alerjik astım,alerjik bronşitten kurtarır.Bu pekmezi
bulamıyorsa doğalını bulacak,kaynatıp suyunu içecek.(i.s.)
Anason
balgam söktürücüdür,boğaz ağrılarını hafifletir.Akciğerleri rahatlatır,
sinüzite iyi gelir,şişkinliği azaltır.Hazımsızlığa iyi gelir,bronşit
tedavisinde kullanılır.
Alerji:
Bir kimsede yüksek derecede alerji varsa,bir defa neye karşı alerjisi
olduğu,işte bir takım testler yapılır,bunlar orada ortaya konur.Sonuca göre
ondan uzak duracak,sonra alerjisi olan çocuklar ki günümüzde bu alerji,alerjik
astım işte,alerjik bronşit,bu tip şikayetler çok fazla,burada yapılacak olan
şey,çocukların yattığı oda da halı,yün ne varsa,bunları kaldıracaksınız.Birde
yaz mevsiminde pencerenizi hafif aralık bırakacaksınız,içeriye sürekli hava
girecek,bunu kış aylarında da yapın,şimdi alerjiye karşı direnç kazanmak için
ne yapıcaksınız? Keçiboznuzu pekmezi kullanıcaksınız.Alerjik astımı
olan,sabah-akşam bir tatlı kaşığı keçiboynuzu pekmezi,birde ısırgan çayı kanı
arındırır,toksinlerden arındırır ve alerjiye karşı bu iki şey direnç
kazandırır.(i.s.)
Sinüzit
için Papatya öneriyorum,her insanda sinüzit farklı seyreder.Fakat genel
olarak,eğer Kronik Sinüzitiniz varsa yerleşmiş bir Sinüzitiniz varsa,bu
Papatyadan fayda görürmüsünüz? Evet mutalaka
fayda görürsünüz,ancak yerleşmiş kronik sinüzitte bir şey daha var geniz
akıntısı,geniz akıntısı yapıyor siz uykudayken,Bronşiti de tetikler.Geniz
akıntısı,boğaz enfeksiyonu,Faranjite de neden olur.Kronik Sinüzit şikayeti
olanlar mutlak surette hem Papatyayı,hemde akşam yatmadan önce mutlaka Adaçayı
gargarası yapacaklar.Ertesi gün zaten bu geniz akıntısının yavaş yavaş ortadan
kalktığını göreceksiniz,Sinüzite gelince,sinüzitide Papatya ile yok
ediyorsunuz.Bir avuç Papatyayı kaynayan su içerisine attığınızda,içerisindeki
uçucu yağları burun yoluyla alıyorsunuz ve bütün Sinüs kanallarına nüfus etmeye
başlıyor.İşte kronikse bunu en aşağı 10-15 defa belki 20 defa uygulamanız gerekecek,yani
bir ay süreyle her akşam düzenli olarak bu Papatya ile inflamasyon
yapıcaksınız.Burundan soluma 5 dk.yapın,10 dk.ara ver tekrar 5
dk.yapıcaksınız.10 dk.tekrar ara ver,tekrar 5 dk.yani 3 defa beşer dakika
yapıcaksınız.Kronik yani yerleşmiş bir rahatsızlığı vücuttan atmak çok zordur
ama bir yıllık,iki yıllık sinüzit ise,bunu kolaylıkla Papatya kürü ile yok
edersiniz.Genelde kronik Sinüziti olanlarda geniz akıntısı vardır,bu da
Faranjiti,Bronşiti tetikliyor.Sinüziti olanlar burun ve göz altına doğru yayılan
bir baskı hissederler.Baş ağrısı yapar,sizi keyifsiz yapar,kimseyle konuşmak
istemezsiniz,dolayısıyla çalışma performansınız düşüyor.Bunun için ben sinüziti
olanlara hem Adaçayını,hem Papatyayı öneriyorum,Papatyayı akşamları bunun için
zaman ayıracaksınız.Yoksada Antibiyotik kullanın ama Antibiyotik
kullandığınızda,sinüs kanallarınızı kurutuyor fakat 10-15 gün sonra bu tekrar
nüksediyor.Yani Antibiyotik burada bir çözüm değil,radikal olarak sizin
sinüzitinizi ortadan kaldırmıyor.Antibiyotik kullanmaya başladığınızda
rahatlıyorsunuz,sinüs kanallarındaki iltihap kuruyor.Antibiyotik kullanımı
bittikten bir hafta sonra tekrar nüksediyor,yani boşu boşuna vücudumuza
Antibiyotik yüklemiş oluyorsunuz,hemde Bağırsak floranızı bozuyorsunuz.(i.s.)
Andız
Pekmezi: Bronşitte,kronik öksürüklerde,eğer çocuğunuzda geçmeyen bir öksürük
varsa inatçı,yetişkin veya çocuk hiç farketmez,Andız pekmezi mükemmel bir
yardımcıdır.Öksürüğü çok kısa zamanda ortadan kaldırıyor.(i.s.)
31****Kronik bronşit:
Yarım
bardak kaynar süt içine 7-8 tane hatmi çiçeği at 5-6 dk.bitkiyi beklet iç,bunu
su ilede yapabilir.Bir öğleden evvel,bir öğleden sonra bunu iç,akşam da
yatmadan önce bir tatlı kaşığı andız pekmezi,devamlı öksürük kalıyor gitmiyorsa
bu kronik bronşit,adaçayını 9 dk.kaynat 1,5 tutam yani 7-8 gr. ılıdıktan sonra
süzün yatmasına yarım saat kala 1 çay kaşığı ağzına ver yutmaya çalışsın,boğazı
kaplayacaktır ve mükemmel bir antibakteriyeldir.Bir kaç çay kaşığı adaçayı
verebilir,o boğaza sıvanarak gidecektir.Birde sabahları kalktı yine aynısını
yapsın ama mutlaka keçiboynuzu kaynatıp içirecek,yarım çay bardağı ya da 2
yemek kaşığı da olur.İki yemek kaşığı öğleden evvel,iki yemek kaşığı öğlen,iki
yemek kaşığı akşam da verebilir.2-3 tanesini 1 bardak suda kaynat 7-8 dk.kaynat
ılımaya bırak,(içine kırıp atacak) ılıyınca süzsün gün boyu bozulmadan durur
ama her gün taze hazırlansın.(i.s.)
Alerji:
Bir kimsede yüksek derecede alerji varsa,bir defa neye karşı alerjisi
olduğu,işte bir takım testler yapılır,bunlar orada ortaya konur.Sonuca göre
ondan uzak duracak,sonra alerjisi olan çocuklar ki günümüzde bu alerji,alerjik
astım işte,alerjik bronşit,bu tip şikayetler çok fazla,burada yapılacak olan
şey,çocukların yattığı oda da halı,yün ne varsa,bunları kaldıracaksınız.Birde
yaz mevsiminde pencerenizi hafif aralık bırakacaksınız,içeriye sürekli hava
girecek,bunu kış aylarında da yapın,şimdi alerjiye karşı direnç kazanmak için
ne yapıcaksınız? Keçiboznuzu pekmezi kullanıcaksınız.Alerjik astımı
olan,sabah-akşam bir tatlı kaşığı keçiboynuzu pekmezi,birde ısırgan çayı kanı
arındırır,toksinlerden arındırır ve alerjiye karşı bu iki şey direnç
kazandırır.(i.s.)
32****Bronşektazi:
Keçi
boynuzu pekmezi eğer şeker hastası değilse,soğuk pres nefesinin açılmasında ve
bunun beraberinde yapacağı şey kekik çayı içmek,10 gün soğan kürü
yapın,sabah-akşam birer tatlı kaşığı soğuk pres keçi boynuzu pekmezi ve öğleden
evvel-öğleden sonrada 1 tatlı kaşığı çayını içecekler.(i.s.)
Alerji:
Bir kimsede yüksek derecede alerji varsa,bir defa neye karşı alerjisi olduğu,işte
bir takım testler yapılır,bunlar orada ortaya konur.Sonuca göre ondan uzak
duracak,sonra alerjisi olan çocuklar ki günümüzde bu alerji,alerjik astım
işte,alerjik bronşit,bu tip şikayetler çok fazla,burada yapılacak olan
şey,çocukların yattığı oda da halı,yün ne varsa,bunları kaldıracaksınız.Birde
yaz mevsiminde pencerenizi hafif aralık bırakacaksınız,içeriye sürekli hava
girecek,bunu kış aylarında da yapın,şimdi alerjiye karşı direnç kazanmak için
ne yapıcaksınız? Keçiboznuzu pekmezi kullanıcaksınız.Alerjik astımı
olan,sabah-akşam bir tatlı kaşığı keçiboynuzu pekmezi,birde ısırgan çayı kanı
arındırır,toksinlerden arındırır ve alerjiye karşı bu iki şey direnç
kazandırır.(i.s.)
33****Migren:
4-5
gr.biberiye 1 bardak suda 9 dk.kaynat,günde üç defa iç,çikolata,tatlı,ışık ve
kahve migreni tetikler.(i.s.)
Taze
sıkılmış havuç suyu migrene iyi gelir.(i.s.)
Migren
için havucu çay bardağından biraz fazla,150 mililitre akşam yatmadan iç,kronik
migren şiddetini azaltacak ve sıklaşan ağrı aralıkları gitgide açılacaktır.Öyle
öyle kaybolup gidecektir.Biberiye çayı ile de destekle gündüz,öğleden evvel ve
öğleden sonra içsin akşamda havuç suyu (taze sıkılmış havuç suyu cinsel
performansıda artırır)(i.s.)
Migren
bir baş ağrısı olarak kendisini gösteriyor ancak çok pratik bir bilgi
verelim.Eğer akşamları tatlıyı fazla kaçırırsanız,ertesi gün öğlene doğru baş
ağrısı başlar yada baş ağrısı ile uyanırsınız,tatlı migreni olanlar için bir
uyarıcı faktördür.Mesela çikolata açlığı başladıysa bilinki birkaç saat sonra
migren kriziniz tutacaktır.Tatlıya karşı doğal vanilyayı koklayacaksınız,şekere
çikolataya karşı bir açlık mı hissediyorsunuz.Özellikle bayanlar mens
dönemlerinde canları çok tatlı ister yesinler.Özellikle akşamları bir
porsiyon,bol tarçınlı tatlıyı tükettiğinde,ertesi sabah çok rahat uyandıklarını
gergin uyanmadıklarını görecekler.Eğer canınız çok tatlı çekiyorsa hele hele
migren şikayeti olanlar,tatlıya karşı aşırı istek başladığı anda bilinki
bir-iki saat sonra migren başlayacak,ne yapacaklar? Vanilyayı koklayacaklar,o
tatlı krizini ortadan kaldırır.Kek yaptığımız vanilyalar değil,doğal vanilya
yağını koklayın.Migrene karşı ne yapabiliriz? Taze sıkılmış havuç suyu,eğer
aşırı bir migreniniz yoksa rahatlıkla taze sıkılmış havuç suyunu düzenli
tükettiğinizde,en fazla bir ay uygulayacaksınız.150 ml yeter,fazlada
tüketmeyin,ölçüsü budur,göreceksiniz migreniniz hafif olanlara çok rahatlıkla
yardımcı olacaktır.(i.s.)
Biberiye
yağını Sinüzit,Varis,Migren,Selülit sorunlarınızda rahatça
kullanabilirsiniz.(i.s.)
Şeker
açlığı (Hipoglisemi): Kan şekeri düşmemiş oluyor,Hipoglisemiye düşmemiş
oluyorum.Özellikle bayanlar mens dönemine başlamadan önce,müthiş bir şeker
açlığı çekiyorlar.Resmen saldırıyorlar tatlıya yani dolayısıyla bunu ortadan
kaldırabilirsiniz.Hiç mi o dönemde tatlı yemiyeceksiniz? Tabiki yersiniz de
fakat artık gıdalar doğal olmadığı için,Buğday yedişer kromozonlu olmadığı
için,yiyorsunuz ekmeğinizi şişkinlik yapıyor,vücut sindiremiyor
zorlanıyor,Diyabette işte bu yüzden artıyor.Çocuklarda Tip 1 Diyabet o kadar çok
arttı ki,Kanser,MS o kadar çok arttı ki,bu bitki cinsel performansı da
arttırıyor.Hem şeker açlığını ortadan kaldırıyor,bunun çayını
yapıcaksınız.Evvel Allah bunu için saatinize bakın,5 dk.sonra şeker açlığınız
ortadan kalkacak,migrenin başlayacağı,migreni olanlar iyi bilirler,şeker açlığı
başladımı,migren başlayacak demektir.İshal şikayetiniz varsa,bu çayı
içebilirsiniz,sadece çiçeğinden tabi ama kabızlık yaparmı? Hayır yapmaz.Mesela
Romatizma hastasısınız,Romatizma hastalarının şikayetlerinide hafifletir.Genel
olarak ağız kokusunu da giderir,Karaciğer şikayetlerine de iyi bir
yardımcıdır.Şiroz hastasıdır,Karaciğer yağlanmasıdır,Hepatit B C si
vardır.Rahatlıkla içebilir ama ben bunu özellikle,şeker açlığı hisseden
bayanlar için,erkeklerde de aynı,TV karşısına geçip bir-iki çikolata falan
yiyorlar.Çikolata yenmez mi? Tabiki yenecek ama hep ölçü olacak,onun için
Yasemin Çiçeği Çayı,orta yaş üstü eğer üst üste bir kaç gün çikolata
tüketirseniz.4-5 gün böyle üst üste tüketin,Baklava,Şöbiyet,Kadayıf,6.gün tatlısız
duramazsınız,vücut artık istiyor.Kan şekeriniz yüksekse mesela; 130-140 larda
seyrediyor değil mi? Yasemin Çayı tüketin,1 tatlı kaşığı Yasemin Çiçeği alın,1
bardak suda cezve içine atın,bunu yaklaşık olarak 7-8 dk.kısık ateşte,üzerinide
kapatın kaynıyo kaynamıyor gibi,çünkü içerisinde uçucu yağlar var.Aç karnına
günde iki defa,bir öğlenden evvel-bir öğlenden sonra veya bir öğlenden
sonra-bir akşam yatmadan içebilirsiniz.Rahatlatıcı özelliği de vardır,(Yasemin
Çiçeğinin en az 7-8 farklı türü vardır) tatlıya olan ihtiyacınızı
kesecektir.Şeker tüketme ihtiyacınızın frenine basıyor,birde süresini
uzatıyor.Yani burdaki Ghrelin Hormonu,açlık duygusunu veren bu hormonu
kontrol ederek,sizin geç acıkmanıza sebebiyet veriyor.Bu bitki yağ
yakarmış,Metabolizmayı hızlandırırmış,lütfen hepsi
yalan,uydurmadır.Metabolizmayı yavaşlatan ve hızlandıran bir organımız var
sadece,boyun kısmında Troid,kelebek şeklindedir.O dur Metabolizmayı
hızlandıran,mesela; Troidiniz hızlı çalışıyorsa,triodu hızlı çalışana bakın
bunlar kilolu değildirler,zayıflardır.Yavaş çalışanlar biraz
tombişleşiyorlar,kilo alıyorlar.Neden Metabolizma hızını
yavaşlatıyor,tükettiğiniz gıdaları yakamıyorsunuz.Bundan dolayı önce troidiniz
sağlıklı çalışıyormu,çalışmıyormu buna bakıcaksınız.(i.s.)
Sinüzit
için yapabileceğimiz şey Papatya,Kır Papatyası bir avuç,tencerede kaynıyan su
içerisine atıcaksınız.Hafif hafif kaynıyor ve burnunuzdan bunu inflamasyon
yapın,5 dk.sonra altını kapatın,tencerenin altını da kapatın,10 dk.bekle,10
dk.sonra ocağın altını tekrar açın,kısık ateşte yavaş yavaş kaynıyo olacak
şekilde bunu burnunuzdan yine 5 dk.soluyacaksınız.Bunu her akşam günde üç defa
yapıcaksınız,ne zamana kadar,taki akıntılar gelmeye başlayıncaya
kadar,Sonbaharda ve İlkbahar sonrası bu sinüzit dayanılmazdır.İnsanı keyifsiz
yapar,burnunuzun üzerinde bir baskı hissedersiniz böyle garip bir durum,çalışma
performansınızıda düşürür.Çaresi Antibiyotik değil,doktorunuz verdiyse kullanın
ama çözümü değil,çünkü Antibiyotik sinüzit "sonu -it" ile biten
herşey iltihaplanmadır,yani sinüs kanallarının iltihaplanması
demektir."Nefro" Böbrek demektir "Nefrit" Böbrek
iltihaplanması,"Prostatit" Prostat iltihaplanması,"Tonsin"
Bademcik demektir "Tonsilit" Bademcik iltihaplanması demektir.Şimdi
burada sizin yapacağınız şey,özellikle sinüzitte bu Kır Papatyası kürünü
uygulamak,Antibiyotik ne yapıyor? İltihabı kurutuyor,siz bir 5-10 gün rahat
ediyorsunuz,o kurumuş olan iltihap tekrar nüksediyor.Ne olacak tekrar
Antibiyotik,Antibiyotiklerin ne kadar ağır yan tesirleri olduğunu söylemiştik,Lavanta
yağı dıştan sürülebilir,Lavanta ağrıyı alır.Ardıç yağınıda öneriyorum
ağrılarda,Ardıç yağı Romatizma ve Bel Fıtığı şikayetlerinde ama Lavanta Migrene
bağlı ağrılar için,Kas ağrılarında Ardıç yağı kullanabilirsiniz,mesela bel
ağrısıyla uyandınız Ardıç yağı sürebilirsiniz.(i.s.)
Havucu
şeker hastalarının tüketmemesi gerek,Mide ve yemek borusu yanma sorununuz mu
var? Bundan bir türk kahvesi fincanı dolusu alın,Mide yanmanızı ve yemek borusu
yanmanız için bulunmaz bir nimettir.Hele hele akşam yatağa giderken,kocaman bir
su bardağı değil,100-150 mililitre taze sıkılmış Havuç suyunu içtiğiniz zaman
yemek borusu yanması,Reflü ve Mide yanmasına karşı nasıl bir başarılı uygulama
olduğunu hayretle göreceksiniz.Migrenin çok sebebleri var,Alerji bile Migreni
tetikleyebiliyor,çok değişik sinirsel olanlar var.Mesela çikolata açlığı
başlıyor özellikle bayanlarda,başlayınca bilinki hemen yarım saat,bir saat
sonra migren krizi başlayacak demektir.Taze sıkılmış havuç suyu,çocuklarınızda
dikkat dağınıklığı var ise,dikkatini toplamakta zorlanıyorsa,lütfen taze
sıkılmış havuç suyu aşırıya gitmeyin herşeyde bir ölçü var.Mesela bazı insanlar
unutkanlıktan şikayet eder,unutuyorum işte unutkanlık başladı,hemen Alzheimer
diye bişey düşünmeyin.Buradan İstanbul'dan Ankara'ya gideceksiniz,yarında uçak
bileti aldınız bunu unutuyorsanız,hakkaten acilen bir doktora gitmeniz
lazım.Ama aklıma gelmiyor,dilimin ucunda filan,işte mutfaktan salona gidip
gelene kadar unutuyorum.Tamam korkmayın hemen Alzheimer değil,taze sıkılmış
Havuç suyu bulunmaz bir nimettir.Erken bunamaya karşı mesela ailesinde
Alzheimer olanlar varsa,Alzheimer 20 yıl,30 yıl öncesinden çok sinsi bir
şekilde gelişmeye başlar.Ortaya çıktıktan sonrada artık Beyin Atrofisi
başlamıştır,artık çok geçtir yani,işte bu insanlar taze sıkılmış havuç suyu
içsinler,çok faydasını görürler.Deri Kanserine karşı bulunmaz bir
nimettir.Bunları bu şekilde kullandığınız taktirde,Kerevizi,Havucu veya
Ispanağı,bunlar fonksiyoneldir.Her bitki,her meyve,her sebze
fonsiyoneldir.Yeterki onu ne zaman,ne amaçla kullanacağınızı bilin,bütün olay
bu yani,şimdi tıbbın çözemediği bir problemi söyleyeyim size nedir? Anbiyon
sıvısı eksikliği; Kadın hamile inan onlarcasını kurtardık,nedir sıvı kaybı var
kadında,kadının annenin hayatı tehlikede,hemde bebeğin hayatı tehlikede ve
gelişim bozukluğu,ne yapıcaksınız burada? Yani doktorun burada tıbbın önereceği
bir şey yok,takibe alıcağız diyorlar sürekli bir kayıp varsa annenin hayatını
riske atmamak adına ne yapıyor,bebeği almak zorunda kalıyor.İşte burada tıbbın
çözemediği şeyi siz taze sıkılmış Havuç suyu ile çözersiniz.Bir sabah,bir akşam
200-250 mililitre taze sıkılmış Havuç suyunu içeceksiniz ve 4-5 günde gidin
bakalım doktora baksın ultrasonla,sen ne yaptın diyecek,tıbbın sorusu şudur? Bu
Anbiyon sıvısı niye azalıyor,bunun sebebi nedir diye araştırmaya kalkarsanız
işiniz çok zor.Ama siz Havuca şu soruyu sorarsanız,sen neden Anbiyon sıvısını
yükseltiyorsun,Havuca bu soruyu nasıl yönelteceksin,demek ki bir şey
gözlemlemem lazım.Durup dururken Domatese sorma,Elmaya,Şeftaliye sorma,Üzüme
sorma,Brokoliye sorma,Karnıbahara sorma,Havuca sor.! Pazarda
Salatalıkların,Balıkların üzerine su serperler parlak görünsün diye,Havucun
üstüne de serperler,Havucun üzerine bu suyu serpmezseniz kendini bırakır
gevşer.Taze sıkılmış Havuç suyundan eğer bir kür yapıcaksanız,mutlak surette
gevrek ve körpe olacak,böyle kolay bükülen havuçsa onu satın almayın,neden
Havuç dedik gevrekleşiyor ve suyu emme kapasitesi var burada,bundan dolayı mı?
E salatalıkta emiyor ama Salatalığı yediğin zaman bu iş olmuyor,yani Salatalık
Anbiyon sıvısını arttırmıyor.İşte burada yol gösterici olarak Havuç,Salatalık
başka bitkilerde var böyle,suyu üzerine serptiğiniz zaman işin kolay,git
Havucun Kimyasına bak Segenmer Metabolik Kompozisyonları gördüğünüz zaman
anlayacaksınız.Patates toprak altıdır,Havuç toprak altıdır,Kereviz toprak
altıdır.Bu toprağın altında bunlar nasıl faaliyetlerini sürdürüyor.O kadar
Mikrobun içinde,Ağır Metalin içinde,Mantarların
içerisinde,Bakterilerin,Virüslerin içerisinde,Kurtların içerisinde bakıyorsunuz
gelişiyor.Öyle bir Membran (Çatılarda ve temellerde yağmur suyunun,döşeme
betonuna geçmesini önlemek amacıyla kullanılan malzemelere denilmektedir)
zara sahip ki bu Ağır Metalleri,topraktaki toksinleri,Mikropları bunun içine
göndermiyor,bariyer oluşturuyor.Bu nasıl bir Membran,Yasin 35.Ayette
"Onlar Hurmanın zarına dahi hükmedemezler" Kıtmir o mağarada yaşayan
Kefh suresindeki o uyurlar varya köpeğin adıymış? Hayır.Kur-an'da Kıtmir
kelimesi bir tek Fatır suresinin 13.ayetinde geçer ve Hurma zarı
anlamındadır.İsraili hayata sokmasınlar,Tevratta Kıtmirdir ama Kur-an Kıtmir
demiyor,ben Kur-an'ı esas alırım.Demek ki buradaki Hurma zarı,bir zarı sana
örnek veriyor.Patates içinde Suberin (Endodermis ve mantar hücrelerinin çeperlerinde
biriken,su geçirmeyen ve suda erimeyen mumsu bir maddedir) var ve Kolon
Kanserini önlüyor.Küçücük bir zarı var,kabuğu o kadar Ağır
Metaller,Toksinler,onların hepsini filitre ediyor,almıyor içeri,bu nasıl dizayn
değil mi? Bu nasıl Morfolojik (Bir nesnenin biçimiyle ilgili özelliklerinin
değerlendirilmesini anlatır.Bu,dış görünüş ile ilgili olabileceği gibi,o
nesnenin belli koşullar altındaki (ışık mikroskobu gibi) görünümünü de
belirtebilir.Bitki ve hayvanların sınıflandırılmasında,pek çok hastalığın
tanımlanmasında morfolojik inceleme vazgeçilmez bir yöntemdir) yapı,nasıl
bir matrix,al işte incele değil mi? Şimdi bu terlemeyi yapan,terleyen bitkiler
vardır.Mesela; Tesetere Dişli Aslan Pençesi (Alchemilla Vulgaris) bitkisi
ise Hiper Tansiyona karşıdır,su damlacıklarını
görürsünüz.Fizik,Kimya,Biyoloji-İlkokul,Ortaokul,Lisede öyle anlatılmalı ki
temel eğitimdir bu,öğrenci düşünecek,yağmur yağmıyor ama yağmur yağmış su
damlacıkları asılı duruyor? Bunun anlamı nedir biliyormusunuz,daha yağmur
yağacak demektir.Eğer bu damlacıklar kaybolursa pencereden bak demir
parmaklıklara,ha yağmur durmuş ama su damlaları böyle asılıysa,yağmur yarım
saat sonra tekrar yağacak,yani alçak basın devam ediyor demektir.Bunun anlamı
budur,biz bunu VAN DER WAALS denklemi ile Ünüversitede CLAUSİUS
CLAPEYRON denkleminde izah ederiz.Van Der Waals denklemi ile
buhar,sıvı,katı halde bunları anlatıyorsunuz ama bu çocuğun kafasına
girmez.Hoca olarak Clausius Clapeyron denklemini,buhar basıncı denklemini
anlatırken çocuk bu su damlacığına bakıp,burdan bunu çağrıştırabiliyorsa işte o
çocuğu doğru yolda eğitiyorsunuz demektir.Hocalığın vazifesi çocuğun kendi
yeteneğini ortaya çıkartıp,o denklemi nereden ne amaçla kullanabileceğini
göstermen lazım.Testere Dişli Aslan Pençesi; Bitki terlemiş,bu halini sabah
kalktığınızda görüyorsanız daha yağmurda yağmamış,bitki terlemiş veya öğlene
doğru bu terlemeyi göstermiş,bilinki yağmur geliyor.Sana 3-4 saat öncesinden
bunu bildiriyor,evet bu bitkinin özelliğidir.Bu terlediğine göre Virütik
(Virüslerin sebep olduğu hastalıklardır) özelliği varmı,yokmu bakarsın.Bu
bitkinin ve Tansiyon veya Hipertansiyona karşı Testere Dişli Aslan Pençesi,yeni
buldular,yeni yayınladılar,bilimsel klinik deneyi yapılmış.Burada bu terleme
ile su atıyorsunuz,ter aynı zamanda tuzuda attırır,demek ki bu bitkiyi
alırsanız,bunun Kimyasına baktığınız zaman Testere Dişli Aslan Pençesi böyle
20-21 tane Sekonder Metabolitin (Bitkiler tarafından üretilen ve günümüzde
birçok sektörde hammadde olarak kullanılan bitkinin temel yaşamsal işlevleri
ile doğrudan ilişkisi olmayan, buna karşılık en az bitkinin yaşamsal işlevleri
ile doğrudan ilişkili primer metabolitler (protein,yağ,karbonhidrat) kadar
önemli olan kimyasal maddelerdir) nasıl bir Virütik bir özelliğine sahip
olduğunu ama daha önceden Renin (Vücuttaki sıvı ve elektrolit dengesini
düzenlemek için böbrekler tarafından salgılanan bir enzimdir) Enziminin
görevini aldığını,yani onun yaptığını sonra Eishinbiratörü gibi bütün
basamakları geçtiğini görüyorsunuz ama bu gün tek bir Preparatla (Kullanıma
hazır duruma getirilmiş,hazırlanmış,endüstriyel kuruluşlarca önceden
hazırlanarak eczanede bulundurulan hazır ilaç) çalıştığınız zaman bir
aradan giriyorsunuz.Kaskaç şeklinde girmiyor olaya yani şurada gördüğünüz şey
Clausius Clapeyron denklemidir.Bunu çocuk görecek,bunu anlatacaksınız.Ondan
sonra bunu başka şeylere uygulayacak,Testere Dişli Aslan Pençesi sana 4 saat
öncesinden haber veriyor.Yağmurun geleceğini Yusuf suresi 105 ayet "Biz
nice ayetler,nice nimetler yarattık,her gün önünden geçer,bakar
gidersiniz,tefekkür (Düşünmek demektir) bile etmezsiniz".Obsidyen diye
bişey var,Obsidyen taş devrinde insanların ok yaptıkları ama cerrahlarında
kullandıkları o neşter varya,neşterin ağzındaki kesen kısmı o dur,buna Obsidyen
diyoruz.Nedir bu? Yanar dağlardan krater püskürüyor ya bunlar soğumaya
başlar,eğer hızlı soğuma başlarsa Obsidyen olur ama yapısı camsı yapıdır.Bu
genelde siyahtır,kırmızısıda var bunun yeşilide var.Hatta Anadolu'da yeşili
Rize-İkizdere de,kırmızısı Bitlis-Tatvan'da başka Dünya'da örneğini
göremezsiniz.Bunu çocuklarınıza gösterirsiniz,bu Obsidyeni anlatalım,yani
neşter olarak kullanıyorsunuz ve Biyolojik uyumlu,şimdi çelik neşteri
vurduğunuz zaman,Biyolojik Kompatibel (Uygun,uyumlu) yani Biyolojik uyumlu
olmayabiliyor.Alerji yapıyor ve keside tam böyle şey değil Mikro
İncori,Mikro yaralar açabiliyor.Ama siz Obsidyeni kullanırsanız bu
Anadolu'nun bir şeyi camsı yapı,cam,bildiğimiz cam,dolayısıyla ne oluyor,bunlar
çok daha başarılı,02 milim,01 milim kalınlığında,değdiği zaman,kestiğinin bile
farkına varamıyorsunuz ve çok da pahalı 15 Dolar falan bunlar,elimizdeki
nimetlerin kıymetlerini bilmek lazım.(i.s.)
34****Kronikleşmiş migren:
Düz
yapraklı aslan pençesi 12 dk.kaynat günde bir kere gece yatarken iç (i.s.)
Kronikleşmiş
migren ise; Biberiye çayı günde üç defa biberiye çayı içeceksiniz.5-6 gr.yani
bir tutam,tazeside kurutulmuşu da olur,bir bardak suda 9 dk.kaynat kısık
ateşte,sabah-öğle-akşam tüketiceksiniz.(i.s.)
Biberiye
yağını Sinüzit,Varis,Migren,Selülit sorunlarınızda rahatça
kullanabilirsiniz.(i.s.)
Havucu
şeker hastalarının tüketmemesi gerek,Mide ve yemek borusu yanma sorununuz mu
var? Bundan bir türk kahvesi fincanı dolusu alın,Mide yanmanızı ve yemek borusu
yanmanız için bulunmaz bir nimettir.Hele hele akşam yatağa giderken,kocaman bir
su bardağı değil,100-150 mililitre taze sıkılmış Havuç suyunu içtiğiniz zaman
yemek borusu yanması,Reflü ve Mide yanmasına karşı nasıl bir başarılı uygulama
olduğunu hayretle göreceksiniz.Migrenin çok sebebleri var,Alerji bile Migreni
tetikleyebiliyor,çok değişik sinirsel olanlar var.Mesela çikolata açlığı
başlıyor özellikle bayanlarda,başlayınca bilinki hemen yarım saat,bir saat
sonra migren krizi başlayacak demektir.Taze sıkılmış havuç suyu,çocuklarınızda
dikkat dağınıklığı var ise,dikkatini toplamakta zorlanıyorsa,lütfen taze
sıkılmış havuç suyu aşırıya gitmeyin herşeyde bir ölçü var.Mesela bazı insanlar
unutkanlıktan şikayet eder,unutuyorum işte unutkanlık başladı,hemen Alzheimer
diye bişey düşünmeyin.Buradan İstanbul'dan Ankara'ya gideceksiniz,yarında uçak
bileti aldınız bunu unutuyorsanız,hakkaten acilen bir doktora gitmeniz
lazım.Ama aklıma gelmiyor,dilimin ucunda filan,işte mutfaktan salona gidip
gelene kadar unutuyorum.Tamam korkmayın hemen Alzheimer değil,taze sıkılmış Havuç
suyu bulunmaz bir nimettir.Erken bunamaya karşı mesela ailesinde Alzheimer
olanlar varsa,Alzheimer 20 yıl,30 yıl öncesinden çok sinsi bir şekilde
gelişmeye başlar.Ortaya çıktıktan sonrada artık Beyin Atrofisi
başlamıştır,artık çok geçtir yani,işte bu insanlar taze sıkılmış havuç suyu
içsinler,çok faydasını görürler.Deri Kanserine karşı bulunmaz bir
nimettir.Bunları bu şekilde kullandığınız taktirde,Kerevizi,Havucu veya
Ispanağı,bunlar fonksiyoneldir.Her bitki,her meyve,her sebze
fonsiyoneldir.Yeterki onu ne zaman,ne amaçla kullanacağınızı bilin,bütün olay
bu yani,şimdi tıbbın çözemediği bir problemi söyleyeyim size nedir? Anbiyon
sıvısı eksikliği; Kadın hamile inan onlarcasını kurtardık,nedir sıvı kaybı var
kadında,kadının annenin hayatı tehlikede,hemde bebeğin hayatı tehlikede ve
gelişim bozukluğu,ne yapıcaksınız burada? Yani doktorun burada tıbbın önereceği
bir şey yok,takibe alıcağız diyorlar sürekli bir kayıp varsa annenin hayatını
riske atmamak adına ne yapıyor,bebeği almak zorunda kalıyor.İşte burada tıbbın
çözemediği şeyi siz taze sıkılmış Havuç suyu ile çözersiniz.Bir sabah,bir akşam
200-250 mililitre taze sıkılmış Havuç suyunu içeceksiniz ve 4-5 günde gidin
bakalım doktora baksın ultrasonla,sen ne yaptın diyecek,tıbbın sorusu şudur? Bu
Anbiyon sıvısı niye azalıyor,bunun sebebi nedir diye araştırmaya kalkarsanız
işiniz çok zor.Ama siz Havuca şu soruyu sorarsanız,sen neden Anbiyon sıvısını
yükseltiyorsun,Havuca bu soruyu nasıl yönelteceksin,demek ki bir şey
gözlemlemem lazım.Durup dururken Domatese sorma,Elmaya,Şeftaliye sorma,Üzüme
sorma,Brokoliye sorma,Karnıbahara sorma,Havuca sor.! Pazarda
Salatalıkların,Balıkların üzerine su serperler parlak görünsün diye,Havucun
üstüne de serperler,Havucun üzerine bu suyu serpmezseniz kendini bırakır
gevşer.Taze sıkılmış Havuç suyundan eğer bir kür yapıcaksanız,mutlak surette
gevrek ve körpe olacak,böyle kolay bükülen havuçsa onu satın almayın,neden
Havuç dedik gevrekleşiyor ve suyu emme kapasitesi var burada,bundan dolayı mı?
E salatalıkta emiyor ama Salatalığı yediğin zaman bu iş olmuyor,yani Salatalık
Anbiyon sıvısını arttırmıyor.İşte burada yol gösterici olarak Havuç,Salatalık
başka bitkilerde var böyle,suyu üzerine serptiğiniz zaman işin kolay,git
Havucun Kimyasına bak Segenmer Metabolik Kompozisyonları gördüğünüz
zaman anlayacaksınız.Patates toprak altıdır,Havuç toprak altıdır,Kereviz toprak
altıdır.Bu toprağın altında bunlar nasıl faaliyetlerini sürdürüyor.O kadar
Mikrobun içinde,Ağır Metalin içinde,Mantarların
içerisinde,Bakterilerin,Virüslerin içerisinde,Kurtların içerisinde bakıyorsunuz
gelişiyor.Öyle bir Membran (Çatılarda ve temellerde yağmur suyunun,döşeme
betonuna geçmesini önlemek amacıyla kullanılan malzemelere denilmektedir)
zara sahip ki bu Ağır Metalleri,topraktaki toksinleri,Mikropları bunun içine göndermiyor,bariyer
oluşturuyor.Bu nasıl bir Membran,Yasin 35.Ayette "Onlar Hurmanın zarına
dahi hükmedemezler" Kıtmir o mağarada yaşayan Kefh suresindeki o uyurlar
varya köpeğin adıymış? Hayır.Kur-an'da Kıtmir kelimesi bir tek Fatır suresinin
13.ayetinde geçer ve Hurma zarı anlamındadır.İsraili hayata
sokmasınlar,Tevratta Kıtmirdir ama Kur-an Kıtmir demiyor,ben Kur-an'ı esas
alırım.Demek ki buradaki Hurma zarı,bir zarı sana örnek veriyor.Patates içinde Suberin
(Endodermis ve mantar hücrelerinin çeperlerinde biriken,su geçirmeyen ve suda
erimeyen mumsu bir maddedir) var ve Kolon Kanserini önlüyor.Küçücük bir
zarı var,kabuğu o kadar Ağır Metaller,Toksinler,onların hepsini filitre
ediyor,almıyor içeri,bu nasıl dizayn değil mi? Bu nasıl Morfolojik (Bir
nesnenin biçimiyle ilgili özelliklerinin değerlendirilmesini anlatır.Bu,dış
görünüş ile ilgili olabileceği gibi,o nesnenin belli koşullar altındaki (ışık
mikroskobu gibi) görünümünü de belirtebilir.Bitki ve hayvanların
sınıflandırılmasında,pek çok hastalığın tanımlanmasında morfolojik inceleme
vazgeçilmez bir yöntemdir) yapı,nasıl bir matrix,al işte incele değil mi?
Şimdi bu terlemeyi yapan,terleyen bitkiler vardır.Mesela; Tesetere Dişli
Aslan Pençesi (Alchemilla Vulgaris) bitkisi ise Hiper Tansiyona karşıdır,su
damlacıklarını görürsünüz.Fizik,Kimya,Biyoloji-İlkokul,Ortaokul,Lisede öyle
anlatılmalı ki temel eğitimdir bu,öğrenci düşünecek,yağmur yağmıyor ama yağmur
yağmış su damlacıkları asılı duruyor? Bunun anlamı nedir biliyormusunuz,daha
yağmur yağacak demektir.Eğer bu damlacıklar kaybolursa pencereden bak demir
parmaklıklara,ha yağmur durmuş ama su damlaları böyle asılıysa,yağmur yarım
saat sonra tekrar yağacak,yani alçak basın devam ediyor demektir.Bunun anlamı
budur,biz bunu VAN DER WAALS denklemi ile Ünüversitede CLAUSİUS
CLAPEYRON denkleminde izah ederiz.Van Der Waals denklemi ile
buhar,sıvı,katı halde bunları anlatıyorsunuz ama bu çocuğun kafasına
girmez.Hoca olarak Clausius Clapeyron denklemini,buhar basıncı denklemini
anlatırken çocuk bu su damlacığına bakıp,burdan bunu çağrıştırabiliyorsa işte o
çocuğu doğru yolda eğitiyorsunuz demektir.Hocalığın vazifesi çocuğun kendi
yeteneğini ortaya çıkartıp,o denklemi nereden ne amaçla kullanabileceğini
göstermen lazım.Testere Dişli Aslan Pençesi; Bitki terlemiş,bu halini sabah
kalktığınızda görüyorsanız daha yağmurda yağmamış,bitki terlemiş veya öğlene
doğru bu terlemeyi göstermiş,bilinki yağmur geliyor.Sana 3-4 saat öncesinden
bunu bildiriyor,evet bu bitkinin özelliğidir.Bu terlediğine göre Virütik
(Virüslerin sebep olduğu hastalıklardır) özelliği varmı,yokmu bakarsın.Bu
bitkinin ve Tansiyon veya Hipertansiyona karşı Testere Dişli Aslan Pençesi,yeni
buldular,yeni yayınladılar,bilimsel klinik deneyi yapılmış.Burada bu terleme
ile su atıyorsunuz,ter aynı zamanda tuzuda attırır,demek ki bu bitkiyi
alırsanız,bunun Kimyasına baktığınız zaman Testere Dişli Aslan Pençesi böyle
20-21 tane Sekonder Metabolitin (Bitkiler tarafından üretilen ve günümüzde
birçok sektörde hammadde olarak kullanılan bitkinin temel yaşamsal işlevleri
ile doğrudan ilişkisi olmayan, buna karşılık en az bitkinin yaşamsal işlevleri
ile doğrudan ilişkili primer metabolitler (protein,yağ,karbonhidrat) kadar
önemli olan kimyasal maddelerdir) nasıl bir Virütik bir özelliğine sahip
olduğunu ama daha önceden Renin (Vücuttaki sıvı ve elektrolit dengesini
düzenlemek için böbrekler tarafından salgılanan bir enzimdir) Enziminin
görevini aldığını,yani onun yaptığını sonra Eishinbiratörü gibi bütün
basamakları geçtiğini görüyorsunuz ama bu gün tek bir Preparatla (Kullanıma
hazır duruma getirilmiş,hazırlanmış,endüstriyel kuruluşlarca önceden
hazırlanarak eczanede bulundurulan hazır ilaç) çalıştığınız zaman bir
aradan giriyorsunuz.Kaskaç şeklinde girmiyor olaya yani şurada gördüğünüz şey
Clausius Clapeyron denklemidir.Bunu çocuk görecek,bunu anlatacaksınız.Ondan
sonra bunu başka şeylere uygulayacak,Testere Dişli Aslan Pençesi sana 4 saat
öncesinden haber veriyor.Yağmurun geleceğini Yusuf suresi 105 ayet "Biz
nice ayetler,nice nimetler yarattık,her gün önünden geçer,bakar gidersiniz,tefekkür
(Düşünmek demektir) bile etmezsiniz".Obsidyen diye bişey var,Obsidyen
taş devrinde insanların ok yaptıkları ama cerrahlarında kullandıkları o neşter
varya,neşterin ağzındaki kesen kısmı o dur,buna Obsidyen diyoruz.Nedir bu?
Yanar dağlardan krater püskürüyor ya bunlar soğumaya başlar,eğer hızlı soğuma
başlarsa Obsidyen olur ama yapısı camsı yapıdır.Bu genelde siyahtır,kırmızısıda
var bunun yeşilide var.Hatta Anadolu'da yeşili Rize-İkizdere de,kırmızısı
Bitlis-Tatvan'da başka Dünya'da örneğini göremezsiniz.Bunu çocuklarınıza
gösterirsiniz,bu Obsidyeni anlatalım,yani neşter olarak kullanıyorsunuz ve
Biyolojik uyumlu,şimdi çelik neşteri vurduğunuz zaman,Biyolojik Kompatibel
(Uygun,uyumlu) yani Biyolojik uyumlu olmayabiliyor.Alerji yapıyor ve keside
tam böyle şey değil Mikro İncori,Mikro yaralar açabiliyor.Ama siz
Obsidyeni kullanırsanız bu Anadolu'nun bir şeyi camsı yapı,cam,bildiğimiz
cam,dolayısıyla ne oluyor,bunlar çok daha başarılı,02 milim,01 milim
kalınlığında,değdiği zaman,kestiğinin bile farkına varamıyorsunuz ve çok da
pahalı 15 Dolar falan bunlar,elimizdeki nimetlerin kıymetlerini bilmek
lazım.(i.s.)
35****Çok terleyenler:
Koltuk
altına tuz sürebilir,eskiden beri tuz doğal deodoranttır.
Vücutta
aşırı terleme için günde 2 defa adaçayı içecekler.(i.s.)
Çok
terleyenler troid bezlerine baktırsınlar,troidden kaynaklanabilir.Troid
hormonları normal çalışmıyorsa çok terleme olur.(i.s.)
Çok
terleyenler için ideal bir kür var Adaçayı,onun beraberinde Kırkkilit ve
Testeredişli Aslanpençesi,bu kür terlemenizi ortadan kaldırır.Siz yeterki raf
ömrü dolmamış,doğru bitkiyi türlerini kullanın sonuç alırsınız.Ama çok aşırı
bir terleme yoksa,terlediğinizi hissetmiyorsanız,tek başına Adaçayı yeter.Ama
bazı bayanlar yazın kıyafetleri tenine yapışıyor,rahatsız ediyor diyor,o zaman
bu üçlü bitkiyi kullansınlar.(i.s.)
36****Elleri ve ayakları devamlı su gibi
terleyen ama kendisi terlemeyen:
Adaçayı
bu anlamda çok faydalı,yaklaşık olarak 6-7 gr.adaçayını 1,5 bardak suda 9
dk.kısık ateşte kaynatacaklar ve suyunu içecekler.Önce yarısını içsin,bir saat
sonra diğer yarısını içsin
37****Kas gevşetici:
Black
corosh kas gevşeticidir,adet sancılarını azaltmaya yarar.
Dizlerinde
ağrı varsa; Günde 2 defa kuş burnu çayı içecekler.Kas gevşetici verilen
hastaya,bu ağrıları alıcaksa eğer ödemi de varsa,su topluyorsa,şişme varsa,çok
az suda 5 dk.ısırgan lapası yapacaksınız.Cıvık olacak tülbente sarıp
şişkinliğin olduğu yere 15-20 dk.üzerinde bekleticeksiniz.Bunu iki günde bir
tekrar edin,hem ödemi ısırgan lapasıyla almış olursunuz hemde kuş burnuylada
ağrısını alırsınız.(i.s.)
38****Kronik uykusuzluk varsa:
Gerginseniz
Limon Melisa bu sizi rahatlatır ve gevşetir.Sinirsel uykusuzluk varsa,Karabaş
çayıdır veya Lavanta çayıdır.Üçüncüsü ise; Gece dolaşıyor uyuyamıyor,saat
3'e,5'e kadar dolaşıp geliyor o yorgunlukla uyumaya çalışıyor.Çok ağır ilaçlar
kullanıyorlar,bunlara önerimde Alabaş,beyaz Turpa benzer,bunu
tüketicekler.Yarım Alabaş tüketin,yatağa gitmeden bir saat önce
dilimleyin,aynen Turp gibi,kırmızı Turpa benzer ama dışı yeşil hafif
sarımsıdır.Turp gibi keskin değildir tadı,gayet rahatlıkla
tüketebilirsiniz.Evvel Allah bakın nasıl uyutuyor insanı,günlük strese
bağlıysak Karabaş ama kronikleşmiş ise Alabaş tüketin.(i.s.)
39****Uykuya dalamama sorunu:
Limon
melisa çayı akşam yemekten sonra bir tane,birde yatağa gitmeden yarım saat önce
tekrar bir tane içilecek yani yatağa gitmeden bir üç saat önce birde yarım saat
önce iki defa limon melisa çayı içsinler.Rehavet çökecek uykunuz yavaş yavaş
gelecek,çocuklarda uyku problemi varsa bir kahve fincan dolusu verebilirsiniz,
sadece bir kahve fincanı yeterlidir.Limonlu limonlu kokar hatta 5
dk.kaynayacak, ılımasını beklemeyecekler.Sıcakken süzecekler en önemli şey
yoksa kararıyor ve tadıda acımtırak olmuyor,sıcakken süz ılıyınca
içebilir.Bitkiyi içinde bekletirse kararmaya başlıyor ve hafifde acımtırak bir
tadı oluyor.(i.s.)
Limon
melisa 1-) Uykuya dalamayanlar için 1 tutam yani 4-5 gr.limon melisa çayını bir
bardak suda 5 dk.kaynatın,ılımaya başladıktan sonra yudum yudum için,
saatinizede bakın 20 dk.sonra size rehavet çökmeye başlayacaktır.Sedadit etkisi
var, gerginliği üzerinden alıcaktır ve rahat bir uykuya gitmenize neden
olacaktır.Akşamları lütfen greyfurt ve portakal suyu içmeyin uykusuz
kalırsınız,uykuya bir türlü dalamazsınız.Portakal ve greyfurt suyunu alışkanlık
haline getirirseniz,ikinci,üçüncü günden sonra kabus görmeyede
başlarsınız.Depresyona yatkın olan kişiler,özellikle portakal ve greyfurt
suyundan uzak dursunlar.(i.s.)
Kronik
uykusuzluk varsa: Gerginseniz Limon Melisa bu sizi rahatlatır ve
gevşetir.Sinirsel uykusuzluk varsa,Karabaş çayıdır veya Lavanta
çayıdır.Üçüncüsü ise; Gece dolaşıyor uyuyamıyor,saat 3'e,5'e kadar dolaşıp
geliyor o yorgunlukla uyumaya çalışıyor.Çok ağır ilaçlar kullanıyorlar,bunlara
önerimde Alabaş,beyaz Turpa benzer,bunu tüketicekler.Yarım Alabaş
tüketin,yatağa gitmeden bir saat önce dilimleyin,aynen Turp gibi,kırmızı Turpa
benzer ama dışı yeşil hafif sarımsıdır.Turp gibi keskin değildir tadı,gayet
rahatlıkla tüketebilirsiniz.Evvel Allah bakın nasıl uyutuyor insanı,günlük
strese bağlıysak Karabaş ama kronikleşmiş ise Alabaş tüketin.(i.s.)
40****Uyku abnesi (aniden uyanıp nefes
alamıyor gibi oluyorsa):
Bu
bitki kan şekerini düşürmekte zorlanıyorsanız,ilacınızı kullandığınız halde
düşmüyorsa,venöz yetmezliği yani ayaklarınızda toplar damarınızdaki akış
yavaşlamışsa buna venöz yetmezliği denir.Kadınların başına çok
gelir,ayaklarınız ağrımaya başlar yine bu bitkiyi kullanıcaksınız.Vücudunuzdan
toksin atar,karaciğerinizi arındırır böyle yağlı yağlı sizi terletir.Lahana
kürü uygulayacak,bu gece ani uyanmaları falan ortadan kalkacak (i.s.)
41****Sebebi bilinmeyen uykusuzluk varsa:
Nöbetleri
varsa alabaş bitkisi(turpa benzer)yarısını tükettiğinizde,kronik hale gelen
uykusuzlukları olanlar tüketsin(yaprak saplarını kopar)tamamınıda
yiyebilir.Yatağa gitmeden yarım saat önce tüketsin tuz-limon yok(i.s.)
Kronik
uykusuzluk varsa: Gerginseniz Limon Melisa bu sizi rahatlatır ve
gevşetir.Sinirsel uykusuzluk varsa,Karabaş çayıdır veya Lavanta
çayıdır.Üçüncüsü ise; Gece dolaşıyor uyuyamıyor,saat 3'e,5'e kadar dolaşıp
geliyor o yorgunlukla uyumaya çalışıyor.Çok ağır ilaçlar kullanıyorlar,bunlara
önerimde Alabaş,beyaz Turpa benzer,bunu tüketicekler.Yarım Alabaş
tüketin,yatağa gitmeden bir saat önce dilimleyin,aynen Turp gibi,kırmızı Turpa
benzer ama dışı yeşil hafif sarımsıdır.Turp gibi keskin değildir tadı,gayet
rahatlıkla tüketebilirsiniz.Evvel Allah bakın nasıl uyutuyor insanı,günlük
strese bağlıysak Karabaş ama kronikleşmiş ise Alabaş tüketin.(i.s.)
42****Kışın ellerinde morarma olan ve buz
gibi olanlar:
Çok
az bir kansızlık vardır,ileri derece değildir.Bazı insanlar çok az kansızlığı
ağır geçirirler.Normalde bayanlarda hemoglobin 12'nin altına düşmemesi lazım
ama bu 11,5'sa bundan etkilenebilirler.Anemiden kurtulması lazım bunun içinde
kereviz-ıspanak kürü yapacak (i.s.)
43****Dolaşım bozukluğu (venöz
yetmezliği):
Lahana
kürü uygula,ayaktaki yanma büyük ihtimal dolaşım bozukluğundan olabilir,yazın
ayaklarına buz koyup gezenler için (i.s.)
Kan
dolaşımı bozukluğu olan insanlara lahana bulunmaz bir nimettir.Beyaz lahana
klorofil bakımından da zengin,en dış yapraklarından iki tanesini alın 2,5
bardak suda 15 dk.kaynatıp,ılıdıktan sonra içiceksiniz.15 gün uygulayın bakın
dolaşım dolaşım bozukluğu diye bir şey kalıyor mu? Özellikle venöz yetmezliği
olanlar,toplar damar ayaklarında dolaşım bozukluğu yaşayanlar ona venöz
yetmezlik denir.Bulunmaz bir nimet bıçak keser gibi keser yani dolaşımı
hızlandırır.Dolayısıyla ellerinde üşümeyi daha çok hissediyor,burada hasta
çünkü bir tek anamiye bağlı olmuş olsaydı,bütün vücudunda
hissederdi.Ayaklarında,ayak parmaklarında,tabanlarında,üşüme hissetmesi
gerekirdi.Dolaşım bozukluğu da söz konusu olabilir.Kereviz-ıspanak kürü yeterli
değilse birde lahana kürü uygulasın.(i.s.)
Uyku
abnesi (aniden uyanıp nefes alamıyor gibi oluyorsa): Bu bitki kan şekerini
düşürmekte zorlanıyorsanız,ilacınızı kullandığınız halde düşmüyorsa,venöz
yetmezliği yani ayaklarınızda toplar damarınızdaki akış yavaşlamışsa buna venöz
yetmezliği denir.Kadınların başına çok gelir,ayaklarınız ağrımaya başlar yine
bu bitkiyi kullanıcaksınız.Vücudunuzdan toksin atar,karaciğerinizi arındırır
böyle yağlı yağlı sizi terletir.Lahana kürü uygulayacak,bu gece ani uyanmaları
falan ortadan kalkacak (i.s.)
44****Kaşınmaktan kabaranlar:
Yulaf samanı kaşıntıya iyi gelir,1,5
tutam yulaf samanını 5 dk.kaynat süz ve sür.Vücudunda,kolunda,bacağında,neresi
kaşınırsa kaşınsın birebir.Çayınıda içebilir kaşınmaktan kabaranlara
birebir.(i.s.)
45****Ses tellerini korumak:
Akşam
yatmadan önce adaçayı gargarası yapacak,4-5 kere yap yat,hem boğazın için iyi
gelir.(i.s.)
Tepelem bir tatlı kaşığı taş
anasonu,bir bardak suda 8-9 dk.kaynat,günde iki-üç defa içebilirsiniz.Bunu
ılıktan sıcak içiceksiniz,ses kısıklığı diye birşey kalmayacaktır.Sesini
kullanan sanatçılar,sunucular,hocalar,ses telleri tahriş oluyor veya ses
tellerinde nodül oluşabiliyor,taş anasonu kullansınlar.(i.s.)
İyi
huylu Timör: Akciğerden beyne sıçrayabilir,Metastaz (Kanserli hücrelerin
bulundukları doku dışında doğrudan ya da kan-lenf damarlarıyla başka bölgelere
sıçramalarına verilen isimdir) diyoruz buna,rahimden beyne
sıçrayabilir.İlla beyne sıçramaz,Karaciğerden Bağırsaklara da
sıçrayabilir.İsterse primeri (bilinmeyen kanser) ilk başlangıcı beyinde
olsun,Beyin Timörlerinde Taşanason muhteşem etkilidir.Timörün çapını
küçültür,Taşanasonun en belirgin özelliklerinden bir tanesi ses kısıklığınız mı
var birebirdir.Günde iki defa hatta üç defa 1 tatlı kaşığı alıp,kaynatıp bunu
ılıkken içiceksiniz,muhteşem bir şeydir.Sesim gitti toparlayamıyorum,7-8 aydır
yok,ne yaparım diyen birine bunu önerdim,üç gün sonra geldi,eski sesim yerine
geldi dedi.Yani özellikle,sesini çok fazla kullanan insanlar,ses tellerindeki
titreşim bu bir,nefes alıp-verirken ne yapıyorsunuz? Ses telleriniz
titreşiyor,gırtlağınız titreşiyor,her defasında nefes alıp-verirken bol
miktarda mikro organizmaları,bakterileri,virüsleri alıyorsunuz ve aynı zamanda
dışarı veriyorsunuz.İşte bu boğaza sıvanabiliyor,orada kök salabiliyor,o zaman
ne oluyor? Bunun adı Faranjit oluyor.Ses tellerinde olabiliyor,işte orada ses
kısıklığına da neden olabilir.Ses telleri iltihaplanmasına da neden oluyor,işte
burada ses kısıklığına karşı bulunmaz bir nimettir.(i.s.)
46****Ses telleri iltihaplanması:
Tepelem bir tatlı kaşığı taş
anasonu,bir bardak suda 8-9 dk.kaynat,günde iki-üç defa içebilirsiniz.Bunu
ılıktan sıcak içiceksiniz,ses kısıklığı diye birşey kalmayacaktır.Sesini
kullanan sanatçılar,sunucular,hocalar,ses telleri tahriş oluyor veya ses
tellerinde nodül oluşabiliyor,taş anasonu kullansınlar.(i.s.)
İyi
huylu Timör: Akciğerden beyne sıçrayabilir,Metastaz (Kanserli hücrelerin
bulundukları doku dışında doğrudan ya da kan-lenf damarlarıyla başka bölgelere
sıçramalarına verilen isimdir) diyoruz buna,rahimden beyne
sıçrayabilir.İlla beyne sıçramaz,Karaciğerden Bağırsaklara da
sıçrayabilir.İsterse primeri (bilinmeyen kanser) ilk başlangıcı beyinde
olsun,Beyin Timörlerinde Taşanason muhteşem etkilidir.Timörün çapını
küçültür,Taşanasonun en belirgin özelliklerinden bir tanesi ses kısıklığınız mı
var birebirdir.Günde iki defa hatta üç defa 1 tatlı kaşığı alıp,kaynatıp bunu
ılıkken içiceksiniz,muhteşem bir şeydir.Sesim gitti toparlayamıyorum,7-8 aydır
yok,ne yaparım diyen birine bunu önerdim,üç gün sonra geldi,eski sesim yerine
geldi dedi.Yani özellikle,sesini çok fazla kullanan insanlar,ses tellerindeki
titreşim bu bir,nefes alıp-verirken ne yapıyorsunuz? Ses telleriniz
titreşiyor,gırtlağınız titreşiyor,her defasında nefes alıp-verirken bol miktarda
mikro organizmaları,bakterileri,virüsleri alıyorsunuz ve aynı zamanda dışarı
veriyorsunuz.İşte bu boğaza sıvanabiliyor,orada kök salabiliyor,o zaman ne
oluyor? Bunun adı Faranjit oluyor.Ses tellerinde olabiliyor,işte orada ses
kısıklığına da neden olabilir.Ses telleri iltihaplanmasına da neden oluyor,işte
burada ses kısıklığına karşı bulunmaz bir nimettir.(i.s.)
47****Ses
Kısıklığı için:
Tepelem bir tatlı kaşığı taş
anasonu,bir bardak suda 8-9 dk.kaynat,günde iki-üç defa içebilirsiniz.Bunu
ılıktan sıcak içiceksiniz,ses kısıklığı diye birşey kalmayacaktır.Sesini
kullanan sanatçılar,sunucular,hocalar,ses telleri tahriş oluyor veya ses
tellerinde nodül oluşabiliyor,taş anasonu kullansınlar.(i.s.)
Beyin tümörleri: Beyin timörlerinde
kemoterapiye bile cevap vermiyorlar,taş anason müthiş etkilidir.Bir yan faydası
da ses kısılmasına bulunmaz bir nimettir.Bu taş anason kökünü (pimpinella
saxifraga-latincesi) bunu kullandığınızda,ikinci üçüncü içişten
sonra,sesinizin ne kadar gür çıkmak istediğini göreceksiniz.Siyasetçiler
mitinglere gittiklerinde bir kaç gün önce bunu içsinler,mümkün değil sesleri
kısılmaz.Spikerler,ses sanatçıları,şarkı söyleyenler,gıcığıda engeller.(i.s.)
İyi huylu Timör: Akciğerden beyne
sıçrayabilir,Metastaz (Kanserli hücrelerin bulundukları doku dışında
doğrudan ya da kan-lenf damarlarıyla başka bölgelere sıçramalarına verilen
isimdir) diyoruz buna,rahimden beyne sıçrayabilir.İlla beyne
sıçramaz,Karaciğerden Bağırsaklara da sıçrayabilir.İsterse primeri
(bilinmeyen kanser) ilk başlangıcı beyinde olsun,Beyin Timörlerinde
Taşanason muhteşem etkilidir.Timörün çapını küçültür,Taşanasonun en belirgin
özelliklerinden bir tanesi ses kısıklığınız mı var birebirdir.Günde iki defa
hatta üç defa 1 tatlı kaşığı alıp,kaynatıp bunu ılıkken içiceksiniz,muhteşem
bir şeydir.Sesim gitti toparlayamıyorum,7-8 aydır yok,ne yaparım diyen birine
bunu önerdim,üç gün sonra geldi,eski sesim yerine geldi dedi.Yani
özellikle,sesini çok fazla kullanan insanlar,ses tellerindeki titreşim bu
bir,nefes alıp-verirken ne yapıyorsunuz? Ses telleriniz titreşiyor,gırtlağınız
titreşiyor,her defasında nefes alıp-verirken bol miktarda mikro
organizmaları,bakterileri,virüsleri alıyorsunuz ve aynı zamanda dışarı
veriyorsunuz.İşte bu boğaza sıvanabiliyor,orada kök salabiliyor,o zaman ne
oluyor? Bunun adı Faranjit oluyor.Ses tellerinde olabiliyor,işte orada ses
kısıklığına da neden olabilir.Ses telleri iltihaplanmasına da neden oluyor,işte
burada ses kısıklığına karşı bulunmaz bir nimettir.(i.s.)
48****Mantar:
Protein
değeri çok yüksek,karbonhidrat düşük,süt arttırır,buğdayın atasıdır. Mantarınız
mı var,kansermi,vitiligonuzmu var,sedef,kırık,çıkık,ayak şişlikleri,kemik
iliğinizde problem var hücre yapılımı olmuyor.Ebegümecini haşlayıp getirin o
bölgenize koyun,geceleri sarın 2-3-4-5.de dışarıdan nasıl netice
alıyorsunuz.Tabi içeriden bunu yiyerek,haşlayın suyunu için,Ebegümeci; Ebe ne
demek doğurtan, yeniden doğmamıza sebeb olacak akılda kalması için
ironidir.Pilavı ebegümeci ile yap 41 derde devası var.Ağzına al çiğne çiğne yut
diş etlerinize birebir.(maranki)
Özel
bölgedeki koku için: Aynısefa bitkisiyle oturma banyosu yapabilir.3-4 tutam
aynısefayı 2 bardak suda 6-7 dk.kısık ateşte kaynatacaklar.Oturma banyosu
yapacağı leğende ılık su olacak,işte bunu onun içine dökecek ve karıştıracak.Özellikle
mantara bağlı kokular varsa,koyu kıvamlı akıntılar varsa soğan kürü
uygulayacaklar.(i.s.)
Aynısefa
ve argan kremini,yaz günleri gündüz çok rahat kullanabilirsiniz.Aynısefa mantar
kremi olduğu için,özellikle yaz aylarında sıcaktan mantarların oluşmasınıda
engellemiş olursunuz.(i.s.)
Aynısefa
özellikle yaz aylarında kullanın,özellikle mantar hastalıklarının çok sık
görüldüğü mevsimdir.Rahatlıkla atlama yapabiliyor insanlardan,mantara karşı
Aynısefa çok güçlüdür.Askerde ayak parmaklarını durulasınlar,Aynısefa yağını
sürsünler.(i.s.)
Çavuş Üzümü: Müthiş kokusu
olan,nefis kokusu olan,çok lezzetli bir üzümdür.Bunu Mayıs ayının sonundan
Eylül ayının sonuna kadar devamlı verir yersiniz. Safranbolu'da Çavuş
Üzümü,Batı Karadeniz olduğu için Safranbolu,yağışı çok alır.15 günde iki kere
yağmur yağar ama mantar olmaz,buradaki üzümün bağışıklığı kuvvetli olur ve
yılda bir kere ilaç kullanılır yeterlidir.Şimdiki üzümlere bakıyoruz,her
yağmurdan sonra mantar olmasın diye zirai ilaç veriyorlar,niye bağışıklığı
düşük ama verilmez.Verimi çok oluyor diye bu olmaz,en fazla zirai ilaçların
yılda ikiyi geçmemesi lazım.(i.s.)
Bağırsak mantarları: Alınan gıdalar
üzerinden de gelmiş olabilir.Birde uzun süreli antibiyotik kullanımın
arkasından da gelişebilir.Mantar neden ortaya çıkıyor,bağışıklık sistemi
zayıfladığı zaman,hemen mantar kendisini gösterebiliyor.Bunun için endişe
etmeyin,tabiki doktor önerileri esastırda,burada yapılacak şey aynısefa
bitkisini kullanıcaksınız,bulunmaz bir nimettir.Aynısefa bitkisine ilaveten
propolis kullanıcaksınız.(i.s.)
Genital bölge mantarlarında ne
yapacaksınız; Aynısefa bitkisi,Mantar,Bağırsak mantarında da genital bölgede
de,dıştansa burada Aynısefa yani Portakal nergizi,bunun oturma banyosunu
yapacak her akşam 15-20 dk.bak evvel Allah mantar diye bir şey kalır mı?(i.s.)
Kırışıklıklarınız başlamış ise
Kayısı-Elma kürü onuda yok eder,cildinizi gerer doğal,Kayısı ile Elma şimdi
burada iki şeye ihtiyaç var.1-) Kayısıdan gelen Tokoferoller (E vitamini
aktivitesi gösteren bileşiklerin en bilinen özellikleri antioksidan
aktivitesine sahip olmaları olsa da vücuttaki asıl görevleri hücre içi membran
bütünlüğünün korunması ve hücre membranındaki fosfotidlerin oksidasyonunun
önlenmesidir.Böylece hücrelerin daha uzun yaşamasını ve yenilenmesini
sağlar.Sinir sisteminin faaliyetlerini düzenli bir biçimde yapmasını
sağlar.Alzheimer hastalığının ilerlemesini yavaşlatır,yaşlı kişilerde
bağışıklık sistemini güçlendirir.) ve Beta Karoten (Cilt hücrelerinde pigment
çoğalmasını sağlayan ve bronzlaşmaya sebep olan bir madde,Beta Karoten,A
vitamininin ön maddesidir.A vitamini Ciğer,Süt ve Yumurta gibi hayvansal
ürünlerde vardır.Beta Karoten ve diğer Karotenler ise sarı,turuncu ve koyu
yeşil sebzeler ile bazı meyvelerde vardır.Yaygın olarak bilinenin aksine
Havuçta A vitamini değil,Beta ve diğer Karotenler vardır.Vücut bundan gerekli A
vitaminini yapabilir.Beta Karotenin A vitamini gibi kansere karşı koruyucu
özelliği vardır,bağışıklık sistemini uyarırlar ve hücreler arası iletişimi
sağlarlar.Beta Koraten tüketimi çok olanlarda,Meme Kanseri riskinin azaldığına
dair birçok çalışmalar varmış.Aslında Beta Karoten ve A vitamini tek başlık
altında olmalıydı çünkü ikisi de birbirine girintili olan şeyler.Pek çok hazır
gıdada,gıda boyası olarak kullanılan doğal katkı maddesidir.Oldukça
pahalıdır,hazır çorbalar,toz içecekler Beta Karoten'in en çok kullanıldığı gıda
grubudur.) Alfa Karoten (Karotenoidler ailesinden sağlıklı bir diyette en fazla
bulunan Karotenoiddir.Vücudumuz Alfa ve Beta Karoteni sağlıklı cilt,Göz ve
bağışıklık sistemi için çok gerekli olan A vitaminine dönüştürür.Alfa karoten A
vitaminin yapımında kullanılan bir ön vitamindir,fakat ön vitamin olarak Beta
vitaminin yarısı kadar etkilidir.Ancak anti oksidan olarak Beta Karotenden daha
güçlüdür.Alfa Karoten sağlıklı hücre bölünmesi için gerekli hücreler arası
iletişimi sağlayarak kanseri önlemede etkili olur.) var.Beta Karoten var,bu
pigment yani Alfa Karoten var,renk verir bunlar Likopen (Domatese kırmızı
rengini veren Likopen bir pigmenttir.Kardeşi beta karoten gibi Likopen de
Karotenoit ailesinin üyesidir.Karotenoitler meyve ve sebzelerin,turuncu ve sarı
gibi renkleri olmasını sağlayan kimyasallardır.Likopen Karotenoitler
içinde"ilaç benzeri etkiye sahip"en önemli besin unsurudur.Sadece,yeşil
bitkiler ve bazı mikro organizmalar (Bakteri,Mantar ve Algler) Karotenoit
üretirler.Hayvanlar ve insanlar ise bu hayati kimyasalları vücutlarında
saklarlar.Likopen,insan plazmasında en baskın Karotenoittir.Bu durum belki de
Likopenin,insanların savunma sistemlerindeki biyolojik öneminin de
göstergesidir.Likopen seviyeleri,çeşitli biyolojik durumlardan ve yaşam
şartlarından etkilenir.Likopen,özellikle yağdan zengin dokular olan
deride,Karaciğerde,Testisler ve Prostatta bol miktarda bulunur.Sağlığımız açısından
antioksidanlar vazgeçilmez öneme sahiptir,çok güçlü bir antioksidan olarak
kabul edilen Likopen,Karotenoidler içinde de özel bir maddedir.Likopenin
antioksidan özelliği,Beta Karotenin iki mislidir.)de bir piğmenttir.İşte
kırmızı Elma da diyorsunuz Antosiyanin (Kırmızı ve mor renkli meyve ve
sebzelerde bulunan renk verici bir madde olan Antosiyanin,içinde bulunduğu
meyvede çok güçlü bir Antioksidan etki göstermektedir.Siyah,mavi ve koyu
kırmızı renkler içeren meyvelerin Antioksidan etkileri daha fazladır.) o da bir
pigment,o da rengi veriyor ona,Havuçta da var ama hepsinin bir ortak
özelliği var.Antioksidan zaten,Antioksidan olmayan doğada hiç bir bitki
yok,hepsinde az veya çok birşeyler var.Şimdi Kayısının besleme gücü var
cildi,özellikle Membran diyoruz,yani bizim hücrelerimizin zarını Membranla
esneklik kazandırıyor.Bu Kayısıdan kaynaklanıyor,Elmanın yaptığı ise de
gerginlik yapıyor,geriyor cildi.Ne yapacaklar? Starking Elma
kullanabilirsiniz,orta boy,kırmızı,tatlı bir Elma,(mayhoş olmaz,ekşi olmaz,sarı
olmaz) mayhoş Elmada PH düşüktür,bu sefer Kimyayı bozuyorsunuz,5 dk.da olmaz da
7 dk.da olur.Bunun kabuğunu ince soyarak cezveye atacak,sonra 4 tane Kayısı
alacak ama bir türk kahvesi fincanı kadar su ilave edecek ve ocağın altını
açarak kısık ateşte bunun lapasını yapacak,iyice kaşıkla ezsinler.Kayısıyı
çekirdeğine yakın kalın soyacak,Kayısı bir defa yumuşak olmayacak,hem Elma
hemde Kayısı yumuşak olmayacak,yoksa olmaz.Sert olacak çünkü çekirdeğin
etrafında Plasenta var,Domatesin Plasentası mesela; Kesin Domatesi ikiye
Plasenta anne rahmi gibidir o,kes orada bebekleri görürsünüz.Ne onlar
tohum,Domates tohumları,Plasentaya rahme bağlıdır.Tohumun ucu rahme
bağlıdır,aynısı bunların hepsi birer örnek baktığımızda,Plasentanın alınmaması
lazım.Sadece kalın çekirdeğe yakın 4 tane Kayısıyı da lapa yap,suyu azaldıkça
sıcak su ekle çatalla ez,aman yakma 5-6 dk.bunu iyice eziceksin.Baktınızki
ezmekte zorlanıyorsunuz,onu 5-6 dk.haşlayın sonra robottan geçir.Krem gibi olur
o,çok sulandırmayın onun için 1 fincan su ile başlayacaksınız.Çok akışkan
olmayacak,yüze sürüldüğünde kalacak kadar olacak akışkanlığı,Göz altı
dahil,Burun,şakaklar,alın,boynunuzun altı,her tarafa güzelce masaj yaparak
yedireceksiniz.1 Elma,4 Kayısı rahatlıkla iki kişiye yeter.Normal su ile de durula
bu kadar,başka hiç bir şey yok,hatta bunu yapmadan önce bir resim çek,birde
yaptıktan sonra bir resim çek bak,aradaki farkı göreceksiniz.Haftada 1 kere
yapıcaksınız,ilk hafta belki Pazartesi yaptıysanız Perşembe,ondan sonra 10
günde bir bilemediniz haftada bir,temiz cilde yap bunu,birazda ciltte lekeler
falan varsa onları da alıyor.Özellikle yaşlılık lekeleri varsa Lemkigo denir
ona yaşlılık lekelerine,en az 20 dk.beklet,haftada bir 7-8 dk.sonra
yavaş yavaş ciltleri gerilmeye başlayacak,işte o Elmadan besleyici güç ve
kırışıklıkları giderici güçte Kayısıyla Elmanın ortak özelliğinden
geliyor.Kayısının çekirdeğini kaşıklada alabilirsiniz,Plasentasıyla beraber
sıyır,cildin yorgunluğu,o yaşlanmış görüntüsü ortadan kalkacak,taze hazırla her
seferinde,tam Tereyağ gibi olur,ılıdıktan sonra kullan,lapayı cam küçük
borcamda yapabilirsin.Bu kayısının içerisindeki hem Selüloz Elma kabuğundan
gelen Ligmünle resmen geriyor cildi.Çok zengin E vitamini var müthiş besliyor
cildinizi,en az 20 dk.en çok 30 dk.sulu olduysa da fön makinasıyla fönleyin,o
çabucak suyuda buharlaşacaktır.Deri altında bulunan toksinleri yüzeye çekmiş
oluyorsunuz,müthiş bir çekme özelliği var.Alfa Tokoferol yani E vitamini
öyle bir vitamindir ki uzunluğuna baktığınızda hücre zarı varya hücre
Membranı,hücre zarı tam onun genişliğindedir ama bazen hücre zarı
bükülebiliyor,ezilmiş oluyor,tam istediğimiz gibi değil,istediğimiz mesafede
değil,daralan yerler var.İşte bu E vitaminin vazifesi,bu çökük yerleride
düzeltip,bu hücre Membranını,tam istediğimiz kaliteye getiriyor.Tam ölçülü,işte
o sırada hücre Membranı çok sağlıklı Elektro Kimyasal Potansiyel
dediğimiz,hücre dışıyla,hücre içi arasında,yaklaşık olarak 50 ile 70 milyon
arasında değişen bir gerilim var,Elektrik Potansiyeli var.İnsanda yaklaşık
olarak trilyona yakın hücre var,her bir hücrenin o 50 ile 70 milyon arasındaki
gerilimi seri bir pil olarak bağlasanız,Ankara'yı aydınlatırsınız.Bu kadar
büyük bir güç var hücrede,işte E vitaminin özelliği,hücre zarını aynı
genişlikte tutmak ve bu sefer hücre ne oluyor? Çok sağlıklı çalışmaya
başlıyor.İstediği gibi oksijen alıyor,gayet güzel difüzyonlar (Farklı
yoğunlukta iki ayrı fazda bulunan iki madde moleküllerinin birbiri içine
yayılması olayına Difüzyon (Yayınma) denir.Difüzyonun özelliklerine,enerji veya
enzim harcanmaması,cansız ve canlı ortamlarda görülebilmesi,denge sağlanana
kadar devam etmesi sayılabilir.) başlıyor,Difüzlenme (Geçişler) başlıyor.(i.s.)
Ayaktaki Mantar için; Bir avuç
Aynısefa bitkisini alıcaksınız,yarım litre suya,bir avuç bundan alın,7-8
dk.kısık ateşte kaynatıcaksınız.Sonra ocaktan indirin,ayaklarda ayak parmak
arasında Mantar var ise ne yapıcaksınız? Ilıktan biraz sıcak suyu bir leğene
dökün,ayağınızı örtsün,parmaklarda tamamen suyla örtülmüş olsun,sonrada o yarım
litrede hazırladığınız Aynısefayı süzüp içine dökün.İşte orada 20
dk.bekleyecek,bak o Mantar nasıl gidecek,1 gün durup bir gün
yapıcaksınız.Gerçekten çok etkili ama en etkilisi bol güneş altında yetişmiş
olan Aynısefa bitkisidir.(i.s.)
49****Ayak mantarı:
Aynısefa
bitkisi diğer adıyla portakal nergizi bitkisini 2 avuç alarak,2 bardak yani 1
litre suda bunu 7-8 dk.kısık ateşte kaynatıcaksınız.Parmak aralarında mantar
varsa,sıcak suyu küçük leğen içine dökün,içine ayağınızı koyun tabi ayağınızı
yakmayacak,parmaklarınızın arasını örtecek kadar o seviye ye gelirse
yeter.Sonra bu kürü onun içine döküceksiniz, bitkisiyle beraber süzmeden
olabilir ve bunu 15-20 dk.bekletin.Bunu her akşam yapın veya bir gün durup bir
gün tekrar yapabilirsiniz ama kurulamayacaksınız.Bitkilerini süzerseniz daha
iyi olur,yarım saat suyun içinde bekletirseniz de daha iyi olur.(i.s.)
Aynısefa
özellikle yaz aylarında kullanın,özellikle mantar hastalıklarının çok sık
görüldüğü mevsimdir.Rahatlıkla atlama yapabiliyor insanlardan,mantara karşı Aynısefa
çok güçlüdür.Askerde ayak parmaklarını durulasınlar,Aynısefa yağını
sürsünler.(i.s.)
Ayaktaki
Mantar için; Bir avuç Aynısefa bitkisini alıcaksınız,yarım litre suya,bir avuç
bundan alın,7-8 dk.kısık ateşte kaynatıcaksınız.Sonra ocaktan indirin,ayaklarda
ayak parmak arasında Mantar var ise ne yapıcaksınız? Ilıktan biraz sıcak suyu
bir leğene dökün,ayağınızı örtsün,parmaklarda tamamen suyla örtülmüş
olsun,sonrada o yarım litrede hazırladığınız Aynısefayı süzüp içine dökün.İşte
orada 20 dk.bekleyecek,bak o Mantar nasıl gidecek,1 gün durup bir gün
yapıcaksınız.Gerçekten çok etkili ama en etkilisi bol güneş altında yetişmiş
olan Aynısefa bitkisidir.(i.s.)
50****Ayak yanmaları (ayakları yorgan
içinde yatamayanlar):
Fabrika
gibi kan üretmesinden dolayı yanma olur.Başta incir bol bol kan üretir,ne
yapacak; Kan verecek o zaman rahatlar.(i.s.)
51****Ayağında ağrısı olan:
7-8
tane kuşburnunu havanda bir defa çatlatacak şekilde hafif ezin,bir bardak suda
7-8 dk.kaynatıp günde iki defa suyunu içecek (i.s.)
52****Ayak
tabanlarında çatlaklar ve kanamalar olanlar:
Ayağınızın gireceği tencere
bulun,bir avuç beyaz dut kurusunu 7-8 dk.kaynatıcaksınız.Sonra ılımaya
bırakıcaksınız,ılıdıktan sıcakken ayağınızı içine sokacak yaktığını
hissediceksiniz.Bu eller içinde geçerli,kanamalı egzamaya da aynısını
yapabilir.3 su bardağı kaynar su içerisine dutu at,süzmesine gerek yok,içinde
15-20 dk.beklet sonra 1 saat yıkamayacak,ondan sonra yıka iki günde bir
yapsın.3.ve 4.günde yok olup gidecektir,dut pekmezi yersek olmaz.(i.s.)
Topuk
çatlaklarında Hindistan Cevizi yağı ve Ebegümeci birebir,şimdi Ebegümeci çayı
ile ıslatabilirsiniz.Topuk çatlaklarını ısla iyice yumuşasın,sonra topuk
taşıyla bir miktar temizle,daha sonra üzerine yapacağınız şey bu Hindistan
Cevizi yağını sürmektir.Cildim kuru diyenler özellikle,bileklerde,ayaklarda
Hindistan Cevizi yağını,topuklarda çok rahatlıkla kullanabilirsiniz.(i.s.)
53****Ayak kokusu için:
Üç-dört
tutam adaçayını 2 bardak suda kaynat,ılıdıktan sonra ayağını sokacağı su içine
dök,ayağınızı sokacak sıcaklığa gelince sok 15-20 dk.beklet durulamaya gerek
yok,bir gün durup bir gün yapabilir veya hergün akşam yapabilir.Hem ayak
kokusunu alır,hem ayak parmaklarındaki dolaşımı güçlendirir ve ayaklarınızı
dinlendirir.(i.s.)
Ceviz
yaprağı,taze 1 adet ceviz yaprağı yeter.Bunu kırın 1,5-2 su bardağında onu bir
7-8 dk.kaynatın,sonra onu içinde ılık su olan leğen hazırlayın onun içine dökün
sonra,ayaklarınızı 15-20 dk.içinde bekletin,bunu akşamları eve geldiğiniz zaman
yapın yeterlidir.(i.s.)
54****Topuk çatlakları:
Greyfurtu
ikiye kes yarısını bardağa sık,posasının üzerine bir yemek kaşığı şeker yada
tuz koyarak topuğu ov,bir kahve fincanı vazelin yağ ile sıktığımız greyfurt
suyuna,1 çorba kaşığı limon suyu da olabilir.Ağrı kesici haplarından da bir
tane koy ve nemli tülbent veya streç ile çorap giy,iki saat sonra pamuk gibi
topuklar olur.
Topuk
çatlaklarında Hindistan Cevizi yağı ve Ebegümeci birebir,şimdi Ebegümeci çayı
ile ıslatabilirsiniz.Topuk çatlaklarını ısla iyice yumuşasın,sonra topuk taşıyla
bir miktar temizle,daha sonra üzerine yapacağınız şey bu Hindistan Cevizi
yağını sürmektir.Cildim kuru diyenler özellikle,bileklerde,ayaklarda Hindistan
Cevizi yağını,topuklarda çok rahatlıkla kullanabilirsiniz.(i.s.)
55****Topuktaki pullanma:
Önce
ayaklarınızı sıcak tuzlu suda bekletin,iyice kuruladıktan sonra 2-3 ağrı kesici
hapı ez iyice döv,yarım limon sık,bir kahve fincanı kadar vazelin karıştırıp
topuklarınıza buluyorsunuz.Sonra nemli tülbent üzerine streç sararak böyle iki
saat kadar ayağa kalkmadan bekletirseniz ayaklarınız pamuk gibi olacaktır ve
bir haftada 2-3 kere yapmak yeterlidir.
56****Topuk dikeni:
Kiraz
topuk dikenine iyi gelir.
Topuk
dikeni %80 bayanlarda,%20 erkeklerde görülüyor.Topuk dikenine karşı
kullanılacak malzeme,2 tane kurutulmuş çekirdekli siyah üzüm,pul biber çok acı
olmayacak hatta çok tatlıda olmayacak,topuk dikeninin olduğu bölgeye üç gün her
akşam,işten evinize geldiğinizde bir tülbentle sarabilirsiniz.Önce havanda ezip
bu pul biberi oraya yerleştiriyorsunuz ve tülbentle sarıyorsunuz.Sabaha kadar
bu duruyor 3 gün uygula,4.,5.ve 6.günler ise çekirdekli siyah üzüm kurusunu
havanda iyice ezeceksiniz. Çekirdekleride çatlayacak,bunu tam topuk dikeninin
olduğu yere tülbent üzerine koyun ve tülbenti öyle bir bağlayın ki tam topuk
dikeninin olduğu yere denk gelsin.7.,8.ve 9. günlerde ise bu ikisini havanda
beraber ezecekler ve tülbente yerleştirecekler.Topuk dikeninin bulunduğu
bölgeye güzelce saracaklar.Topuktan biraz öndedir o,bir bağ atıp akşamdan
sabaha duracaklar başarı oranı %60-70 arasında,herkeste etkili değil 100
kişiden 60-70 kişide başarılı sonuç alınıyor.(i.s.)
Topuk
dikeninde iki tane malzeme vardır.Bunlardan bir tanesi çekirdekli siyah
Üzüm,diğeride orta acılıkta Pulbiber,çok acı olmayacak,Scoville (Acılık ölçeği)
değeri yaklaşık 70.000-80.000 civarında,hani uzunluk birimi
Metre,ağırlık birimi Kilogram,gürültü birimi desibel,Roman birimi Saniye veya
Saattir ya,acılığında biber acısının da birimi Scoville'dir.Şimdi burada
yapılacak olan şey,çekirdekli siyah Üzüm,yalnız bu kuru Üzümleri kullanmadan
önce çekirdeğinin tadına bakıcaksınız.Çekirdeği öyle saman gibi bir tat
veriyorsa bunu kullanamazsınız,biliyorsunuz Üzüm çekirdeğinin kekremsi ve buruk
bir tadı vardır,o raf ömrünü doldurmamış demektir.Yaklaşık olarak 2-3 yemek
kaşığı çekirdekli siyah Üzümü havanda iyice eziceksiniz çekirdekleride
ezilecek,bunu bir tülbent üzerine koyun,tam Topuk dikenin olduğu bölgeye
gelecek şekilde bunu sarıcaksınız.Akşamdan sabaha bu orada duracak,üzerine bir
çorap giyin dağılmasın,rahatlıkla üzerine de basabilirsiniz problem yok,üç gün
bunu yapıcaksınız.1,2,3. gün,4,5,6.günlerde ise 2-3 yemek kaşığı kırmızı
Pulbiber (Pulbiber biraz iri olsun) bunu havanda yağını çıkarana kadar
eziceksiniz.Yine aynı şekilde Topuk dikeninin olduğu yere gelecek şekilde
tülbente sarıp,bunu akşamdan sabaha bekleticeksiniz üç gün 4,5,6.gün
yani,7,8,9.gün de ne yapıcaksınız? Bunun ikisini karıştıracaksınız.Hem
çekirdekli siyah kuru Üzüm,beraberinde kırmızı Pulbiber (maxsimum orta acılıkta
olsun) bunu beraberce ezip yine tülbentle koyup akşamdan sabaha yapıcaksınız.%
80 çok başarılı bir kürdür.(i.s.)
57****El ve ayakları ısınmayanlar:
Deniz
yosununun adı klorella,su yosununun adı ise spirulina dır.Elleri
ve ayakları ısınmayanlar için (maranki)
58****Selülit:
Selülitlerin
sebebi lenflerin tıkalı olmasıdır.Tuzlu suya elinizi batırıp aşağıdan yukarıya
masaj yap (maranki)
Neler
selüliti azaltır,az miktarda aşırı olmayan maden suyu,yeşil çay,beyaz çay,
yasemin,mate çayı ve yemeklerden önce taze ananas azaltır.1 tatlı kaşığı susam
yağı, 5-6 damla kekik yağı,3-4 damla biberiye yağı,bir kaç damla melisa
yağı,8-10 damla portakal yağı sür streçi sar yürüyüşe gidebilirsin.
Her
gün 800gr-1 litre yani 4 bardağa yakın,çok rahat yeşilçay içebilirsiniz.Hatta
içine biraz elma kabuğu,iki karanfil atın ve bunu için.Üç hafta içinde her saç
taranmasına dökülen saçlarınız dökülmeyecektir.Ciltteki o sivilceler
kalkacaktır ortadan,pırıl pırıl olacak cildiniz.Kilo
vericeksiniz,bacaklarınızdaki o selülitler yok olacaktır.Bir tutam karanfil,1
tutam zerdeçal,1 tutam yeşilçay,(tarçının tozunu kullanma) bunu günde 4 defa
içiyorsunuz.Bu karışımı sıcak içelim,sıcak içersen bağırsakları yumuşatır,soğuk
içerseniz kabızlık etkisi yapar,tutucu olur.(maranki)
Doğumdan
sonra karnımda hamile gibi göbek kaldı: Tilya kürünü uygula,yani kış
ıhlamuru+kuşburnu+altınotu vücudunuz yağ yakmaya başlayacaktır.Bunun üçünün
içinde tilinozit etken maddesi var,leptin ve gerilin hormonlarını dengeleyen.
Birde ahududu ile çileği karıştıracaksınız,10 tane çilek,10 tane ahududu
çatalla eziceksiniz.Günde iki defa öğleden evvel ve öğleden sonra bunu
tüketiceksiniz,bak o yağ nasıl yanmaya başlıyor.Bazı insanların vücutları yağ
depoluyor.İşte bunu durdurmak için ne yapıyorsunuz,girelin bunu japonlar buldu,birde
leptin hormonu var.Yağı dengeleyen,kontrol eden iki hormondur bu işte,bunların
dengeli olması lazım.Selülitler için ve göbek yağları için bulunmaz bir
şeydir.Kış ıhlamuru,kuşburnu ve altınotu bunların oranları ise eşit miktarda
alınmıyor.Eşit miktarda alınan kış ıhlamuruyla kuşburnudur,onların yarı
ağırlığında altınotu önce 10 gr.kış ıhlamuru,10 gr.kuşburnunu
kaynatıcaksınız.Beş dakika sonra bunun üzerine 5 gr.altınotu ilave
ediceksiniz.5 dakika da altınotu ile kaynat,toplam 10 dk.olacak,ılıdıktan sonra
bunu süzüp çayını içeceksiniz.En az yarım litre,en çok bir litre suyun içinde
hazırlayacaksınız ve gün içerisinde bunu tüketiceksiniz.O yağlar nasıl yanmaya
başlıyor,yağınızı yakmak içindir bu,gerçekten yağ yakarmı yakar
görecekler.Bunun bir başka mucizevi özelliği, kan şekeri 400'lerde,300'lerde
dolaşan bu kürü uyguladığında 140,120'lere kadar indireceklerdir.Zaten şekerin
fazlası vücutta olduğu zaman o yağa dönüşüyor.Burada leptin ve gerilin
hormanlarını bu kür dengeleyeceği için,yağ depolanmadığından kan şekerinizde
inmeye başlıyor.Yağ ve şeker metabolizmasını kontrol eden bir kürdür bu (i.s.)
Biberiye
yağını Sinüzit,Varis,Migren,Selülit sorunlarınızda rahatça
kullanabilirsiniz.(i.s.)
Selülitleri
tetikleyen; 1-) Kahvedir,hiç mi Kahve içmeyeceğiz,günde bir tane için,hadi
bilemediniz iki ama böyle 3-4 yaptığınız zaman,Kahvenin içerisindeki Kafein,yağ
depolayan Hormonları tetikler,aktive eder,onun için Selülitleriniz artar.Çayda
böyle bir sorun yok,Kahvede var,Selülitleri tetikleyen bir başka şey; 2-) Az su
içmeleri,bayanlar erkeklere nazaran daha az su içiyorlar,halbuki onların daha
çok içmeleri lazım,bu Selülitleri tetikliyor.Şimdi yapacağınız şey;
Beslenmenize dikkat edin,bunun yağlı yemekle,yememekle bir alakası yok,bu büyük
bir oranda beslenme kültürünüzü değiştirmiş olmanızdan kaynaklanıyor.Yılda iki
defa böyle 15 gün Lahana kürü yaparsanız çok faydasını görürsünüz.Birde kür
olarak yarım litre su içerisine Lahanadan 3 orta boydan atıyorsunuz,15
dk.kaynatacak,kaynadıktan sonra bir yere alıp,ılımasını bekleyeceğiz,ılıdıktan
sonra süzüp,günde iki defa bu yarım litreyi sabah-akşam aç karnına şeklinde
alabilirler.Bu uygulamayı 7 gün yap,7 günden sonra 3 gün ara ver,tekrardan bir
7 gün daha yapacaklar.Toplamda 14 gündür Lahanamızın süresi,arkasından Ihlamurlu
Kuşburnu ve Altınotu giriyor devreye,bizim bundan da yarım litre olacak,4-5
Kuşburnu çatlat-Ihlamur ikisi aynı anda 5 dk.kaynat,Altın otunu at (Çok az
atmamız lazım),bitter tat verir,yarım tutamdan daha az Altın otu,daha sonra
Altın otu ile beraber bir 5 dk.daha kaynat,toplamda 10 dk.olacaktır.Sıcakken
süzüp,ılıkken günde iki defa şeklinde için aç karnına,arkasından da Nar
çekirdeği yağımızı,o Selülitli olan bölgeye,yalnız burayı soğuk bir duşla
yıkamaları gerekiyor başta,bunu masaj yaparak uygulamaları gerekiyor.Gün aşırı
Nar çekirdeği yağını kullandıktan sonra Biberiye yağı devreye giriyor.Onuda
yine aynı şekilde,oraya masaj yaparak uygulamaları gerekiyor,Selülitten
kurtulmuş oluyorlar.(i.s.)
59****Porselen görünümünde selüliti
olanlara doğal piling:
Bir
kase deniz tuzu (normal tuz da olur),1 limon rendesi,2-3 çorba kaşığı kadar
öğütülmüş lavanta,2-3 çorba kaşığı kadar öğütülmüş ardıç tohumu,2-3 çorba
kaşığı kadar kekik otu,susam yağı veya alabildiği kadar sıvı yağ ile ıslat
karıştır ve blender yapma süz yeterlidir.Aşağıdan yukarıya doğru sür 15-20
dk.dur ve duş al,sonra kese gibi ovarak duşta sabunlan porselen görünümünde
bir görüntüye sahip olacaksınız. Duştan çıktıktan sonra krem yoksa
yap,MASAJ YAĞI SELÜLİT KREMİ: 1 parça taze zencefil,1 parça limon kabuğu,1
kırmızı salçalık biber doğra,üzerini basacak kadar sıvı yağ,ayrıca
vücudumuzdaki eklem yerlerindeki ağrıya da çok iyi gelir.Cam kavanozun ağzını
kapat bir gece beklet,benmari usuli 40 dk.yeter,blender da yapılabilir.Çok
terleyenler için koltuk altına da sürülebilir,tuz eskiden beri doğal
deodoranttır.
60****Unutkanlığa karşı çay:
2-3
yaprak ginkgo biloba (mabet ağacı) parçalarsan daha iyi aroma verir,1 tutam
yani bir dal kadar adaçayı bunları 2 dk.kaynat iç
61****Kronik yorgunluk:
Kronik
yorgunluğunuz varsa hemen 9-10 tane taze üzüm tüketin ve saatinizede bakın en
geç 20 dk.sonra omuzlarınız dikleşmeye,zindeleşmeye başlayacaksınız.(i.s.)
62****Sabahları yorgun kalkanlar:
Maydanoz-limon
kürü uygula 3.,4. günden itibaren zinde kalkacaklardır.(i.s.)
63****Masaj yağı,selülit kremi:
1
parça taze zencefil,1 parça limon kabuğu,1 kırmızı salçalık biber doğra,
üzerini basacak kadar sıvı yağ,ayrıca vücudumuzdaki eklem yerlerindeki ağrıya
da çok iyi gelir.Cam kavanozun ağzını kapat bir gece beklet,benmari usuli 40
dk.yeter, blender da yapılabilir.Çok terleyenler için koltuk altına da
sürülebilir,tuz eskiden beri doğal deodoranttır.
64****Bahar yorgunluğuna karşı çay:
Bir
tatlı kaşığı mate,1 dal adaçayı,1 tutam iyice kıyılmış veya parçalanmış meyan
kökünü 4-5 dk.demle iç
65****Bahar yorgunluğuna karşı,mucizevi
etkili doping bir şurup şerbet:
Bir
bardak için; 1/2 tutam meyan kökü,1/2 tatlı kaşığı nane,1/2 tatlı kaşığı
kırmızı gingseng,cezvede 2 dk.kaynat taze nane yaprakları ile süsle isteyen
içine hurma şurubu koyabilir.Gücüm azaldı kendimi zor hareket ettiriyorum
diyenlerde bu çay müthiş enerji verecektir.Aromasını verdikten sonra içine buz
koyabilirsiniz.
66****İlkbahar detoksuna yardımcı şifa
dolu çay:
Bir
tutam avokado yaprağı,2 çimdik yani çok az funda yaprağı (funda yaprağının
fazlası zehirler,karın ağrısı yapar) yarım çay kaşığı yeşilçay,yarım çay kaşığı
kekik,yarım tatlı kaşığı biberiye,1,5 kahve kaşığı mate,4-5 dk.demlensin
67****Pişmanlık çayı:
İki
adet avokado yaprağı parçala koy (küçük yoksa bir büyük yaprak),1 tatlı kaşığı
acı pul biber,4-5 tane barut ağacı kabuğu,1 tatlı kaşığı yasemin,1 kök zencefil
kırarak koy,davetlerde yediniz içtiniz pişman oldunuz,bir şey olsada ben bundan
1-2 bardak içsem ve hazmı hızlandırsa şu üstümdeki kilo bana yapışmasa,şu
yağları söksem metabozlizmam hızlansa diyenler için
68****Kıl dönmeleri için kür:
Isırgan
lapası (yeşil kurutulmuş ısırgan )yapılacak,taze ısırgan da olur.Bir türk
kahvesi fincanı kadar su ile lapa az su ile yapılır.Kaynayınca bir avuç
kurutulmuş ısırganı at kaşıkla çevire çevire cıvık lapa haline getir,ezerek 5
dk.bunu çevir suyu azalırsa az az su ilave edilerek çok da cıvık
olmasın,ocaktan indir ez tülbente koyarak ,yatağın üzerine naylon ser ve hafif
ılık olsun,tülbentin tek yaprağı yeterli 15 dk.üzerine uzan,3 gün de bir
tekrarla veya 2 günde bir iltihabı emer.Deriyi inceltir ve orada bir delik
açar,orada kılı görecekler,cımbızla çekip alacaklar,ameliyatlarda tamamen
temizlenmediği için tekrar nükseder,bunu uygularsa kalıcı çözüm
olacaktır.(i.s.)
Kıl
dönmesi kuyruk sokumunda olur genelde,banyodan sonra gözeneklerin
açılmasıyla,dıştan kılın gözeneklerden içeri girmesidir.O bölgeyi temiz
tutacak,iltihabı ısırgan bitkisiyle temizlerse,sadece o girdiği delik kalacak ve
oradan çeksin alsın.(i.s.)
69****Sık enfeksiyon olanları rahatlatmak
için doğal çay:
Arpa,şerbetçiotu,arpanın
özü,1 tutam arpa,(1 tatlı kaşığı arpayı un gibi öğüt) 1 tatlı kaşığı yaban
mersini,1 tatlı kaşığı mısır püskülü,1 tatlı kaşığı zerdeçal,4-5 dk.
demlensin.İdrar yollarını açan,temizleyen,ağrı kesen,idrar söktürücü çaydır.
70****Toksinler:
Her organda farklı farklı toksinler
üretiliyor,vücutta değişik olarak dağılmıyor.Karaciğerde biriken toksinler
farklı,yağ dokusunda biriken toksinler farklı,akciğerde biriken toksinler
farklı,böbrekte biriken toksinler farklı,detoks yaparak,genel olarak vücutta
biriken toksinleri atarken,bir miktarda sizin zayıflamanıza da neden
olacak,halsizlik ve kronik yorgunluğa da sebebiyet verdiği için,detoksu 4-5 gün
kullandıktan sonra toksinler atılmaya başlandığında kendinizi daha zinde
hissediceksiniz.(i.s.)
Vücutta biriken toksinleri Lahana
kürü ile atabiliriz,fakat Lahana mevsimi değilse çay ile atılır.Vücuttaki
toksinler,zirai ilaçlar,(Tarımda,bir sezonda iki defa ilaç kullanılır,her
yağmurdan sonra ürünlerim çürümesin diye,tarımda zirai ilaç kullanılmaz.)
kullandığınız gıdaların içerisindeki,bunlar ne oluyor? Bütün zirai ilaçlar ve
gıdaların içerisindeki koruyucu katkı maddeleri,bunların her biri protein
yapısındadır.Protein özellikli bir şeyin,protein özellikli olması ne demek,yağ
dokusunda depolanıyor olmasıdır.Proteinler yağda çözünür suda çözünmez,bu
proteinler de yağda çözündüğü için,yağ dokunuzda depolanıyorlar.Bol bol su
içerek,spor yaparak,terleyerek bu toksinleri atamazsınız.Bazı insanlar
zayıflamak için diyet uyguluyorlar veya inatla zayıflamaya çalışırlar bu
doğrudur.Zayıflamaya çalışan insanların bir-iki hafta sonra yüzlerine
baktığınız zaman çöktüğünü,biraz 5-6 yaş yaşlandığını görürsünüz.Bu bunun doğal
sonucu mu? Hayır değil,bu yağ dokusundaki toksinler vücuttan nasıl atılıyor?
Tabiki siz zayıflarken,yağ metabolize olmaya yani yanmaya başlıyor.Ama
toksinler kana karışıyor,işte bu toksinler sizi yaşlı gösteriyor.Lahana
dediğimiz olay budur,toksin atıcı dediğimiz çay,yağda çözünmüş olan bu
toksinleri suda çözünür hale getiriyor ve bu sayede terleme yoluyla ne
yapıyorsunuz? İdrar yoluyla,terleme yoluyla,bunları dışarı
atabiliyorsunuz.Detoks çayı günde iki defa,öğleden evvel,öğleden sonra,toksin
atıcı çayı kullanabilirsiniz.Detoks çayını 5 yaşındaki çocuğa günde 1 defa
olmak şartıyla kullanabilirsiniz.Kemoterapi görenlerde detoks çayını
kullanabilir,fakat kemoterapi genelde 21 günde bir verilir yani üç haftada bir
geneli böyledir.Ancak hafif derecedeki kemoterapiler haftada bir veriliyor,bu
21 günde bir kemoterapi veriliyorsa,kemoterapi almadan 3 gün önce
kesiceksiniz,kemoterapiyi aldıktan sonra 3 gün sonra detoks çayını
içebilirsiniz.(i.s.)
Alerji: Bir kimsede yüksek derecede
alerji varsa,bir defa neye karşı alerjisi olduğu,işte bir takım testler
yapılır,bunlar orada ortaya konur.Sonuca göre ondan uzak duracak,sonra alerjisi
olan çocuklar ki günümüzde bu alerji,alerjik astım işte,alerjik bronşit,bu tip
şikayetler çok fazla,burada yapılacak olan şey,çocukların yattığı oda da
halı,yün ne varsa,bunları kaldıracaksınız.Birde yaz mevsiminde pencerenizi
hafif aralık bırakacaksınız,içeriye sürekli hava girecek,bunu kış aylarında da
yapın,şimdi alerjiye karşı direnç kazanmak için ne yapıcaksınız? Keçiboznuzu
pekmezi kullanıcaksınız.Alerjik astımı olan,sabah-akşam bir tatlı kaşığı
keçiboynuzu pekmezi,birde ısırgan çayı kanı arındırır,toksinlerden arındırır ve
alerjiye karşı bu iki şey direnç kazandırır.(i.s.)
Beyaz Lahana; Vücuttan çok güzel
toksin atıcıdır.Lahan kürü hafif terletir,çünkü toksinleri bu şekilde atar.Bir
numaralı toksin attırıcı sebze Lahanadır,futbol topu gibi olanlar hibrit
tohumludur.(i.s.)
Detoks Çayı: Toksin atıcı dersiniz
değil mi? Yani vücuttan zehir atmak,antioksidan,serbest radikaller organlara
zarar verirler,vermemesi için antioksidan,mesela; C Vitamini çok iyi bir
antioksidandır.Ancak burdaki detoks dediğimiz olay,yani detoksin,yani vücuttan
toksini uzaklaştırmak,şimdi Karaciğerde farklı toksinler birikir,Bağırsak
dokusunda farklı toksinler birikir,Böbrekte farklı,Akciğerde farklı,Dalakta
farklı toksin atıcı bir tek şu vardır diyemezsiniz.Yaklaşık olarak 6-7 tane
organımızdan toksinleri atacak bir çayın karışımını önerdim,evet doğrudur bu
bir miktarda terletir.Zaten bunu ter yoluyla atıyorsunuz,en önemli
özelliklerinden bir tanesi terlemeyle atabiliyorsunuz,birazda dışkıyla
atıyorsunuz.Yağ dokusunda depolanmış toksinleri,terleyerek atamazsınız yok
böyle birşey,işte yağ dokusundaki depolanmış toksinleri ne yapıyorsunuz? Bu
çayla suda çözünür hale getiriyorsunuz.Metabolizma sağlıklı çalışırsa yakmaya
başlıyorsunuz ve bundan dolayıda zayıflıyorsunuz.Ama siz Lahana doğrudan
zayıflatıyor diye bişey düşünmeyin,bu yanlış,Lahanayı kaynatıp suyunu
içiceksiniz,ertesi gün bunun nasıl terlettiğini göreceksiniz.Vücut toksinleri
atıyor,toksinler atıldıkça metabolizma daha sağlıklı çalışıyor.Metabolizmanın
çalışması demek,aldığınız şekerin,işte yağın,proteinin güzel bir şekilde vücut
tarafından kullanılması demektir,ama toksin varsa buna engel oluyor.Günde bir
defa,yemekten iki saat sonra,10 dk.ağzı kapalı bir şekilde demlenir.(i.s.)
Tere,Roka,Nane,Maydanozu
sarartmayın,toksindir,zehirdir.Sakın sararmış olanlarını tüketmeyin,yemeye
kalkarsanızda şiddetli bir ishal yapar sizde,sararmış yeşilliklerden uzak
durun.(i.s.)
71****Fibromiyalji:
Çobançantası ve karabaş bitkileri
kullanılıyor.Acı elma yağı ile beraber susam yağının kullanılması var.(i.s.)
Fibromiyalji,Vitiligoda beslenme
dikkat ediyorsunuz,Fibromiyalji de Çobançantası,Karabaş,bunun dışında Acı Elma
yağı ile Susam yağı kullanılan malzemeler bunlardır.Başarı oranı % 85
dir.(i.s.)
72****Alerji:
Bir kimsede yüksek derecede alerji
varsa,bir defa neye karşı alerjisi olduğu,işte bir takım testler yapılır,bunlar
orada ortaya konur.Sonuca göre ondan uzak duracak,sonra alerjisi olan çocuklar
ki günümüzde bu alerji,alerjik astım işte,alerjik bronşit,bu tip şikayetler çok
fazla,burada yapılacak olan şey,çocukların yattığı oda da halı,yün ne
varsa,bunları kaldıracaksınız.Birde yaz mevsiminde pencerenizi hafif aralık
bırakacaksınız,içeriye sürekli hava girecek,bunu kış aylarında da yapın,şimdi
alerjiye karşı direnç kazanmak için ne yapıcaksınız? Keçiboznuzu pekmezi
kullanıcaksınız.Alerjik astımı olan,sabah-akşam bir tatlı kaşığı keçiboynuzu
pekmezi,birde ısırgan çayı kanı arındırır,toksinlerden arındırır ve alerjiye
karşı bu iki şey direnç kazandırır.(i.s.)
Patlıcan
alerjisi meşhurdur,insanların çoğu patlıcana karşı alerji reaksiyonlar
gösteriyorlar.Adana,Mersin,Tarsus,Diyarbakır,Şanlıurfa,Gaziantep bu
yöreler,Patlıcanı,Patlıcan kebabını çok fazla tüketirler.Allah bu bölgeye,tam
bu Alerjen sebzeye karşı,Anti Alerjen olan bir meyveyi sunmuş Karpuz,Patlıcanlı
kebabı tükettiğinizde,Patlıcanlı yemeklerin üzerine buz gibi bir Karpuz
yediğinizde,Karpuzda en az 13-14 tane Anti Alerjen etken madde var.Dolayısıyla
bu şekilde dengelenmiş oluyor ama sakın olaki üzerine Ananas yiyeyim yok Mango
yiyeyim derseniz,bunlar Tropik meyvelerdir ve oldukça güçlü Alerjendir,sizi
rahatsızlandırır.(i.s.)
Havucu
şeker hastalarının tüketmemesi gerek,Mide ve yemek borusu yanma sorununuz mu
var? Bundan bir türk kahvesi fincanı dolusu alın,Mide yanmanızı ve yemek borusu
yanmanız için bulunmaz bir nimettir.Hele hele akşam yatağa giderken,kocaman bir
su bardağı değil,100-150 mililitre taze sıkılmış Havuç suyunu içtiğiniz zaman
yemek borusu yanması,Reflü ve Mide yanmasına karşı nasıl bir başarılı uygulama
olduğunu hayretle göreceksiniz.Migrenin çok sebebleri var,Alerji bile Migreni
tetikleyebiliyor,çok değişik sinirsel olanlar var.Mesela çikolata açlığı
başlıyor özellikle bayanlarda,başlayınca bilinki hemen yarım saat,bir saat
sonra migren krizi başlayacak demektir.Taze sıkılmış havuç suyu,çocuklarınızda
dikkat dağınıklığı var ise,dikkatini toplamakta zorlanıyorsa,lütfen taze
sıkılmış havuç suyu aşırıya gitmeyin herşeyde bir ölçü var.Mesela bazı insanlar
unutkanlıktan şikayet eder,unutuyorum işte unutkanlık başladı,hemen Alzheimer
diye bişey düşünmeyin.Buradan İstanbul'dan Ankara'ya gideceksiniz,yarında uçak
bileti aldınız bunu unutuyorsanız,hakkaten acilen bir doktora gitmeniz
lazım.Ama aklıma gelmiyor,dilimin ucunda filan,işte mutfaktan salona gidip
gelene kadar unutuyorum.Tamam korkmayın hemen Alzheimer değil,taze sıkılmış
Havuç suyu bulunmaz bir nimettir.Erken bunamaya karşı mesela ailesinde
Alzheimer olanlar varsa,Alzheimer 20 yıl,30 yıl öncesinden çok sinsi bir
şekilde gelişmeye başlar.Ortaya çıktıktan sonrada artık Beyin Atrofisi
başlamıştır,artık çok geçtir yani,işte bu insanlar taze sıkılmış havuç suyu içsinler,çok
faydasını görürler.Deri Kanserine karşı bulunmaz bir nimettir.Bunları bu
şekilde kullandığınız taktirde,Kerevizi,Havucu veya Ispanağı,bunlar
fonksiyoneldir.Her bitki,her meyve,her sebze fonsiyoneldir.Yeterki onu ne
zaman,ne amaçla kullanacağınızı bilin,bütün olay bu yani,şimdi tıbbın
çözemediği bir problemi söyleyeyim size nedir? Anbiyon sıvısı eksikliği; Kadın
hamile inan onlarcasını kurtardık,nedir sıvı kaybı var kadında,kadının annenin
hayatı tehlikede,hemde bebeğin hayatı tehlikede ve gelişim bozukluğu,ne
yapıcaksınız burada? Yani doktorun burada tıbbın önereceği bir şey yok,takibe
alıcağız diyorlar sürekli bir kayıp varsa annenin hayatını riske atmamak adına
ne yapıyor,bebeği almak zorunda kalıyor.İşte burada tıbbın çözemediği şeyi siz
taze sıkılmış Havuç suyu ile çözersiniz.Bir sabah,bir akşam 200-250 mililitre
taze sıkılmış Havuç suyunu içeceksiniz ve 4-5 günde gidin bakalım doktora
baksın ultrasonla,sen ne yaptın diyecek,tıbbın sorusu şudur? Bu Anbiyon sıvısı
niye azalıyor,bunun sebebi nedir diye araştırmaya kalkarsanız işiniz çok
zor.Ama siz Havuca şu soruyu sorarsanız,sen neden Anbiyon sıvısını
yükseltiyorsun,Havuca bu soruyu nasıl yönelteceksin,demek ki bir şey
gözlemlemem lazım.Durup dururken Domatese sorma,Elmaya,Şeftaliye sorma,Üzüme
sorma,Brokoliye sorma,Karnıbahara sorma,Havuca sor.! Pazarda
Salatalıkların,Balıkların üzerine su serperler parlak görünsün diye,Havucun
üstüne de serperler,Havucun üzerine bu suyu serpmezseniz kendini bırakır
gevşer.Taze sıkılmış Havuç suyundan eğer bir kür yapıcaksanız,mutlak surette
gevrek ve körpe olacak,böyle kolay bükülen havuçsa onu satın almayın,neden
Havuç dedik gevrekleşiyor ve suyu emme kapasitesi var burada,bundan dolayı mı?
E salatalıkta emiyor ama Salatalığı yediğin zaman bu iş olmuyor,yani Salatalık
Anbiyon sıvısını arttırmıyor.İşte burada yol gösterici olarak Havuç,Salatalık
başka bitkilerde var böyle,suyu üzerine serptiğiniz zaman işin kolay,git
Havucun Kimyasına bak Segenmer Metabolik Kompozisyonları gördüğünüz
zaman anlayacaksınız.Patates toprak altıdır,Havuç toprak altıdır,Kereviz toprak
altıdır.Bu toprağın altında bunlar nasıl faaliyetlerini sürdürüyor.O kadar
Mikrobun içinde,Ağır Metalin içinde,Mantarların
içerisinde,Bakterilerin,Virüslerin içerisinde,Kurtların içerisinde bakıyorsunuz
gelişiyor.Öyle bir Membran (Çatılarda ve temellerde yağmur suyunun,döşeme
betonuna geçmesini önlemek amacıyla kullanılan malzemelere denilmektedir)
zara sahip ki bu Ağır Metalleri,topraktaki toksinleri,Mikropları bunun içine
göndermiyor,bariyer oluşturuyor.Bu nasıl bir Membran,Yasin 35.Ayette
"Onlar Hurmanın zarına dahi hükmedemezler" Kıtmir o mağarada yaşayan
Kefh suresindeki o uyurlar varya köpeğin adıymış? Hayır.Kur-an'da Kıtmir
kelimesi bir tek Fatır suresinin 13.ayetinde geçer ve Hurma zarı anlamındadır.İsraili
hayata sokmasınlar,Tevratta Kıtmirdir ama Kur-an Kıtmir demiyor,ben Kur-an'ı
esas alırım.Demek ki buradaki Hurma zarı,bir zarı sana örnek veriyor.Patates
içinde Suberin (Endodermis ve mantar hücrelerinin çeperlerinde biriken,su
geçirmeyen ve suda erimeyen mumsu bir maddedir) var ve Kolon Kanserini önlüyor.Küçücük
bir zarı var,kabuğu o kadar Ağır Metaller,Toksinler,onların hepsini filitre
ediyor,almıyor içeri,bu nasıl dizayn değil mi? Bu nasıl Morfolojik (Bir
nesnenin biçimiyle ilgili özelliklerinin değerlendirilmesini anlatır.Bu,dış
görünüş ile ilgili olabileceği gibi,o nesnenin belli koşullar altındaki (ışık
mikroskobu gibi) görünümünü de belirtebilir.Bitki ve hayvanların
sınıflandırılmasında,pek çok hastalığın tanımlanmasında morfolojik inceleme vazgeçilmez
bir yöntemdir) yapı,nasıl bir matrix,al işte incele değil mi? Şimdi bu
terlemeyi yapan,terleyen bitkiler vardır.Mesela; Tesetere Dişli Aslan
Pençesi (Alchemilla Vulgaris) bitkisi ise Hiper Tansiyona karşıdır,su
damlacıklarını görürsünüz.Fizik,Kimya,Biyoloji-İlkokul,Ortaokul,Lisede öyle
anlatılmalı ki temel eğitimdir bu,öğrenci düşünecek,yağmur yağmıyor ama yağmur
yağmış su damlacıkları asılı duruyor? Bunun anlamı nedir biliyormusunuz,daha
yağmur yağacak demektir.Eğer bu damlacıklar kaybolursa pencereden bak demir
parmaklıklara,ha yağmur durmuş ama su damlaları böyle asılıysa,yağmur yarım
saat sonra tekrar yağacak,yani alçak basın devam ediyor demektir.Bunun anlamı
budur,biz bunu VAN DER WAALS denklemi ile Ünüversitede CLAUSİUS
CLAPEYRON denkleminde izah ederiz.Van Der Waals denklemi ile
buhar,sıvı,katı halde bunları anlatıyorsunuz ama bu çocuğun kafasına
girmez.Hoca olarak Clausius Clapeyron denklemini,buhar basıncı denklemini
anlatırken çocuk bu su damlacığına bakıp,burdan bunu çağrıştırabiliyorsa işte o
çocuğu doğru yolda eğitiyorsunuz demektir.Hocalığın vazifesi çocuğun kendi
yeteneğini ortaya çıkartıp,o denklemi nereden ne amaçla kullanabileceğini
göstermen lazım.Testere Dişli Aslan Pençesi; Bitki terlemiş,bu halini sabah
kalktığınızda görüyorsanız daha yağmurda yağmamış,bitki terlemiş veya öğlene
doğru bu terlemeyi göstermiş,bilinki yağmur geliyor.Sana 3-4 saat öncesinden
bunu bildiriyor,evet bu bitkinin özelliğidir.Bu terlediğine göre Virütik
(Virüslerin sebep olduğu hastalıklardır) özelliği varmı,yokmu bakarsın.Bu
bitkinin ve Tansiyon veya Hipertansiyona karşı Testere Dişli Aslan Pençesi,yeni
buldular,yeni yayınladılar,bilimsel klinik deneyi yapılmış.Burada bu terleme
ile su atıyorsunuz,ter aynı zamanda tuzuda attırır,demek ki bu bitkiyi alırsanız,bunun
Kimyasına baktığınız zaman Testere Dişli Aslan Pençesi böyle 20-21 tane Sekonder
Metabolitin (Bitkiler tarafından üretilen ve günümüzde birçok sektörde hammadde
olarak kullanılan bitkinin temel yaşamsal işlevleri ile doğrudan ilişkisi
olmayan, buna karşılık en az bitkinin yaşamsal işlevleri ile doğrudan ilişkili
primer metabolitler (protein,yağ,karbonhidrat) kadar önemli olan kimyasal
maddelerdir) nasıl bir Virütik bir özelliğine sahip olduğunu ama daha
önceden Renin (Vücuttaki sıvı ve elektrolit dengesini düzenlemek için
böbrekler tarafından salgılanan bir enzimdir) Enziminin görevini
aldığını,yani onun yaptığını sonra Eishinbiratörü gibi bütün basamakları
geçtiğini görüyorsunuz ama bu gün tek bir Preparatla (Kullanıma hazır duruma
getirilmiş,hazırlanmış,endüstriyel kuruluşlarca önceden hazırlanarak eczanede
bulundurulan hazır ilaç) çalıştığınız zaman bir aradan giriyorsunuz.Kaskaç
şeklinde girmiyor olaya yani şurada gördüğünüz şey Clausius Clapeyron
denklemidir.Bunu çocuk görecek,bunu anlatacaksınız.Ondan sonra bunu başka
şeylere uygulayacak,Testere Dişli Aslan Pençesi sana 4 saat öncesinden haber
veriyor.Yağmurun geleceğini Yusuf suresi 105 ayet "Biz nice ayetler,nice
nimetler yarattık,her gün önünden geçer,bakar gidersiniz,tefekkür (Düşünmek
demektir) bile etmezsiniz".Obsidyen diye bişey var,Obsidyen taş
devrinde insanların ok yaptıkları ama cerrahlarında kullandıkları o neşter
varya,neşterin ağzındaki kesen kısmı o dur,buna Obsidyen diyoruz.Nedir bu?
Yanar dağlardan krater püskürüyor ya bunlar soğumaya başlar,eğer hızlı soğuma
başlarsa Obsidyen olur ama yapısı camsı yapıdır.Bu genelde siyahtır,kırmızısıda
var bunun yeşilide var.Hatta Anadolu'da yeşili Rize-İkizdere de,kırmızısı
Bitlis-Tatvan'da başka Dünya'da örneğini göremezsiniz.Bunu çocuklarınıza
gösterirsiniz,bu Obsidyeni anlatalım,yani neşter olarak kullanıyorsunuz ve
Biyolojik uyumlu,şimdi çelik neşteri vurduğunuz zaman,Biyolojik Kompatibel
(Uygun,uyumlu) yani Biyolojik uyumlu olmayabiliyor.Alerji yapıyor ve keside
tam böyle şey değil Mikro İncori,Mikro yaralar açabiliyor.Ama siz
Obsidyeni kullanırsanız bu Anadolu'nun bir şeyi camsı yapı,cam,bildiğimiz
cam,dolayısıyla ne oluyor,bunlar çok daha başarılı,02 milim,01 milim
kalınlığında,değdiği zaman,kestiğinin bile farkına varamıyorsunuz ve çok da
pahalı 15 Dolar falan bunlar,elimizdeki nimetlerin kıymetlerini bilmek
lazım.(i.s.)
73****Güneş alerjisi:
Güneş
alerjisinde şuna dikkat edin,özellikle Çinko eksikliğiniz varsa,çok kolaylıkla
güneş alerjisine yakalanıyorsunuz.Bunun için Çinko eksikliği yaşamayın,varsa
doktora gidin.(i.s.)
74****Varikosel (Damar genişlemesi):
Varikosel
damar genişlemesidir.Bunun arkasında yatan en önemli sebebler,beslenmenizi
değiştirmiş olmanızdan ve özellikle bu fibrit tohumların bazılarının maalesef
kısırlığa neden olabiliyor.Kimyasal gıdalar bol miktarda
tükettiğinizde,gıdaların içerisinde zirai ilaçlar var.Ne kadar iyi yıkasanızda
zirai ilaçları bununla geçiremiyorsunuz.Bunlar bayanlarda yumurta gelişimini
zayıflatıyor,yumurta çatlamasını geciktiriyor veya yumurta büyüyor,yumurta
gelişmiyor.Erkeklerde varikosel sayısı düşüklüğü,laikapaksiyon sürelerinin
uzaması,bütün bunlar % 95 beslenmeye bağlıdır.Yapay sentetik kimyasal içerikli
beslenmeye dikkat etsinler.Varikosele karşı bişey yapılabilir mi? Varikosel
4.derecede varsa doktor tarafından ameliyat edilmesi lazım,ama herhangi bir
ağrı veya sızınız yoksa,1.derecede hafif derecede varikosel için,çobançantası
kürünü uygulaması büyük ölçüde yardımcıdır.(i.s.)
Varikosel
2.,3.derece bir Varikosel ise o zaman ameliyat olması gerekir.Ama 1.derecede
Varikosel ise; 1.derece Varikosel genelde sperm sayısını düşürmez yani motivide
olumsuz etki yapmaz,hareketliliğin,spermin,fakat ağrı veya sızı veriyorsa,evet
o zaman ameliyat edilmesi gerekiyor.(i.s.)
75****Polipler:
Rahimde polip: Soğan kürünü her
sağlıklı bireyin,eğer gastrit ve ülser şikayeti yoksa günde iki defa 15 gün
süreyle soğan kürünü uygulayın.Erkeklerde Soğan kürünün faydaları nedir?
Sizi prostatite karşı korur ve iyi huylu prostat büyümesi 40 yaşındaki erkeklerin
en büyük problemi arasındadır.Gece sık sık idrara kalkarlar,mesanelerini tam
boşaltamazlar,arada bir yanma yapar,antibiyotik kullanır rahat eder sonra
tekrar nükseder.İşte prostatit ve iyi huylu prostat büyümesine karşı soğan kürü
yılda 2 defa,6 ayda bir 15 gün,sağlıklı yaşama attığınız en önemli
adımdır.Kansere karşı koruyucu ve önleyici potansiyeli soğanın çok
yüksektir,hem antibakteriyeldir,hem antiviraldir.Bayanlarda Soğan kürünün
faydaları nedir? Yaz veya kış,ilkbahar,sonbahar hiç farketmez,ancak soğan
kürünü uygulayan bir çok bayan var.Menepoz şikayetleri için,Miyomlar
için,Çikolata kisti için,burada soğan kürünü uygulayanların dikkatini
çekiyor.Özellikle bayanlar uyguladığı için,bayanlar erkeklere nazaran çok daha
duyarlılar.Ben her yıl iki-üç defa grip geçirirdim fakat bu soğan kürünü
uyguladıktan sonra,ben gribe yakalanmıyorum,doğrumudur? Kesinlikle doğrudur.Kış
aylarına girerken baktınız grip salgını var,hemen soğan kürü uygulayın en az
bir 10 gün gribe yakalanmazsınız.Soğan kürünü uygulayan bayanlar 6 ayda bir
Endemetriozis yani Çikolata kisti,Pokistik over,Yumurtalık kisti,Rahimde
polip,işte Rahim iltihaplanması,bütün bunlardan ne olur uzak kalırlar.Birde
kadınlar erken yaşta menepoza giriyorlar,32-33 yaşında,eğer anneniz kaç yaşında
girmiş,mesela 42 yaşında,siz 6 ay erken girersiniz menepoza yani,41,5 yaşında
bu genel bir kural değildir ama,genellikle anne kaç yaşında girdiyse ondan 6 ay
öncesi,ancak bu kurallarda pek geçerli değil,çünkü beslenme kültürümüz tamamen
değişti.(i.s.)
Mide polipleri mukoza ile
kaplı midenin iç yüzey üzerinde oluşan hücre kitleleridir.Mide ve bağırsak
poliplerine önce soğan kürü günde iki defa,sonra ısırgan kürü uygula,ısırgan
kürü; 4-5 gr.yani bir tatlı kaşığı ısırganı al,1 su bardağına koy ve 4
dk.kaynat,akşam yemeklerinden 2 saat sonra kullan.Bu 1 ay kullanılsın,gastrit
ve ülseri olanlar kullanmasın.Önce aynısefa kürünü uygulasınlar sonra bu kürler
kullanılsın.(i.s.)
Burun Polipleri: Sinüzit kürünü
uygulasam burun poliplerine etki eder mi? Hayır polipleri yakıyorlar,fakat
tekrar çıkıyor.Ameliyatla bunlar alınıyor tekrar çıkıyor,yani ameliyatta çözüm
değil,başka çare kalmadıysa burundan nefes alıp-verme zor oluyorsa ameliyat
olsun,bu kür üzerine şu an çalışılıyor.10/10/2017 Çukurova Bölgesinde yaban
kavunu derler,bu salatalığa benzer,dışı Kırkağaç Kavununa benzer,hatta
beneklidir,Kırkağaç Kavunu çizgilidir.Bu benekli salatalık,biraz tombul bir
salatalık,boyu kısa,Cırtatan da deniyor buna,Güneyliler çok iyi bilir,bütün
Akdeniz bölgesinde vardır.Hatay'dan tutun,İskenderun,Mersin,Tarsus,Antalya'ya
kadar bütün sahillerde bulursunuz bunu,bunu damlatıyorlar burun poliplerine ki
bu çok riskli ve tehlikeli bir şeydir.Cırtatan bu ürünün suyunu doğrudan
burnunuza damlattığınızda,Allah korusun her yıl onlarca insan hastanelik oluyor
ve beyin zarı iltihaplanmasını,buda çok etkili ama siz doğrudan
almayacaksınız.Yaban Kavununu sıktığınızda hatta o cırt diye patlar öyle,sarı
benekli tombul salatalıktır,asla doğrudan buruna damlatmıyorsunuz,bundan ne
oluyor? Bunun suyu alınır,tuzlu,seyreltik suyun içerisine damlatırsınız
onu,karıştırırsınız oradan damlalıkla bir tane olur,ama bunun ölçüsü
var.Dolayısıyla bir hazırlama tekniği var,bu da çok ama çok
etkilidir.Kesinlikle doğrudan damlatılmasını,sinüzit mevsimine girilince bunlar
konuşulmaya başlanır.Cırtatan yani Yaban Kavunu dediğimiz aynı şey,bunun
suyunu alıcaksınız,işte yarım çay bardağı tuzlu su hazırlayacaksınız,bir çay
kaşığı tuz atın yarım çay bardağı suya,onu önce karıştırın sonra onun
içerisine,bir damla cırtatan dan Yaban Kavununun suyundan damlatacaksınız.Tek
damla damlat,oradan damlalıkla alıp sağ ve sol burnuna
damlatıcaksınız.Baktınızki yetmiyor,bu ikinci damlayı içerisine ilave
ederek,tahminen 5 damla en fazla,yaban Kavununun suyu seyreltilmiş tuzlu suda
burda etkilidir.Bu da evde hazırlanabilir ama ben önermiyorum,çünkü insanlar
şifa bulmak için,fazla fazla yoğun konsantre hazırlıyorlar,bu da riskli bir şey
onun için ölçü çok önemlidir.(i.s.)
76****D Vitamini düşük olanlar:
D
Vitamini düşük olanlar; Vitamin D 9 çıkmış; Yani Düşük seviyede çıkmış
demektir.Vitamin D özellikle kapalı bayanların evlerine geldiklerinde
kollarını,omuzlarını,yüzlerini güneşe göstersinler.Çünkü D vitaminin
oluşabilmesi için mutlak suretle,güneş ışığının deriye temas etmesi lazım,yani
deriyi görmesi lazım,bu sayede Vitamin D oluşur.Birde şunu yapabilirsiniz,D
Vitamini eksikliğiniz varsa; Çünkü D Vitamini eksikliği doğrudan kanserlede
ilintilidir.Şöyle D Vitamini sürekli çok düşük seyrederse,buda kansere
yakalanma riskinizi artırır.Vitamin D yi normal seviyesine çıkarmak
istiyorsanız? Yapacağınız şey 1-Güneş banyosu 2-Bildiğimiz Kürtül mantarları
var beyaz,150-200 gr.bu kürtül mantarını ince ince doğrayıp soğuk suda güzelce
yıkayınız,camın ön tarafına,güneş ışığı ile arasında camın olmaması lazım,yani
direk güneşe bir tabakta koyucaksınız.Çünkü cam güneşten gelen Ultraviole A-B-C
var,burada mühim olan Ultraviole B dir,cam onu geçirmiyor.10-15 dk.orada
beklesin,sonra onu bir alt üst edin,yine bir 10-15 dk.beklesin.Ergosterol
var,yani mantarın içerisindeki D vitamininin ön basamağı var.İşte güneş
ışığıyla birleştiği zaman Ultraviole B ile D vitamini oluşuyor.İşte burada
mantarı yumurta yapabilirsiniz,mantara yakışmayan tek sebze domatestir.Etle
olur bunu denesin bayanlar,mantarlı yemeğin içerisine domates koyun tadını
ekşitir yemeğin,bir birlerini pek sevmiyorlar,domatesle mantar bir araya
gelmez.Mesela domatesle et olur,etle mantar olur hatta içine soğanda
koyabilirsiniz tamam,ama mantarlı birşey yaptığınız zaman içine domates
koymayın.B niye lazım,o derinizdeki kolesterolü D vitaminine dönüştüren o güneş
ışığındaki Ultraviole B dir.Bazı insanlar benim cildim kuru,ellerim kupkuru
der,bu nedendir? Bu kolesterol azdır,kolesterol nerede üretilir? Karaciğerde
üretilir,vücut ihtiyacı olan kolesterolün % 75-80'ini kendisi üretiyor
Karaciğerde ama biz fazla yağlı yediğimiz zaman ne oluyor?
Etten,sütten,peynirden kolesterolü % 20-25 oranında almamız gerekirken,çok
yüksek oranda alıyoruz,damarların içten yağlanmasına sebebiyet
veriyor.Karaciğerin ürettiği bu kolesterol Karaciğerde bu 7D Hiprokolesterole
dönüşür.Bu 7D hibrokolesterole dönüşür dönüşmez,bütün derimize dağılmaya
başlar.Derinin üzerine Ultraviole B ışığı düştüğünde,7D Hibrokolesterol de
hemenVitamin D ye dönüşüyor.Kemik yapımız için çok önemlidir,Vitamin D
eksikliği Ostoporoza yani kemik erimesine neden olur,cildimizin kolay
incelmesine neden olur,kırışmasına neden olur.D Vitamini takviyesini alırken
dikkatli olmanız lazım,kandaki pıhtılaşmayıda bu artırabiliyor,herşeyin fazlası
zarar bunu unutmayın,çünkü bu alemi Allah yaratırken bir denge,nizam,kural ve
düzen üzerine kurmuştur.İşte kolesterolde böyle 220 ile 150 arasında
olacak,Tansiyon 130 ile 115 veya 120 arasında olacak,vücut ısınız 36,5
derecedir,herşeyde bir ölçü var.Kandaki,böbrek fonksiyonlarını gösteren
kriyetin değeri 1.1'in üstüne çıkmaması lazım,herşeyde bir sınır var,bunun
üzerine çıktığınız zaman bu defa organ rahatsızlıkları,metabolizma
rahatsızlıkları ortaya çıkmaya başlıyor.Onun için bu dengeyi korumaya özellikle
özen göstermeliyiz.(i.s.)
77****D Vitamini güneş haricinde nasıl
alınır:
Fazla
D Vitamini alırsanız zararlı olabilir,pıhtı attırabilir.Kürtül mantarından
alabilirsiniz.Test sonuçlarınıza bakın ona göre doğal yolla
alabilirsiniz.(i.s.)
78****Fazla D Vitamini alırsanız ne olur:
Fazla
D Vitamini alırsanız zararlı olabilir,pıhtı attırabilir.Kürtül mantarından
alabilirsiniz.Test sonuçlarınıza bakın ona göre doğal yolla
alabilirsiniz.(i.s.)
79****Atopik Dermatik:
Atopik
Dermatikteki kaşıntı için siyah üzüm,elma sirkesi,ısırgan ve sarımsak yağını
kullan.(i.s.)
80****B12 Yükseltmek için ne yapmalıyız:
B12
vitamini kullandığınız ilaçlara bağlı olarak düşebilir.Mesela ilk başında gelen
Netformin,kişi diyabet hastasıdır,Netformin kullanmak zorundadır.Bu ilaç
B12'yi düşürür,hiç farkında bile olmazsınız,dolayısıyla B12 vitamini neden
düşüyor,bunların sebeblerinin bilinmesi lazım.Test yaptırın B12 vitaminine
mutlaka baktıracaksınız,prospektüse mutlaka baksınlar,B12 vitaminini
düşürüyormu diye,ben size çok basit bir yöntem söyleyeceğim.B12 nasıl
yükseltilir; Ancak şunun bilinmesi lazım B12 vitaminini,bağırsaklarda bunu
üreten bakterilerdir.Bu B12 kobalamin dediğimiz bu vitamini
bağırsaklarda ne yapıyor,bunu bakteriler üretiyor.Eğer midemizde,mide
çeperinizde,mide duvarınızda üretilen,İntirinsik Faktör diye bir protein
var.Eğer bu üretilmiyorsa,siz ne yaparsanız yapın,B12'yi üretemezsiniz,bunlar
damar yoluyla almak zorundalar.Diyelimki intirinsinfaktör proteinini midemiz
üretiyor,genellikle bu üretilir.% 2, % 3 gibi oranda bazı insanların mide
duvarında,mide çeperlerinde bu protein üretilmez.İntirinsinfaktör proteinini,o
zaman ne oluyor? B12 açığına düşüyorlar.Bunuda dışarıdan iğne yoluyla bir
şekilde almaları gerekiyor.Diyelim ki böyle bir protein eksikliğiniz yok,B12'yi
doğal olarak nasıl alabilirsiniz.Bunun en güzel yolu Lahana turşusudur,bildiğimiz
lahana turşusudur.Başka turşularla karşılaştırmayın,lahana çok farklıdır.Çünkü Laktik
Asit üreten bakteriler,bunun yapraklarının üzerinde var,zaten bunun
turşusunu yapıyorsunuz.Lahana turşusu tükettiğinde göreceksiniz ne olacak,B12
vitaminini üretilmeye başlayacaktır.Hiç ilaç gibi değil,sofranıza
koyduğunuz,Fasulyenin,Nohutun yanında yediğiniz Lahana turşusu ilaç oluyor
yani,işte bu B12 vitaminini Lahana turşusu üzerinden de,hem damak tadınızı
artıracaktır.Birde yanlış bilinen birşey söyleyeyim,B12'yi biz etten sütten
alırız,işte bu et yemeyenler,vejeteryanlar,bunlarda B12 Vitamini eksikliği
olur.Protein tüketen insanların ağız salyası asidik olur,asidik olduğu zaman
ağızda bulunan B12 bakterilerinin,B12 üreten bakterilerin yaşama şansı
yoktur.Ama şimdi siz vegansanız yani vejeteryansınız ne olacak,ağız
salyanız protein tüketmediğiniz için veya çok az proteini bitkilerden aldığınız
için,vücudunuz asidik olmayacaktır.Ağız salyanızda bazik olacak,işte bu tıbbi
kliniklerde bile,deneylerle kanıtlanmıştır.Ağzınızda,dişlerinizin arasında
salgılanan,salyanızda B12'yi üreten ne oluyor? Bakteriler yaşamaya
başlıyor,çoğalmaya başlıyor bazik ortamda,asidik ortamda bunların yaşaması
mümkün değil,işte veganlarda et tüketmedikleri için ne oluyor? Ağız salyaları
bazik olmaya başlıyor,bazik olan ağız salyalarında,B12 vitaminini üreten
bakteriler üremeye başlıyor.(i.s.)
81****Omega3 tablet yerine doğal yolla
almak istiyorsanız:
Keten
tohumu yağını Avokado ile karıştırıcaksınız,Omega3 mü almak istiyorsunuz?
Tabletine falan gerek yok,bir tatlı kaşığı keten tohumunu havanda iyice
ezin,bulamıyorsanız bunun yağını tüketin,gün aşırı sabah bir tatlı kaşığı
yeterlidir.(i.s.)
82****Kireçlenme:
Ağustos
ayının ilk haftasında olur yani Ağustos ayı ve Temmuz ayının 15'ine gelmeden
yaprakları toplamayın,çınar yapraklarının tam mevsimidir.5 derin yırtığı
olacak,birde gölgede kurutulacak,günde 2 defa 1 ay süreyle sabah,akşam
kireçlenme için çayı içilsin.Aşırı derecede kireçlenmesi olanlar çınar yaprağı
içsin,ördek ayağı gibi olanlar değil diğeri içilecek,tazesini kullanma,kurut
öyle kullan,3. ve 4. günü ağrılar artarsa ara verip,ağrılar kesildikten
bittikten sonra tekrar başlayın,göreceksiniz bir hafta 10 gün uygulayabileceksiniz.Şikayet
seyrine göre dönem dönem kullanabilirsiniz.2 adet çınar yaprağını kırıp 1
dk.kaynat fazla değil,ılıdıktan sonra iç yeter.Dizini bükemeyenler,yolda
yürümekte zorluk çekenler bundan hatsafada faydalanacaklardır.Çınar yaprağının
körpe olgunlaşmamışı olmaz,yere düşenini alıp kullanma,taze dalından koparıp
kurutulacak.Toprak üzerini örtünce altta kalan bölümü nemli mantarlaşıyor fayda
yerine zarar görürsünüz.(i.s.)
Parmaklarında
kireçlenme olup şişiyorsa; İki tane kurutulmuş çınar yaprağını (5 derin yırtığı
olacak) bir bardak suda 1 dk.kaynatıcaksınız.Ilıdıktan sonra süzüp içiçeksiniz,
günde iki defa kireçlenmeye karşı birebir.(i.s.)
Kireçlenme
için Antalya'da ardıç yağı vardır.Ağrıyan yerlerede ardıç yağını hafif masaj
şeklinde sürecek,ayrıca çınar yaprağını kullansın.(i.s.)
Kireçlenme
için önerilen derin yırtıklı çınar yaprağının antidepresan etkisi var. Çınar
yaprağının içinde bazı glikozikler antideprasan etkisi yapıyor.Hafif bir
depresyon varsa çınar yaprağı ve sarı kantarondan fayda görürsünüz.(i.s.)
Tinutus
(kulak çınlaması): Lahana kürünü veya U vitaminini öneriyoruz.Tinutusun bir çok
nedeni var; Eğer kulakta kireçlenmeye bağlı Tinutussa yapacağınız şey çınar
yaprağıdır.Yaş 30-35-40 kireçlenmesi yok ne yapıcak,burada 15 gün soğan kürü
uygulayacaksınız,sabah-akşam günde iki defa taze hazırlanacak,arkasından
Testeredişli Aslanpençesi bir ay boyunca,o da günde iki defa,arkasından tekrar
15 gün soğan kürü uygulayacaksınız.Son kürünüzde Çobançantası,onuda günde bir
defa ve bir ay,evel Allah Tinutus kulak çınlaması ortadan kalkacaktır.Tinutusu
artıran nedir? Aşırı yorgunluk,uykusuzluk,stres,yüksek tansiyon,bunlar tinutusu
artıran faktörlerdir.Gürültülü müzik dinlemekte artırır,kulak çınlamasında beni
biri andı demek batıl bir inançtır.(i.s.)
Kireçlenmeye
kaz yağı kullan (i.s.)
Kireçlenme;
Bu kalsiyum birikmesidir,Yapılacak şey Çınar yaprağıdır.(i.s.)
Kireçlenmeye
karşı modern tıp hala bir çözüm bulamadı,Osteoartrit diyoruz
buna,kireçlenmeyi Dünya'da çözebilecek bir ilaç yok,bunun çözümü Çınar
yaprağıdır.Özellikle Anadolu topraklarındaki,o Bor'un bulunduğu
bölgelerde yetişen Çınar yaprakları ki biz o bölgelerden
toplattırıyoruz.Muhteşem etkilidir yani Çınar yaprağını kullanıpta,ben fayda
görmedim diyen insan olmadı.Bazen kireçlenme o kadar şiddetlidirki kişi
yürüyemiyor,dizini bükemiyordur.Kürü uygulamaya başladıktan 3.,4. gününde
şikayetlerinin arttığını söylüyor.Burada yapacağınız şey çok kolay,hemen kesin
kürü,2-3 gün ara verin tekrar başlayın,göreceksiniz bu şekilde kireçlenme şikayetinden
tamamen kurtulacaksınız.Bir ay kullanın sabah-akşam,kireçlenmede lokal kalsiyum
birikimleri vardır,bunları yok edebilmeniz içinde Adaçayı yağı ile Susam yağını
karıştırıyorsunuz.1 çay kaşığı Adaçayı yağı,1 tatlı kaşığıda Susam yağından
alıyorsunuz,bunu karıştırıyorsunuz.Kireçlenme bölgesine,kirecin olduğu yere
bunu masaj yaparak sürün.Bunu bir ay kullanınca,bir 15 gün ara verdikten sonra
tekrar uygularsa,bu geri kalan % 30 da tamamen ortadan kalkar.Çünkü her
hastalığın insanlardaki seyri farklıdır.Bazıları bir kürle tedavi
olurken,bazıları tekrar tekrar yapınca tedavi oluyorlar.(i.s.)
Kireçlenmenin
tıpta çaresi yok,dizini bükemeyen,yürümekte zorlananlar var.5 tane Glikozit daha
fazla da var.Bu Çınar yaprağında fonksiyonel ne yapıyor,öyle bir özelliği varki
bunun Asitbaz dengesini kurduruyor,yani Kireci çözmek için bir müddet
Asidik,bir müddet Bazik böyle bir fonksiyonu var bunun,bu Çınar yaprağı aynı
zamanda Antidepresan,bunu kireçlenmeye olan etkisini bulduktan sonra farkına
vardık bu özelliğinin.Bazen bir bitkide bir kaç tane hikmet gizli
olabiliyor,saklanabiliyor.Brokolide mesela Fibrokistlere karşı çözüm,aynı
zamanda iyi huylu Prostat büyümesine de muhteşem bir çözüm,bir taşla iki kuş
vurdutturuyor.Çınar yaprağıda aynen böyledir.(i.s.)
83****Dizlerinde ağrı varsa:
Günde
2 defa kuş burnu çayı içecekler.Kas gevşetici verilen hastaya,bu ağrıları
alıcaksa eğer ödemi de varsa,su topluyorsa şişme varsa,çok az suda 5 dk.ısırgan
lapası yapacaksınız.Cıvık olacak tülbente sarıp şişkinliğin olduğu yere 15-20
dk.üzerinde bekleticeksiniz.Bunu iki günde bir tekrar edin,hem ödemi ısırgan
lapasıyla almış olursunuz hemde kuş burnuylada ağrısını alırsınız.(i.s.)
Bel
fıtığı: Lomber bölgesinde L3,L4,L5 de,burada protrizyon gibi,balding
gibi,parmiye gibi emar raporlarında yazar.Burada yapacağınız şey kırkkilit
bitkisi YAPILIŞI: 1,5 çay bardağı suya,1 yemek kaşığı kırkkilit otu atın ve
kısık ateşte 5 dk.kaynatın,sıcakken süzün,ense kökünden kuyruk sokumuna kadar
sürüyorsunuz.Bunu 15-20 defa süreceksiniz,ortamın sıcak olması lazım,yani
kişinin üşümemesi gerekiyor.15-20 defa hafif bastırarak bunu
yedireceksiniz.Bunu sabah-akşam uygulayın,ertesi gün ise ardıç yağı
süreceksiniz.Bir gün kırkkilit bitkisinin çayını sür,bir günde ardıç yağını bir
ay uygulansın.Ağrı varsa hemen ağrıyı alır ama fıtığın yok olabilmesi
için,permianın yok olabilmesi için bir ay uygulayacaksınız.Sürdüğünüz an sizi
rahatlatır bu doğrudur ama tedavi onu ortadan kaldırılması yaklaşık olarak
20-21 gün sürer,bir ay bu işe devam edin diyoruz.(i.s.)
Boyun fıtığı: Özellikle boyun
fıtığında sektirmez.Boyun fıtığındaki problemi %99.9 çözer.Acı elma yağı yani
diğer adıyla Adaçayı yağı ile susam yağını karıştırıyorsunuz.Osmanlının
mutfağından eksik olmayan,osmanlı seferlere çıktığında mutlaka susam yağı vardır
çünkü,herhangi ezilmelerde,çarpmalarda,travmatik durumlarda,susam yağı ile
masaj yaptığınız zaman,muhteşem bir şekilde ağrınızı ve sızınızı alır.Bir yemek
kaşığı susam yağı,bunun yarısı kadar yani 1 tatlı kaşığı da adaçayı yağını
güzelce karıştır.Bütün boyun çevresine,özellikle ense kökü bölgesine parmak
uçlarıyla sabah-akşam masaj yap,bunu bir ay uygulayacaksınız.Sağlı sollu şah
damarlara da sürünüz.Bakın bakalım boyun fıtığı kalıyor mu?(i.s.)
Ağrı için: Ardıç yağı,kol-bacak gibi
yerlerde,romatizma yoksa ağrılarını alır kullanabilirsiniz.(i.s.)
Kireçlenmenin
tıpta çaresi yok,dizini bükemeyen,yürümekte zorlananlar var.5 tane Glikozit daha
fazla da var.Bu Çınar yaprağında fonksiyonel ne yapıyor,öyle bir özelliği varki
bunun Asitbaz dengesini kurduruyor,yani Kireci çözmek için bir müddet
Asidik,bir müddet Bazik böyle bir fonksiyonu var bunun,bu Çınar yaprağı aynı
zamanda Antidepresan,bunu kireçlenmeye olan etkisini bulduktan sonra farkına
vardık bu özelliğinin.Bazen bir bitkide bir kaç tane hikmet gizli olabiliyor,saklanabiliyor.Brokolide
mesela Fibrokistlere karşı çözüm,aynı zamanda iyi huylu Prostat büyümesine de
muhteşem bir çözüm,bir taşla iki kuş vurdutturuyor.Çınar yaprağıda aynen
böyledir.(i.s.)
84****Romatizma:
Söğüt
ağacı kabuğu tıp da bizim çok da iyi bildiğimiz romatizmaya karşı kullanılan
ağrı kesici,bir çok insanın aldığı kan sulandırıcıdır.
Karnıbahar
romatizmada faydalıdır.
Kuru
üzüm biraz ağrı kesici ve iltihap kurutucudur,vücudunda iltihaplı romatizması
şişliği olanlar için yararlıdır.
Karabaş
otunda ağrı kesici özelliği olduğu için,romatizma şikayetlerini azaltır.
Karahindiba
kanı temizler,romatizma hastalığına faydalıdır.
Çörek
otu vücudu alerjilerden korur,romatizma ağrılarına iyi gelir.
Kireçlenme
için Antalya'da ardıç yağı vardır.Ağrıyan yerlerede ardıç yağını hafif masaj
şeklinde sürecek,ayrıca çınar yaprağını kullansın.Diz ağrısı romatizmaya bağlı
ise; Isırgan lapası infilamasyon yani iltihap varsa ısırgan lapası,yok fiziksel
hareketten dolayı sinovil güçsüzlüklerinden kaynaklanıyorsa da ne
öneriyoruz.Günde iki defa kuşburnu çayı,merdiven çıkması kolaydır da zor
inerler,işte orada bilinki kuşburnu çayını yapıp içeceksiniz.(i.s.)
Söğüt:
Hiç ummadığınız söğüt,bu çok bilinen suda çözüneni bile var.(Aspirin) Salisilik
asit,bu söğüt ağacından,söğüt ağacının yapraklarından ve kabuğundan elde
edilir.Salisilik asit ilacın kan sulandırıcı özelliği ve ağrı kesici özelliği
var.Salisilit asitten veya asidik salisilik asit,bir ölçü aldığınızda ağrı
kesici özelliği var,iki ölçü aldığınızda anti infilamatuardır yani
infilamasyonlara karşı,daha doğrusu romatizmal şikayetlerde; Mesela çok fazla
alındığında da sinüzit etkisi yapar.Bunu bitki olarak kullanmak istersen 2
yaprak yeterli olacaktır.Bu söğüt yaprağının özellikle su kenarında,akarsu kenarında
yetişen kuyu başı değil,suyun mutlaka akması lazım. Nimeti hikmeti akarsu
kenarında olmasıdır.Taze yaprak ise havanda veya sarımsak presinde dövün,eğer
kuru ise kırın katlayın böyle siğilin üstüne koyun yarım saat sarın bekletin,o
siğili yok eder.Antiviral özelliği var,söğüt yaprağı hem antibakteriyeldir hem
de antivayrıl yani antivüritik,virüslere karşı etkili özelliği var özellikle
siğilde etkilidir.(i.s.)
Çiğdem
çiçeği: Özellikle behçet hastalarının kullandığı Latince ismi Kolşisin,
kolşisin ilaç yapılıyor ve bu bitki bizden Almanya'ya,Fransa'ya
gidiyor.Kolşisin ilaç ismidir,kolşisin ilaç yapılır bundan latince ismidir.Onun
ana etken maddeside odur işte,behçet hastalığında bir takım iç organ tutulumlu
olanlar,romatizmanın bazı türlerinde falan bunlar kullanılıyor ama direk
doğrudan bitki kullanılmıyor.İstenilirse kullanılırda,dikkatli olunması
gereklidir,çünkü içerisinde toksin maddeler var.(i.s.)
Isırgan
otunun dişisi birde erkeği vardır.Kök sapları kahverengi ise erkek,kök sapları
yeşil ise dişidir.Dişi ısırgan; Romatizmalarda,diz kapaklarınız ödem
yapmış.Bunun kurutulmuşuda olur,tazeside olur.Çok az suda lapasını yapıp,ödemli
olan yani şişmiş olan yere bunu tülbentle sarıp koyarsınız.20-25 dk.bekletin o
ödemi de alır,ağrıyıda alır,çok ama çok etkilidir.Bu romatizma için lahana
yaprağını 1 dk.kadar haşlayıp15-20 dk.ödemli bölgeye etki ettirin.Isırgandan
çok daha etkilidir,fakat ısırgan romatizmaya bağlı ağrıyıda alır.O bölgede
lahana onu yapamaz.(i.s.)
Erkek
ısırgandan yapılan lapayı yerseniz,alerjik bir vücudunuz varsa,alerjiye karşı
müthiş direnç kazandırıyor.En önemli özelliğide akciğer kanserinede
koruyucudur.Romatizmal şikayetlerde dişi ısırgan daha etkilidir.(i.s.)
Romatizma
hastaları bir tatlı kaşığı susam yağı kullanacaklar.(i.s.)
AB kan grubu; Ailesinde romatizmal
hastalıkları olanlar,keçi sütünü çocuklarına içirmesinler,yedirmesinler.Nasıl
beslenmeli; Böbreklerine özellikle dikkat etsin,anne sütü almadığı için kemik
erimesi ihtimalleri var.Keçi sütü yeterli gelmez bu konuda,bel ve boyun
fıtığı,menüsküs gibi hastalıkların görülme ihtimalleri yüksektir.Sütü bol bol
tüketebilir,"AB"ler ve "B"ler sütü kullanabilir,tere şifa
olur ve iyi gelir.Kemik ağrıları olma itimali var,bu hastamızda kemik ağrıları
varsa,sahlebi bol bol tüketmesi gerekiyor.Sahlep,kemik erimesi olan
hastalarda,kemik dansitesini,yoğunluğunu artırdığı net olarak tespit
edildi.Sebze ağırlıklı beslenmeli,tavuk eti yeme,oluşmamış bile olsa muhakkak
kemik zayıflığı olacaktır.Diş çürükleride ondan dolayı çok olur,hatta kırıldığını
bile görebilir,tere ve sahlep çok faydalı olur.(hayatı farket)
"0" temel kandır,ilk
yaratılan 0(+) pozitiftir,Adem "0" dır.Tahıl grubu ile çokça beslenen
insan grubundan "A"grubu ortaya çıktı."B"grubu et ve süt
tüketenlerden de "B"grubu çıktı,en uzun yaşayanlarda
"B"grubudur."B"lerde et ve süt kombinasyonundan fazla zarar
görmüyor."B"lerin et ve süt kombinasyonundan
"0","A"ve "AB"ler çok ciddi zararlar görüyor.45
yaşında motoru çökertiyoruz,beslenmenin genetik üzerinde mutlak etkisi
var.Mazotta çalışana benzin,benzinle çalışana mazot vermiyorsunuz.Öyleyse
enzimlerinize göre beslenin,"A"grubunun enzimi başaktır
fakat,0(+),0(-) ikiside aynı beslenirler,sadece psikolojik duruş farklılıkları
olur."0"grubu herşeyi yiyebilir,dönerin yanında ayran içerek tükürüğün
enzim kabiliyetini yok ediyorsunuz,ikiside hazmedilmiyor yok
ediliyor."A"grubları hergün 1 kahve içebilir."0"lara pek
fazla yaramaz."0"grubu taşı bile eritir ama etle birlikte ayranı
içerseniz eritemezsiniz,limonlu maden suyu tüketebilirsiniz.Hafta da 2 defa
maden suyu yeterlidir."A"grubu kanını "0"a verirse
"0" ölür,niçin veremezsiniz enzimleri çünkü
farklıdır."0"grubu için et hayattır,"0"grubu hasta
olmuşsa,kendisine güzel bir haşlama yapsın patates koymadan."0"grublarına
sakat at bile zarar vermiyor çünkü etçil ama ona ne zarar veriyor,ekmek,ekmeğin
her türü gluten yemeyecekler."0"lar kanatlılara fazla yaklaşmayın,köy
tavuğu arada yiyebilir."B"grubu kanatlıları asla
yemeyecek,"A"grubu kanatlıları yesin,siyah et yemesin."0"lar
için süt ve süt ürünleri problemdir,karnıbahar problemdir hazımsızlık
yapar.Birde hasta ise troid varsa,hipoglisemin varsa,romatizma varsa,yeşil
soğan romatizmalılara sıkıntılıdır,"0"grubuna mercimek
yaramaz."B"grubu tavuk eti ve mercimek yemeğe devam ederlerse,başka
hiç bir dert aramasınlar."A"grubunun etini yeşil mercimekten ve
kırmızı mercimekten alacak,tavuk eti yiyebilir.Yumurta hepsine yarar,tereyağ
"0" grublarına yaramaz."B"grubu tahinden,kırmızı
mercimekten,tavuk etinden ve bulgurdan uzak duracaklar."A"grubu
kırmızı etten uzak duracak ancak annesinden veya babasından birisi
"0"veya "B"ise bu kırmızı et yiyebiliyor dana hariç.(hayatı
farket)
Romatizmalı hastalıklarda,soğan
kemikteki enflamasyonu arttırıyor.Yani geleneksel tıpta tarif ettiğimiz vücudun
rutubetli olması sebebiyle,soğan vücut rutubetini arttırıyor.Tıpkı romatizma
hastası rutubetli ortamda kaldığı zaman ağrıları artar ise bazı gıdalarında
vücuttaki rutubeti arttırıcı özelliği var.Mesela soğan kemikteki rutubeti
arttırdığı için,kemik ağrılarını arttırır.Bunun tam tersi zencefilin kemikteki
enflamasyonu azaltır,kemikteki rutubeti kurutur.Kuruttuğu için ağrı ve
sızılarda zencefilin kullanılması hikaye sebebi bu,dolayısıyla bu gibi
hastaların soğanın dokunduğu hastaların,bol miktarda zencefil,havlıcan gibi
gıdaları tüketmesi iyi olur.Romatizma hastaları soğan yemesin,ağzınıza
aldığınız lokmayı 16-17 kere çiğneyin,beyin analiz eder ve mideye bu besinler
geliyor diye uyarı verir.Eğer vücuda yaramıyorsa mide beyine benim ona
ihtiyacımız yok der ve daha lokmayı yutmadan mideniz kalkar.(hayatı farket)
Ağrı için: Ardıç yağı,kol-bacak gibi
yerlerde,romatizma yoksa ağrılarını alır kullanabilirsiniz.(i.s.)
Romatizma da üç bitki var,kurutulmuş
kiraz sapı,ısırgan,karabaş (i.s.)
Akdeniz
Ateşi : Akdeniz ateşi bağırsak romatizmasıdır.Yel kaslara girerse kas
romatizması,kana gelirse iltihaplı romatizma,kemiğe gelirse kemik
romatizması,kıkırdağa gelirse kıkırdak romatizması,damarlara gelirse damar
romatizması olur.Yel iç organlara gelirse,onları koruyan zar romatizmasına
akdeniz ateşi deniyor.İncir tüketsin,ısırgan çayı içsin (muammer yıldız)
Akdeniz ateşi: Korşisin,Çiğdem
çiçeğinin Latince adıdır,Çiğdem çiçeğinden elde edilir.Kolşisikum diye
Çiğdem çiçeği Anadoluda,Anadoludan bu Fransa'ya gider,orada Kolşisin diye ilaç
yapılır ve tüm Dünya'ya satılır.Kolşisin böbrek üzerinde olumsuz etkileri evet
vardır,bu oradan kaynaklanıyor.FMF dediğimiz bu Akdeniz ateşi,Ailesel
Akdeniz ateşi,buna karşı kurutulmuş Kiraz sapı ve Isırganda beraberinde
kullanabilir,oldukça etkilidir.Romatizmal kürü olan; Kurutulmuş Kiraz sapını
25-30 tane,Isırganla beraber hazırlıyorsunuz.Bunu 5 dk.kaynatıcaksınız,Kiraz
saplarını kaynamış suya atın,bir 3-4 dk.kaynatın,daha sonra üzerine Isırgan bir
tutam 5-6 gr.Isırgan ilave edin,bir 4-5 dk.da en fazla 5 dk.olacak,Isırganla
beraber kaynatmaya devam edin,ılıdıktan sonra suyunu içiniz.Birde akşam
yatmadan 5-6 baş Karabaş bitkisi bir bardak suda,bunuda 5 dk.kaynatıyorsunuz.En
fazla 7 dk.ya çıkabilirsiniz ve ılıdıktan sonra süzüp bunun suyunu için,bunu
bir ay kullanın yan tesiri yok,akdeniz ateşindeki şikayetlerin büyük oranda
azaldığını göreceksiniz.Hemoglobin,Demir düşük olur,Dalakta büyüyebilir,Sütten
uzak durucaksınız.Çünkü Süt vücuttan Demir atar,çay vücuttan demir atar.Anemisi
ve Kansızlık şikayeti olanlar,Süt,Peynir,Çay,Kahveden uzak duracaklar,FMF'de
problem demirle ilgili,dolayısıyla daha çok sorun olur.Boyu
uzamaz,Kemikleri gelişmezmiş süt içmezse yok öyle bir şey,Yoğurt yiyebilir
problem yok,3 yaşındaki çocuk için Kereviz-Ispanak kürü,toz şeker
kullanmayın,Bal da olmaz,Dut pekmezi olabilir bir çay kaşığı,o da çocuğun tadı
hoşuna giderek içebilmesi içindir.(i.s.)
Romatizma için; Kars'ın kazlarından
kaz yağı,bu gün İngiltere'de hangi eczaneye gitseniz (buoz oil) diye
satılır.Buoz-kaz demektir,kazdan elde edilir,kaz yağıdır.Bunu
sürdüğünüzde infilamasyon,şişlik,romatizmaya bağlı ağrı varsa,mükemmel bir
şekilde bunu alır.Bunu nasıl kullanıcağız? Köylüler kaz besler,hangi köylüye
gitseniz 20-30 kazı vardır.Bunların etlerindeki o beyaz yağı alınır,tencere
içerisine konur,sırf o beyaz yağı ısıtılır,erir,eridikten sonra dondurmaya
bırakılır.Sonra bunu sabah kahvaltısında,ekmeğinizin üzerine tereyağ gibi
sürersiniz.Romatizmalı bölgeye dıştan sürecek,kaz yağı iltihaplı eklem
romatizmasında müthiş etkilidir.Yemek yapmada da bu yağı
kullanabilirler,hem yenir hemde sürülür,iki şekilde kullanılabilir.(i.s.)
Haşimato
triodu: Haşimato triodu otoümmin hastalığıdır,vücudun kendi organını yabancı
görüp,onu yok etmeye çalışmasıdır.Haşimato troid de iltihaplanma
oluyor,dolayısıyla problemler başlıyor,kendi organını yabancı sayıyor.Şeker
hastalığı o da otoümmin hastalığıdır,pankreasa saldırıyor.Tip 1 diyoruz
çocuklarda çok sık görülmeye başladı,kendi pankreas hücrelerini yabancı hücre
deyip,onları yok etmeye çalışıyor.Romatizma da otoümmin hastalıktır,dolayısıyla
bunların gelişmemesi için,en çok etkilenenler %75 bayanlar,%25
erkekler,dolayısıyla yediğiniz içtiğinize dikkat ediceksiniz.Mümkün olduğu
kadar doğal ne varsa ona yöneliceksiniz.Haşimato troidine yoğurt otu
faydalıdır,birde dereotu faydalıdır.Haşimato hormonları dengeli
çalışıyordur,problem yoktur.PSH hormonu yüksek değildir veya düşük
değildir.Burda ilaçta kullanmıyorlar ancak nedir? Anti TPO'su,Anti TG leri
yüksektir.Haşimatolarda burda yapılacak olan şey nedir? Yoğurt otu kullanmaktır,dereotu
nodül varsa troid de,dereotu tüketerek binlerce bayan nodüllerden
kurtuluyorlar.Tıp'ta bunun çaresi yok,doktor diyor ki en çok operasyonla
nodülleri bunları alırız diyorlar.Ama sabırla,bir kaç ay
inatla,ısrarla,dereotunu sabah-öğle-akşam tüketirlerse,öğünlerden önce birer
tutam,akşamda yoğurt otunun gargarasını,geri kalanını da içecekler,bir bardakla
hazırlanıyor.(i.s.)
Depresyon
nedir? Bizim dış dünyaya açılan iki tane penceremiz var,bunlardan bir tanesi
kulak,ikincisi gözdür.Depresyona girmiş insanlar bazen şöyle söylerler,ya bana
öyle güzel bir şey söyleki mutlu olmak istiyorum.Şimdi bu insanlar,iç
dünyalarında kulakları ve gözleriyle güzel sözleri duyamıyorlar veya
algılayamıyorlar yada güzellikleri göremiyorlar.İşte burada Allah'ın bir lütfudur
Ispanak,Maydanoz ve Tere,Anksiyetenizmi var! Sebebi bilinmeyen korkularınız mı
var! Depresifmi hissediyorsunuz! Depresyon şikayetleriniz mi var veya kendinizi
böyle inaktifmi hissediyorsunuz.İşte burada yapacağınız şey sabahları
Maydanoz-Ispanak,akşamlarıda Ispanak-Tere,ne yapıyorsunuz? Bir tutam 5-6 yaprak
taze Ispanak,bir tutam 5-6 saplı Maydanoz,1,5 bardak suda 5 dk.kaynat,ılıdıktan
sonra sabahları aç karnına süzüp bunun suyunu içiceksiniz.Akşam güneş batmasına
yakın yine 5-6 yaprak ıspanak,ama bu defa 5-6 yaprak taze tere
kullanılacaksınız.Onuda 1,5 bardak suda 5 dk.kaynatıcaksınız.Burdan zaten bir
bardak çıkar,ılıdıktan sonra süzün ve suyunu için,unutmayın sabah
Ispanak-Maydanoz,akşam Ispanak-Tere ( taze Tere bulamıyorsanız,bir tatlı kaşığı
tepeleme Tere tohumu da olur),bunu aralıksız olarak bir ay kullanın,inanın
dükkanını kapatan insanlar var,şiddetli depresyondan dolayı ofisini kapatan
avukat var,müthiş bir kürdür,bunu özellikle tavsiye ederim.Birde ne zaman
kullanın biliyormusunuz,diyelimki doktorunuzun verdiği antidepresan ilaçlarını
kullanıyorsunuz.6 ay,1 yıl,1,5 yıl kullandınız,sonra doktorunuz size
derki,ilacınızı artık yavaş yavaş azaltıyoruz.Hiç bir antidepresan ilaç
kesinlikle birden bire bırakılmaz,yok böyle birşey,sakın böyle birşey yapmayın.Azaltarak
terkedin,işte bu azaltarak terk etme esnasında,depresif olan hastalar,depresyon
şikayeti olanlar,ya ben başa dönüyorum,ben hiç tedavi olmamışım derler.1,5 yıl
bu ilacı kullandım,ben tekrar başa döndüm endişesi yaşarlar.Bunun tıptaki adı reseptör
açlığıdır,işte burada ilacınızı,doktorunuz azaltırken ne yapıcaksınız?
Sabahları Ispanak-Maydanoz,akşamlarıda Ispanak-Tereyi uygulayacaksınız.Evel
Alllah bu reseptör açlığı,yani ben başa dönüyorum,hiç tedavi olmamışım,bütün
1,5 yıllık tedavim boşa gitti endişesini size yaşatmayacaktır.Doktorunuz
ilacınızı azaltmaya başladıysa şunu da yapabilirsiniz.Kedi otu kökü (Valeriana)
bunu kullanabilirsiniz veya Sarı Kantaron o da antidepresandır.Fakat sebebi
bilinmeyen korkular var,en sevdiğiniz insanlar etrafınızdadır.Fakat o korku anı
geldiğinde zannedersinizki,yıllarca bir korku tünelinin içerisine
girdim,çıkamayacağım endişesi ki bu endişe bir kaç saniye sürüyor.Bu panik
atağı tetikliyor,kalp atışlarınız yükseliyor falan,hiç kimse panik ataktan
ölmez bunu da bilin,neden sabah Ispanak-Maydanoz da akşam Ispanak-Tere
öneriyorum.Çünkü; Kortizol hormonu böbrek üstü bezlerimiz,kortizol diye bir
hormon üretir.Bunun sentetiğini de romatizma hastaları kullanır falan
filan,nedir onun adı; Kortizon ilacı,bunun doğal olanını vücudumuz
üretiyor.Bunun adı kortizol hormonudur,böbrek üstü bezlerimiz üretir işte
bu,sabah farklı,akşam farklıdır.Onun için Ispanağın yanında sabah
Maydanoz,akşam Tere kullanılır sebebi budur.(i.s.)
Şeker
açlığı (Hipoglisemi): Kan şekeri düşmemiş oluyor,Hipoglisemiye düşmemiş
oluyorum.Özellikle bayanlar mens dönemine başlamadan önce,müthiş bir şeker
açlığı çekiyorlar.Resmen saldırıyorlar tatlıya yani dolayısıyla bunu ortadan
kaldırabilirsiniz.Hiç mi o dönemde tatlı yemiyeceksiniz? Tabiki yersiniz de
fakat artık gıdalar doğal olmadığı için,Buğday yedişer kromozonlu olmadığı
için,yiyorsunuz ekmeğinizi şişkinlik yapıyor,vücut sindiremiyor
zorlanıyor,Diyabette işte bu yüzden artıyor.Çocuklarda Tip 1 Diyabet o kadar
çok arttı ki,Kanser,MS o kadar çok arttı ki,bu bitki cinsel performansı da
arttırıyor.Hem şeker açlığını ortadan kaldırıyor,bunun çayını
yapıcaksınız.Evvel Allah bunu için saatinize bakın,5 dk.sonra şeker açlığınız
ortadan kalkacak,migrenin başlayacağı,migreni olanlar iyi bilirler,şeker açlığı
başladımı,migren başlayacak demektir.İshal şikayetiniz varsa,bu çayı
içebilirsiniz,sadece çiçeğinden tabi ama kabızlık yaparmı? Hayır yapmaz.Mesela
Romatizma hastasısınız,Romatizma hastalarının şikayetlerinide hafifletir.Genel
olarak ağız kokusunu da giderir,Karaciğer şikayetlerine de iyi bir
yardımcıdır.Şiroz hastasıdır,Karaciğer yağlanmasıdır,Hepatit B C si
vardır.Rahatlıkla içebilir ama ben bunu özellikle,şeker açlığı hisseden
bayanlar için,erkeklerde de aynı,TV karşısına geçip bir-iki çikolata falan yiyorlar.Çikolata
yenmez mi? Tabiki yenecek ama hep ölçü olacak,onun için Yasemin Çiçeği Çayı,orta
yaş üstü eğer üst üste bir kaç gün çikolata tüketirseniz.4-5 gün böyle üst üste
tüketin,Baklava,Şöbiyet,Kadayıf,6.gün tatlısız duramazsınız,vücut artık istiyor.Kan
şekeriniz yüksekse mesela; 130-140 larda seyrediyor değil mi? Yasemin Çayı
tüketin,1 tatlı kaşığı Yasemin Çiçeği alın,1 bardak suda cezve içine atın,bunu
yaklaşık olarak 7-8 dk.kısık ateşte,üzerinide kapatın kaynıyo kaynamıyor
gibi,çünkü içerisinde uçucu yağlar var.Aç karnına günde iki defa,bir öğlenden
evvel-bir öğlenden sonra veya bir öğlenden sonra-bir akşam yatmadan
içebilirsiniz.Rahatlatıcı özelliği de vardır,(Yasemin Çiçeğinin en az 7-8
farklı türü vardır) tatlıya olan ihtiyacınızı kesecektir.Şeker tüketme
ihtiyacınızın frenine basıyor,birde süresini uzatıyor.Yani burdaki Ghrelin
Hormonu,açlık duygusunu veren bu hormonu kontrol ederek,sizin geç
acıkmanıza sebebiyet veriyor.Bu bitki yağ yakarmış,Metabolizmayı
hızlandırırmış,lütfen hepsi yalan,uydurmadır.Metabolizmayı yavaşlatan ve
hızlandıran bir organımız var sadece,boyun kısmında Troid,kelebek şeklindedir.O
dur Metabolizmayı hızlandıran,mesela; Troidiniz hızlı çalışıyorsa,triodu hızlı
çalışana bakın bunlar kilolu değildirler,zayıflardır.Yavaş çalışanlar biraz
tombişleşiyorlar,kilo alıyorlar.Neden Metabolizma hızını
yavaşlatıyor,tükettiğiniz gıdaları yakamıyorsunuz.Bundan dolayı önce troidiniz
sağlıklı çalışıyormu,çalışmıyormu buna bakıcaksınız.(i.s.)
Sinüzit
için yapabileceğimiz şey Papatya,Kır Papatyası bir avuç,tencerede kaynıyan su
içerisine atıcaksınız.Hafif hafif kaynıyor ve burnunuzdan bunu inflamasyon
yapın,5 dk.sonra altını kapatın,tencerenin altını da kapatın,10 dk.bekle,10
dk.sonra ocağın altını tekrar açın,kısık ateşte yavaş yavaş kaynıyo olacak
şekilde bunu burnunuzdan yine 5 dk.soluyacaksınız.Bunu her akşam günde üç defa
yapıcaksınız,ne zamana kadar,taki akıntılar gelmeye başlayıncaya
kadar,Sonbaharda ve İlkbahar sonrası bu sinüzit dayanılmazdır.İnsanı keyifsiz
yapar,burnunuzun üzerinde bir baskı hissedersiniz böyle garip bir durum,çalışma
performansınızıda düşürür.Çaresi Antibiyotik değil,doktorunuz verdiyse kullanın
ama çözümü değil,çünkü Antibiyotik sinüzit "sonu -it" ile biten
herşey iltihaplanmadır,yani sinüs kanallarının iltihaplanması
demektir."Nefro" Böbrek demektir "Nefrit" Böbrek
iltihaplanması,"Prostatit" Prostat iltihaplanması,"Tonsin"
Bademcik demektir "Tonsilit" Bademcik iltihaplanması demektir.Şimdi
burada sizin yapacağınız şey,özellikle sinüzitte bu Kır Papatyası kürünü uygulamak,Antibiyotik
ne yapıyor? İltihabı kurutuyor,siz bir 5-10 gün rahat ediyorsunuz,o kurumuş
olan iltihap tekrar nüksediyor.Ne olacak tekrar Antibiyotik,Antibiyotiklerin ne
kadar ağır yan tesirleri olduğunu söylemiştik,Lavanta yağı dıştan sürülebilir,Lavanta
ağrıyı alır.Ardıç yağınıda öneriyorum ağrılarda,Ardıç yağı Romatizma ve Bel
Fıtığı şikayetlerinde ama Lavanta Migrene bağlı ağrılar için,Kas ağrılarında
Ardıç yağı kullanabilirsiniz,mesela bel ağrısıyla uyandınız Ardıç yağı
sürebilirsiniz.(i.s.)
Kaz
yağı: Romatizmal şikayetlerde,romatizmaya bağlı kaslarınızda ve eklemlerinizde
ağrı varsa Kaz yağı birebir,Ördek yağıda olabilir ama Ördek yağı % 30
etkili,illa Kaz olacak ve bu Kazlarda özellikle Ağrı Bölgesi'nin Kazları olacak
(i.s.)
Çörek
otu yağı neden önemli; Bir çok kronik hastalığın gelişmesinde,otoümmin
hastalıkların gelişmesinde ve zayıflayan bağışıklık sistemine karşı da mükemmel
bir yardımcıdır.Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek istiyorsanız,İş sadece C
vitamini meselesi değil,yani fonksiyonel yağlarıda kullanmamız lazım.Çörek otu
yağının içerisinde fonksiyonel yağlar var,dolayısıyla bunlar otoümmin
hastalıklara karşı,Diyabete karşı,Romatizmaya karşı,müthiş önleyici ve
koruyucudur.İnsülin direncinin ortadan kaldırılmasında müthiş etkilidir.(i.s.)
Dut pekmezi: İnflamasyon için yani inflamasyonda Dut pekmezi çok
etkilidir.Özellikle Romatizma hastaları,Diyabetleri yoksa çok etkilidir,birde
Balgamda söktürür.(i.s.)
Kemik erimesi: Kemik erimesinden en çok
şikayet edenler bayanlar,bu bayanlarda çok sık görülür.Neden? Çünkü menepoza
giren bayanlar veya menepoz dönemi yaklaşan bayanlarda Östrojen hormonu
seviyesi giderek düşer,menepozda da en düşük seviyesine gelir.Erkeklerde ise
Östrojen hormonu seviyesi hiç bir zaman değişmez,ölene kadar sabittir,85-90
yaşından sonra belki biraz Östrojen hormonlarında düşüklük olabilir.Ancak bu
bayanlarda menepozla birlikte başlıyor Östrojen seviyesindeki düşüklük,bu da
Kalsiyum dengesini bozuyor,yani kemik erimesini tetikleyen işte bu Östrojen
hormonu seviyesindeki düşüklüktür.Burada Modern Tıp ne diyor? Mademki Östrojen
hormonun düşüklüğüne bağlı bu kemik erimesi,o zaman hormon tedavisi
yapalım.Yani kadınlara Östrojen hormonu seviyesi düştüğü için ekstra hormon
verelim,ama şunu biliyoruz,Tıpta bunu kabul ediyor.Meme kanseri,Yumurtalık
kanseri ve Rahim kanserinin birinci sıradaki nedeni hormon dengesizliği,şimdi
hormon verilmemesi lazım o eskidendi yani 50-60'lı yıllardaydı.Günümüzde
menepoza girmiş bayanlara Östrojen hormonu takviyesi yapılmamaktadır.Çok özel
şartlarda o da doktor kontrolünde çünkü kanseri tetikliyor.Peki ne
yapacaklar,bu işi nasıl çözecekler? İşte burada en önemli şey,bir defa
Kalsiyumu almanız lazım.Kalsiyumun vücut tarafından emilebilmesi için Allah
bize öyle bir bitki sunmuşki,bak diyor ya kulum bunu al tüket kemik erimesi
çekme,Kalsiyumu alacak,Kalsiyumun emiliminin yapılabilmesi için Östeoblast
yani Kalsiyumu kemiğe taşıyacak olan Proteinlerin zenginleşmesi lazım,Aktive
olması lazım.İşte Alllah bunu öyle bir bitkiye vermişki,sen demiş hem bu Kalsiyumu
taşı kemiğe,hemde Kalsiyum bakımından zenginlik vereyim.Tabi bu gökten zembille
inmiyor,biz bunu araştırarak ortaya koyuyoruz.Bu hangi bitkidir?
Brokoli,Brokoli gerçek bir Kalsiyum bombasıdır.Biz ne yapalım,insanların kemik
erimesine karşı Kalsiyum tabletleri yutsun yok fayda etmez.Çünkü tek başına
Kalsiyum alırsanız,onu kemiğe taşıyacak olan özel bir araca ihtiyacımız var.Kalsiyum
deposu dediğimiz şeyler,Kalsiyum deposu yapıyor,Kalsiyum depoluyor ama bir
yerden bir yere ulaştırmıyor ulaşması gereken yerlere,bir şeyde zengin
Kalsiyum var demek yeterli değil,yani onun içinde taşıyıcılara da ihtiyaç
var.Onun taşınmasının tetikleyecek nedir bunlar? İndole-3 Carbinol ve
Diindolylmethane işte bunu ikiside Brokolide var.Hem Kalsiyum bakımından
zengin,hemde bunları taşıyan İndole grupları,bakın bunları ikisi bir araya
geldimi süperdir.Yaşlı insanlara,menepoza girmiş bayanlara diyorlar ki süt
için,ne olacak sütün içinde Kalsiyum var bu onun için,hayır yanlış! Sütte
Kalsiyum yok değil var,ancak onu kemiklere taşıyacak olan araba araç yok,araba
sıkıntımız var.Fonksiyonel gruplar yok,aksine sütün içerisinde Kazein
Proteinleri olduğu için Kazeinde de hem Kükürtlü Sistein ve Metionin diye iki
tane Amino Asit var.Kükürt içeriyor bunlar,vücudu ne yaapıyor? Asidik yapıyor
bu Protein,bir defa Asidik olunca vücudun dengesi şaşıyor,hemen denge kurmaya
başlayacak baza ihtiyacı var.O bazı da neyle koruyor Kalsiyumla,hani Kalsiyum
Karbonat diyoruz ya Lise Kimyasını hatırlayın,nerde var Kalsiyum kemiklerde
var.Kalsiyum aksine siz süt içerek Kalsiyum depolamıyorsunuz,tam tersi
kemiklerden Kalsiyum emiyorsunuz.İşte bunun için bu yaşlı insanlara diyorum ki
yanlış öğretmişler size,siz şu sütü kesin gidin yerine sebze-meyve tüketin illa
Brokoliyi bulamıyorsanız.Sütü kestim sebze-meyve tüketiyorum,ağrılarımda geçti
diyor çünkü Ostoporoz (kemik erimesi) vücutta gezinen ağrılar yapar.Bir türlü
geçiremz onu,nasıl tüketicez Brokoliyi? Kemik erimesi şikayeti bir insanda baş
gösterdiyse ilk bir hafta hergün 150-200 gr. Brokoliyi küçük küçük doğrayın,1,5
bardak suda ağzı kapalı haşlayın 5 dk.fazla değil,bunun suyunu içecek
Brokololileride salatasında tüketebilir.Birinci haftadan sonra bunu 7 gün
yapıyor ya arka arkaya,çünkü o açığı kapatması lazım 7 gün üst üste
yapılsın.Bakın bir şeyin vücutta etkili olabilmesi için,eksikse Örnek: Bir çay
bardağı yavaş yavaş doluyor,siz Brokoliyi yavaş yavaş
depoluyorsunuz,eksikliğiniz giderilmiyor.Bu çay bardağı taşmaya başlayınca size
faydası olacak,bazılarının derinliği çok fazladır dibindedir bardağın,mesela
bir ayda doluyor.Ama bazılarında çok az açıklık oluyor,bir kaç gün uygulamakla
taşmaya başlar.Vücudunuzda hissedersiniz zaten bir hafta bu şekilde
uygulasınlar.Ondan sonra haftada iki defa,üç defa Brokoli tüketirlerse evel
Allah Ostoporoz diye birşey kalmaz.Brokoli yok ne yapacak yada Guatr hastası
Brokoli kullanamıyor ne yapacak? Yani ne yapıyor içerisinde izotiyosiyanatlar
olduğu için İyot bakımından,İyotun emilimini engelliyor.Dolayısıyla Troid
büyümeye başlıyor,bu da Guatra neden oluyor,o zaman Brokoli tüketmemesi
lazım,sütte içmesin dedin ne yapacak? Kırkkilit kullansın,Silisyum,Silikasit
içeren Kırkkilittir (Eguisetum Arvense).Kırkkilit bitkisinin içerisinde
Silisyum var,Silisik asit var.Bu biliyorsunuz bel fıtığında,boyun fıtığında da
öneriyoruz.Kemik erimesinde Silisikasit,Kalsiyum taşıyor kemiklere,kemik
erimesinde de etkilidir.Brokoli yoksa Kırkkilit sabah-akşam günde iki defa
çayını içecekler.Antitümöraldir ayrıca,kansere karşı önleyici ve
koruyucudur.Kanser hastaları Antimetastatiktir,yani Kırkkilit bitkisi çok
yönlü bir bitki ama insanlık bunu yeni yeni keşfetmeye başladı.Brokoliyi çiğ
çiğ yesekte aynı etkiyi gösterir mi? Uzun uzun çiğnemeleri lazım,ama bunun
içerisinde Mirosinaz Glikosinolat enzim Substrat var.O enzimin D
Aktive olması lazım,yani siz çiğneyince o ikisi karışıyor,ne oluyor? O
tipik Lahana,Brokoli,Karnıbahar kokusunu veriyor,işte onun mutlaka pişirilmesi
lazım.Bazı yağ asitleri çok fonksiyoneller mesela; Omega 3,Omega 6,Omega
9,"Omega 3" öyle bir yağ asidi ki ne yapıyor? O Kalsiyum
taşıyor,Osmanlı sefere çıkmazdan önce önden sağlıkçıları gönderir.İlk giden yağ
tıbbi malzemenin içinde Susam yağı dolayısıyla siz kemik erimesinde,bu
Kırkkilit bitkisinin yanında birazda Susam yağı alırsanız,çok daha fazla
etkisini görürsünüz.Susam yağı Kalsiyum emilimini ne yapıyor? Aktive
ediyor,hızlandırıyor.Birde asker darbe aldığında veya bir travma yaşadığında ne
oluyor? Müthiş bir ağrı kesicidir,kaslar ezilebilir işte bunu sürüyorlar.O
kasların üzerine o ağrıyı alması için Susam yağı bulamıyorsanız,ağrıyı alacak
şekilde yani Romatizmal şikayetlerde,bel fıtığında,boyun fıtığında ağrınız mı
var,ne yapıcaksınız? Ardıç yağını süreceksiniz.(i.s.)
Lupus
tıptaki tam karşılığı sistematik Lupustur.Bu sistematik Lupus Eritematozus
tam karşılığıdır,bir Romatizma türüdür.Burada kullanılacak olan şey nedir?
Mısır püskülü,sabahları Isırgan ve akşam da Karabaş çayı içecekler bu
bir.İkincisi Lupus hastalarının kullanabileceği başka şey daha var,büyük oranda
kendilerine yardımcı olacaklardır.Lupus öyle şeyki mesela; İltihaplı eklem
Romatizması diyoruz ya Lupusta bir Romatizma türüdür.Yani eklemlerinizi
tutar,diz kapaklarınızı tutar,eklemlerde görülür.Ama Lupus bir bakıyorsunuz
Kalbi tutmuş,bir bakıyorsunuz Böbreğini tutmuş veya Midesini tutabiliyor.Gözü
bile tutuyor yani Lupus onun için biraz farklıdır.Lupus,doktor kontrollerinin
ihmal edilmemesi lazım,doktor kontrolleri olacak,burada yapacağı şey Böbreğini
tuttuğu için Protein kaçağı var.Orada ne yapacak,Biberiye çayı içecek (i.s.)
Kereviz,Maydanoz,Havuç
ve Rezene bunun dördü bir aile,Kereviz dediğiniz zaman Maydanoz da bu gruba
giriyor,Rezene de bu gruba girer,Havuçta bu gruba girer.Yalnız Kerevizin çok
enteresan bir özelliği var.Roma imparatorluğu döneminden beri onun Afrodizyak
(Cinselliği artıran yiyecekler) olduğu söylenir.Böyle bir özelliği var ama
tek başına değil,bunu yapabilmesi için,özellikle erkekler üzerinde ne
yapacaksınız? Kerevizle Maydanozu bir araya getireceksiniz,yani her şey bir
birini tamamlıyor.Bunun dışında Kereviz Şiroz hastaları için bulunmaz bir
nimettir.Özellikle tüketmelerini öneririm,şimdi Otoümmin Hepatit dedğimiz bir
rahatsızlık var,bakın bunun için Kereviz muhteşemdir.Özellikle Transaminaz
enzimlerinin de kontrol altına alınmasında çok etkilidir.Gut hastalığına
zengin hastalığı derler,ya fazla et tüketiyorsanız,balık deniz ürünleri
tüketiyorsanız,Ürik Asit miktarı artar.Onun için yapacağınız şey,Kerevizi
haşlayıp suyunu içeceksiniz.Ancak Yüksek Tansiyon hastasıysanız Kerevizden
uzak durun.Bazı kitaplarda Kerevizi Tansiyonu düşürmek için tavsiye
ediyorlar.Tam tersi Tansiyonu normal olanlar Kerevizi tükettiklerinde dikkat
etsinler,3-4 saat sonra Tansiyonları yükselecektir.Yüksek Tansiyon hastaları
baksınlar,ölçsünler,en az iki birim yükselticektir.Kereviz böyle birşey,Yüksek
Tansiyona yatkınlığınız varsa bunu Kereviz yükseltir,beni Yüksek Tansiyon
hastasımı yapar diyenlere ise asla böyle bişey yapmaz.Şimdi geliyoruz can alıcı
noktaya Romatizmal,mesela iltihaplı eklem Romatizması (Romatoid Artrit)
yeni başlamış ise,daha böyle başlangıç aşamasındaysa Kerevizi kaynatıp suyunu
içeceksiniz.(i.s.)
85****İltihaplı
eklem romatizması:
Kereviz,Maydanoz,Havuç
ve Rezene bunun dördü bir aile,Kereviz dediğiniz zaman Maydanoz da bu gruba
giriyor,Rezene de bu gruba girer,Havuçta bu gruba girer.Yalnız Kerevizin çok
enteresan bir özelliği var.Roma imparatorluğu döneminden beri onun Afrodizyak
(Cinselliği artıran yiyecekler) olduğu söylenir.Böyle bir özelliği var ama
tek başına değil,bunu yapabilmesi için,özellikle erkekler üzerinde ne
yapacaksınız? Kerevizle Maydanozu bir araya getireceksiniz,yani her şey bir
birini tamamlıyor.Bunun dışında Kereviz Şiroz hastaları için bulunmaz bir
nimettir.Özellikle tüketmelerini öneririm,şimdi Otoümmin Hepatit dedğimiz bir
rahatsızlık var,bakın bunun için Kereviz muhteşemdir.Özellikle Transaminaz
enzimlerinin de kontrol altına alınmasında çok etkilidir.Gut hastalığına
zengin hastalığı derler,ya fazla et tüketiyorsanız,balık deniz ürünleri
tüketiyorsanız,Ürik Asit miktarı artar.Onun için yapacağınız şey,Kerevizi
haşlayıp suyunu içeceksiniz.Ancak Yüksek Tansiyon hastasıysanız Kerevizden
uzak durun.Bazı kitaplarda Kerevizi Tansiyonu düşürmek için tavsiye
ediyorlar.Tam tersi Tansiyonu normal olanlar Kerevizi tükettiklerinde dikkat
etsinler,3-4 saat sonra Tansiyonları yükselecektir.Yüksek Tansiyon hastaları
baksınlar,ölçsünler,en az iki birim yükselticektir.Kereviz böyle birşey,Yüksek
Tansiyona yatkınlığınız varsa bunu Kereviz yükseltir,beni Yüksek Tansiyon
hastasımı yapar diyenlere ise asla böyle bişey yapmaz.Şimdi geliyoruz can alıcı
noktaya Romatizmal,mesela iltihaplı eklem Romatizması (Romatoid Artrit)
yeni başlamış ise,daha böyle başlangıç aşamasındaysa Kerevizi kaynatıp suyunu
içeceksiniz.(i.s.)
86****Merdivenlerden zor inenler:
Diz
ağrısı romatizmaya bağlı ise; Isırgan lapası infilamasyon yani iltihap varsa
ısırgan lapası,yok fiziksel hareketten dolayı sinovil güçsüzlüklerinden
kaynaklanıyorsa da ne öneriyoruz.Günde iki defa kuşburnu çayı,merdiven çıkması
kolaydır da zor inerler,işte orada bilinki kuşburnu çayını yapıp içeceksiniz.(i.s.)
Diz
kapağında sıvı kaybını önleyen kuşburnu demleyip için.Merdivenlerden çıkan ama
inemeyenlerde sıvı kaybı oluyor ve ürik asit çoğalıyor demek,100 gr.kereviz 10
dk.kaynat günde bir kere iç (i.s.)
87****Nasır:
Ananası
1 lira büyüklüğünde kesicek,nasırın üstüne sar yat,3-4 akşam yap nasır falan
kalmaz.(i.s.)
Soğanı
ısıt nasır üzerine koy beklet,yatarkende zeytinyağ sür.(maranki)
88****Nöropatik ağrılarda:
Karabaş
çayı içsin,6-7 tane 1 bardak suda 5 dk.kaynat.Akşam yatmadan çayı içsin,1 ay
uygulasın,ağrılar kalmaz.(i.s.)
89****Kapalı bayanlar:
Kapalı
bayanlarda D vitamini eksikliği oluyor,bunlara avokado destekleyicidir.D
vitamini eksikliğinin yönettiği,kalsiyum metabolizmasının bozulmasına neden
oluyor.(i.s.)
90****Karaciğer yağlanması:
Bir
diş sarımsak,6-7 dal maydanoz,1 tüm limon,1 bardak su,bunları 1 dk. robottan
çek,3 gün sarımsaklı,3 gün sarımsaksız,3 gün sarımsaklı toplam 9 gün iç ve 5
gün ara ver.Tekrar üçer gün iç bırak,yemekten 10 dk.önce aç karnına iç ve bu
uygulamayı üç kere tekrarla,damar içlerindeki yağları temizler.Bu kür karaciğer
yağlanmasında da kullanılır.(i.s.)
Ayva
karaciğer için çok faydalı yani karaciğer tembelliğini giderir ve çalışmasını
düzenler.Ayva tarçınlı,fazla şekerli olmayan içine pekmez yada bal veya hurma
şurubu katılarak yapılan ayva kompostosu karaciğer için iyidir.Özellikle
karaciğerde yağlanma olanlar ve cildi bozulmuş olanlar için fevkalade dir.
Karaciğer
yağlanmasında,3 tane karaciğer enzim var önemli olan,daha çok da ALT,AST ve GGT
dir.ALT değeri genelde hep önde koşar,AST'nin önünde koşar. Zayıflamakla
Hepatozteatoz dediğimiz karaciğer yağlanması %10 kaybolur.Burada spor yapın
falan derler tabiki,bunlar birer destek ama karaciğer yağlanması Hepatozteatozu
kökünden halledecek maydanoz-limon kürüdür.Cilt tazeliği için 16-17 tane
maydanozu blenderın içine atacaksınız. Üzerine 2 yemek kaşığı dolusu taze
sıkılmış limon ilave edeceksiniz ve bir bardak da su sonra robotu çalıştır.Her
sabah aç karnına kahvaltıdan 10-15 dk.önce içiniz.Bu kürü kimler
yapabilir,Karaciğer yağlanması olanlar,cildinizin ışıl ışıl parlamasını ve cilt
tazeliğini istiyorsanız. Karaciğerinizden aynı zamanda toksinleri atıp
karaciğeri arındırmak istiyorsanız bu kürü uygulayın,hele karaciğer yağlanması
için bulunmaz bir nimet,kaçıncı derecede olursa olsun.Eğer 2 ve 3 ise yani
biraz daha yüksekse,birinci derecede çok rahat hallediyorsunuz bunu,2.ve 3.
derecede karaciğer yağlanması varsa o zaman ilaveten akşamları lavanta çayı
içecekler. (i.s.)
Karaciğer
yağlanmasına Hepatozteatoz deniyor.Buna çocuğun beslenmesine dikkat
edeceksiniz.Kilo aldırmamaya dikkat edin,yağ depolamaması lazım.Tilya kürü; Kış
ıhlamuru,kuşburnu,altınotu,bunun kürünü uyguladıkları zaman o vücutları yağ
tutmaz,yağ bağlamaz.Tilya ıhlamur demek,ıhlamurun bir yaz ıhlamuru var,birde
kış ıhlamuru var.Yaz ıhlamurun yaprakları daha geniştir,kış ıhlamurunun
yaprakları %40 oranında yaz ıhlamuruna göre daha küçüktür.Meyveleride çok
serttir ezemezsiniz.Kış ıhlamuru + kuşburnu + altınotu,bunun belli oranda
karıştırılıp çayının yapılması lazım, bunu tüketicekler.Vücudunuz yağ
depolamayacak,sabahları aç karnına maydanoz-limon kürü,taze 10-12 maydanozu
saplarıyla beraber,iki yemek kaşığı taze limon sıkacak,bir bardak su ile
blenderdan geçirecek ve bunu sabah aç karnına içecek 15 gün uygulasın,bıraksın
5 gün ara ver.Tekrar bir 15 gün uygula fibrozdan siroza dönüştürüyor.(i.s.)
Kronik
hepatit B taşıyıcısı: Ailedeki bütün bireyler aşılanacak,aşılandık diye
kontrolden geri durmayacaklar.İki yılda bir doktora gidip hepatit B aşılarının
aktif olup olmadığını kontrol ettirecekler ve doktor gerekirse aşıyı
yenileyecektir.Karaciğer enzimleri,ALT,AST,GGT de yükselme varmı? HBB virüsü
yani viral yüktür,HBB DNA olarak geçer.Hepatit B veya C olan hastaların
karaciğer yağlanmasından uzak durması gerekir.Karaciğer yağlanırsa viral
yükleri HBB DNA'larıda kolayca yükseliyor. Maydanoz-limon kürü uygulamakla
karaciğer yağlanmasını ortadan kaldırıyorsunuz ve HBB DNA'nızda bundan dolayı
düşüyor.Lavanta çayını viral yükünü ve karaciğer enzimlerini düşürmek için
lavanta çayı kullanıcaksınız.Bir tatlı kaşığı lavantayı 4-5 dk.
kaynat,lavantayı akşamları yatmadan suyunu içeceksiniz.Bunu bir ay uygula o
karaciğer enzimleriniz yüksek ise ALT,AST,GGT,onlarıda düşürür.(i.s.)
Maydanoz-limon
kürü karaciğer yağlanmasında,cildin tazelenmesinde,cildin parlamasında,damarın
içerisindeki higriserid'dir,kolesterol'dür,bunların düşürülmesinde,kalp
damarlarının içten yağ bağlanmasında etkilidir.(i.s.)
Karaciğer
yağlanması organ yağlanmasıdır.Maydanoz-Limon kürü yapılsın.(i.s.)
Karaciğer
yağlanması,günümüzde en çok sık rastlanan şikayetlerden birtanesidir.Bunun
modern tıpta çözümü yok,spor yapmakla veya diyet uygulayarak,iç organ
yağlanmalarını ortadan kaldıramazsınız.Yani bu ne demektir,eğer böyle birşey
olsaydı neden stend taktırıyorlar,baypas oluyorlar,anju çektiriyorlar.Orada
nedir; Damarlar içten yağlanmış oluyor,o zaman diyet uygulardınız,göbeğinizi
erittiğiniz gibi bu yağlarıda eritebilirsiniz.Fakat hepatosteatoz
dediğimiz karaciğer yağlanması veya böbrek yağlanmasını,spor yaparak,diyet
uygulayarak ancak % 2'si bilemediniz maxsimum % 5'ini azaltabilirsiniz.Peki
burada yapılacak olan şey nedir; Karaciğer yağlanmasında Maydanoz-Limon kürünü
uygulamaktır.15-16 tane saplı maydanozu alıcaksınız,blendera atıcaksınız,üzerine
tam bir limon sıkıcaksınız.150-200 ml yani 1 su bardağı su ilave
ediceksiniz.Blenderı bir kaç dakika çalıştır,bir kaç dakika o yemyeşil su
haline gelene kadar.Bunu sabah aç karnına kahvaltıdan 10-15 dk.önce
içiceksiniz.15 gün uygula,5 gün ara ver,tekrar bir 15 gün daha,göreceksiniz
karaciğer yağlanması diye birşey kalmayacaktır,cildi tazeler,sizi
gençleştirir.Karaciğer yağlanması olanlar sabah yorgun kalkarlar,7-8-9 saat
uyudukları halde,bir türlü o zinde kalkışı sabahları sağlayamazlar.Bunun bir numaralı
sebebi işte karaciğer yağlanmasıdır.Bir başka şey daha,karaciğer yağlandıkça
1-2-3-4 o çok tehlikeli bir boyut almış demektir ki,Allah korusun fibroz ve
şiroza dönüşüyor.Eskiden bu kişide şiroz var,sebebi ne? Çok alkol.Bu gün artık
alkole bağımlı olmayan,karaciğer yağlanması kaynaklı,çok sayıda şiroz hastalığı
gelişiyor.Bir başka şey daha,karaciğer yağlandıkça,insülin direncinizde
artıyor.Karaciğer yağlandıkça,karaciğerin önemli bir fonksiyonu da nedir?
Kandaki şekeri yükseldiği zaman ne yapıyor,bunu depoluyor,ihtiyat durumunda
karaciğerden bunu tekrar kullanıma alıyor.İşte kandaki yüksek
şekerin,yükseldikçe kan şekerini depolayan bu karaciğerdir.Yağlıysa
karaciğeriniz maalesef depolanmıyor ve insülin direnci gelişiyor.Bu defa
sürekli pankreasınız,şekerin depolanması için insülin üretiyor fakat
depolanamıyor,bunun sebeblerin başında gelen şey karaciğer yağlanmasıdır.Bunun
için,özellikle karaciğer yağlanması olanlara,şimdi çocuklarda da bu çok sık
rastlanmaya başladı.10-15 yaşındaki çocuklarda maalesef karaciğer yağlanması
var.(i.s.)
Şeker
açlığı (Hipoglisemi): Kan şekeri düşmemiş oluyor,Hipoglisemiye düşmemiş
oluyorum.Özellikle bayanlar mens dönemine başlamadan önce,müthiş bir şeker
açlığı çekiyorlar.Resmen saldırıyorlar tatlıya yani dolayısıyla bunu ortadan
kaldırabilirsiniz.Hiç mi o dönemde tatlı yemiyeceksiniz? Tabiki yersiniz de
fakat artık gıdalar doğal olmadığı için,Buğday yedişer kromozonlu olmadığı
için,yiyorsunuz ekmeğinizi şişkinlik yapıyor,vücut sindiremiyor
zorlanıyor,Diyabette işte bu yüzden artıyor.Çocuklarda Tip 1 Diyabet o kadar
çok arttı ki,Kanser,MS o kadar çok arttı ki,bu bitki cinsel performansı da
arttırıyor.Hem şeker açlığını ortadan kaldırıyor,bunun çayını
yapıcaksınız.Evvel Allah bunu için saatinize bakın,5 dk.sonra şeker açlığınız
ortadan kalkacak,migrenin başlayacağı,migreni olanlar iyi bilirler,şeker açlığı
başladımı,migren başlayacak demektir.İshal şikayetiniz varsa,bu çayı
içebilirsiniz,sadece çiçeğinden tabi ama kabızlık yaparmı? Hayır yapmaz.Mesela
Romatizma hastasısınız,Romatizma hastalarının şikayetlerinide hafifletir.Genel
olarak ağız kokusunu da giderir,Karaciğer şikayetlerine de iyi bir
yardımcıdır.Şiroz hastasıdır,Karaciğer yağlanmasıdır,Hepatit B C si
vardır.Rahatlıkla içebilir ama ben bunu özellikle,şeker açlığı hisseden
bayanlar için,erkeklerde de aynı,TV karşısına geçip bir-iki çikolata falan
yiyorlar.Çikolata yenmez mi? Tabiki yenecek ama hep ölçü olacak,onun için
Yasemin Çiçeği Çayı,orta yaş üstü eğer üst üste bir kaç gün çikolata
tüketirseniz.4-5 gün böyle üst üste tüketin,Baklava,Şöbiyet,Kadayıf,6.gün
tatlısız duramazsınız,vücut artık istiyor.Kan şekeriniz yüksekse mesela;
130-140 larda seyrediyor değil mi? Yasemin Çayı tüketin,1 tatlı kaşığı Yasemin
Çiçeği alın,1 bardak suda cezve içine atın,bunu yaklaşık olarak 7-8 dk.kısık
ateşte,üzerinide kapatın kaynıyo kaynamıyor gibi,çünkü içerisinde uçucu yağlar
var.Aç karnına günde iki defa,bir öğlenden evvel-bir öğlenden sonra veya bir
öğlenden sonra-bir akşam yatmadan içebilirsiniz.Rahatlatıcı özelliği de
vardır,(Yasemin Çiçeğinin en az 7-8 farklı türü vardır) tatlıya olan
ihtiyacınızı kesecektir.Şeker tüketme ihtiyacınızın frenine basıyor,birde
süresini uzatıyor.Yani burdaki Ghrelin Hormonu,açlık duygusunu veren bu
hormonu kontrol ederek,sizin geç acıkmanıza sebebiyet veriyor.Bu bitki yağ
yakarmış,Metabolizmayı hızlandırırmış,lütfen hepsi
yalan,uydurmadır.Metabolizmayı yavaşlatan ve hızlandıran bir organımız var
sadece,boyun kısmında Troid,kelebek şeklindedir.O dur Metabolizmayı
hızlandıran,mesela; Troidiniz hızlı çalışıyorsa,triodu hızlı çalışana bakın
bunlar kilolu değildirler,zayıflardır.Yavaş çalışanlar biraz
tombişleşiyorlar,kilo alıyorlar.Neden Metabolizma hızını
yavaşlatıyor,tükettiğiniz gıdaları yakamıyorsunuz.Bundan dolayı önce troidiniz
sağlıklı çalışıyormu,çalışmıyormu buna bakıcaksınız.(i.s.)
İnsülin
direnci: İnsülin direncine ne önerirsiniz? Bunlardan bir tanesi Çörek otu
yağı,hem kan şekerinide düşürmede ve dengelemede,insülin direnci kırmakta
etkilidir.Birde Karaciğerimizin yağlı olmaması lazım,eğer Karaciğer yağlıysa ne
oluyor? Sabahları yorgun kalkıyorsunuz,8-9 saat uyumanıza rağmen,hala
dinlenmemiş olarak yataktan kalkıyorsunuz.İşte bu büyük ihtimalle Karaciğer
yağlanmasının bir göstergesidir.Nedir Karaciğer yağlanması; Kandaki Trigliserid'in
Karaciğerde birikmesidir.Dolayısıyla Karaciğer yağlandıkça,insülin direncide
buna paralel olarak artıyor.Bir defa insülin direncini kırmak istiyorsanız,bir
15 gün Maydanoz-Limon kürü uygulayacaksınız ve arkasından da Yasemin çayı
içiceksiniz.Tatlıya açlık olur işte burada yapacağınız şey bu Yasemin çayını
içmektir.Bunun Yeşilçaylı olanıda var,Yeşilçaylı olan % 95'i Yeşilçay,% 5'
Yasemindir.Fakat bu yeterli değil,doğal Yasemin çayı içeceksiniz % 100 tamamı
Yasemin olacak,erkeklerde kullanabilir.Diyabet hastasıysanız,şeker hastaları
özellikle Yasemin çayını kullansınlar.Hayretle görecekler,nasıl düşecek kan
şekerinize yardımcıdır.Diyabet ilacını kullanmayayım Yasemini kullanayım
olmaz,bir başka şey daha,bazı bayanlarda ve erkeklerde Prolaktin hormonu
yüksektir.Prolaktin hormonunu düşürmekte zorlanıyorsa eğer,Yasemin çayı
içiceksiniz.(i.s.)
Karaciğer
yağlanmasında; ALT yüksekse kesin Karaciğer yağlanması vardır.Tabi Hepatit
B,Hepatit C'si yoksa,akşam yatmadan Lavanta çayı,gündüz Maydanoz-Limon kürü
uygula,sabah aç karnına 15 gün kullan,3-5 gün ara ver tekrar 15 gün
kullan,Hepatit B'nin aşısı var,Hepatit C'nin aşısı yok,burada bilinmesi gereken
şu;doktorunuzun verdiği ilaçları kullanın fakat,destekleyici olarak
Civanperçemi veya Lavanta çayınıda çok rahatlıkla kullanabilirsiniz.(i.s.)
Karaciğer
enzimlerim yüksek çıktı: Bu transaminaz enzimleri bunlar yüksek normalde 37'nin
üzerine çıkmaması lazım.Ben öncelikle şunu söyleyelim,bu neden olabilir,bir çok
sebebi vardır.Bunun Hepatit aşısı vardır,Hepatit B,Hepatit C,Viral bir enfeksiyona
bağlıdır.Karaciğerin Parankim (Bir organ yada bezin görev gören dokusudur.)
hücreleri yani Karaciğerin kendi hücrelerinde yıkım var demektir.Doktor
kontrolünde olması lazım,bu bayanın onu söyleyelim.Şimdi burada şu var,mesela
tüp bebek merkezine giden bayanlar var,işte bunları 15 gün süreyle bir takım
hormonlar veriliyor.Progesteron gibi,Östrojen gibi,bazılarında bu olumlu etki
yapmıyor,Karaciğer enzimlerini yükseltiyor.Burada bir ilaç mı kullanıyor,mesela
modern tıbbın bir ilacını kullanmıştır,bu aşırı derecede
yükseltebilir.Doktoruyla mutlaka irtibata geçicek,neden yükseldiğinin
teşhisinin konulması lazım.Burada Karaciğer enzimleri gerek Hepatit B'de
olsun,gerek Hepatit C'de olsun,birde ben bu kadar Karaciğer yağlanması
olucağını düşünemiyorum.Çünkü Karaciğer yağlanmasında da ALT-AST'den
yüksektir.Böyle 60-70 filan onlara çıkar.Böyle bir şeyin söz konusu olacağını
zannetmiyorum.Panaxinseng özellikle kore menşeyli iyidir.Tüm Dünya'da
kullanılır,bağışıklık sisteminin güçlendirmek içindir,faydalıdır.Karaciğer
enzimleri yükselmişse Hepatit B veya C'ye bağlı olarak Lavanta çiçeği,1 tatlı
kaşığı Lavantayı 7-8 dk.kaynatıp ılıdıktan sonra süzüp suyunu
içeceksiniz.Akşamları yatmadan günde 1 defa yeterlidir.(i.s.)
Karaciğer
yağlanması şikayeti olanların; Taze beyaz Üzümden özellikle uzak durmaları
gerekmektedir.(i.s)
91****Karaciğer kisti:
Kibrit
otu karaciğer kistine birebirdir.1 tutam yani 5-6 gr.kibrit otu,1 tatlı kaşığı
çörek otu yağını bir bardak suda 5-6 dk.kısık ateşte kaynat süzüp suyunu
iç,çorbaya da ilave edebilirsin.Pişmiş yemek içine koy yada salataya
ekle,zeytinyağ eklesende artı olarak ekle bişey olmaz.Kürü yaparken önce suyu
sonra bitkiyi ilave et,akşam yemeklerinden yarım saat önce veya akşam
yemeklerinden yarım saat sonra içilebilir.Kibrit otu bulunmazsa lavanta çiçeği
8-9-10 dk.kaynat+keçiboynuzu pekmezi ile lavanta çiçeğide karaciğer kistine
birebirdir.(i.s.)
Anason
balgam söktürücüdür,boğaz ağrılarını hafifletir.Akciğerleri rahatlatır,
sinüzite iyi gelir,şişkinliği azaltır.Hazımsızlığa iyi gelir,bronşit
tedavisinde kullanılır.
92****Karaciğer enzimlerim yüksek çıktı:
Bu
transaminaz enzimleri bunlar yüksek normalde 37'nin üzerine çıkmaması lazım.Ben
öncelikle şunu söyleyelim,bu neden olabilir,bir çok sebebi vardır.Bunun Hepatit
aşısı vardır,Hepatit B,Hepatit C,Viral bir enfeksiyona bağlıdır.Karaciğerin Parankim
(Bir organ yada bezin görev gören dokusudur.) hücreleri yani Karaciğerin
kendi hücrelerinde yıkım var demektir.Doktor kontrolünde olması lazım,bu
bayanın onu söyleyelim.Şimdi burada şu var,mesela tüp bebek merkezine giden
bayanlar var,işte bunları 15 gün süreyle bir takım hormonlar
veriliyor.Progesteron gibi,Östrojen gibi,bazılarında bu olumlu etki
yapmıyor,Karaciğer enzimlerini yükseltiyor.Burada bir ilaç mı kullanıyor,mesela
modern tıbbın bir ilacını kullanmıştır,bu aşırı derecede
yükseltebilir.Doktoruyla mutlaka irtibata geçicek,neden yükseldiğinin
teşhisinin konulması lazım.Burada Karaciğer enzimleri gerek Hepatit B'de
olsun,gerek Hepatit C'de olsun,birde ben bu kadar Karaciğer yağlanması
olucağını düşünemiyorum.Çünkü Karaciğer yağlanmasında da ALT-AST'den
yüksektir.Böyle 60-70 filan onlara çıkar.Böyle bir şeyin söz konusu olacağını
zannetmiyorum.Panaxinseng özellikle kore menşeyli iyidir.Tüm Dünya'da
kullanılır,bağışıklık sisteminin güçlendirmek içindir,faydalıdır.Karaciğer
enzimleri yükselmişse Hepatit B veya C'ye bağlı olarak Lavanta çiçeği,1 tatlı
kaşığı Lavantayı 7-8 dk.kaynatıp ılıdıktan sonra süzüp suyunu
içeceksiniz.Akşamları yatmadan günde 1 defa yeterlidir.(i.s.)
93****Böbreklerinde zafiyet olan:
Genetik
olarak böbreklerinde zafiyet olan insanların,fazla su tüketmeleri lazım ama
genetiğinde problem yoksa,bunu 2 litre ile sınırlandırabilirsiniz.(hayatı
farket)
94****Böbrekte protein kaçağı:
Böbrek
protein kaçırmaya başladığında sessiz ve sinsi bir şekilde ilerliyor.Çocukta
herhangi bir şikayet söz konusu değil,ne zaman ileri derecede protein kaçağı
geliştiğinde şikayetler başlıyor.Kaslarda güçsüzlük başlıyor,o zaman doktora
gidiliyor.Anne-Babalar çocuklarında protein kaçağı varmı-yokmu diye çok kolay
tespit edebilirler.Çocuğun idrarından 1 yemek kaşığı alıcaksınız ve bunu ocakta
ısıtıcaksınız.Burada bir pıhtılaşma var ise,beyaza dönük tortular,pıhtılaşmalar
oluyorsa,bilinki protein kaçağı var,bir an önce doktora gitmesinde fayda
var.Çocuk idrarını yaparken iri iri hapneli köpükler oluşuyorsa,buda protein
kaçağıdır.Bayanlar bilirler yumurta akını çırptığında nasıl köpürüyor,yumurta
akı proteindir.Isıttığınız zaman ne oluyor,aynı şekilde böbreğin kaçırdığı
protein idrardaysa,ısınınca açığa çıkıyor,o pıhtıyı görürsünüz.Buna karşı
yapılacak şey,maydanoz kullanıyorsunuz.Sarıballı kullan dolayısıyla
altınbaşakta var,bunları uygula özelliklede yaban kekiği,bunları uyguladığında
evel Allah protein kaçağı diye bir şey kalmaz.Protein kaçağı
çocuklarda,gençlerde,çok ciddi bir konudur,lütfen doktor kontrollerini ihmal
etmeyin.Kimyasallardan en çok etkilenen organda böbrektir.(i.s.)
95****Kortizol hormonu (Böbrek üstü
bezlerimiz üretir)
Depresyon
nedir? Bizim dış dünyaya açılan iki tane penceremiz var,bunlardan bir tanesi
kulak,ikincisi gözdür.Depresyona girmiş insanlar bazen şöyle söylerler,ya bana
öyle güzel bir şey söyleki mutlu olmak istiyorum.Şimdi bu insanlar,iç
dünyalarında kulakları ve gözleriyle güzel sözleri duyamıyorlar veya
algılayamıyorlar yada güzellikleri göremiyorlar.İşte burada Allah'ın bir
lütfudur Ispanak,Maydanoz ve Tere,Anksiyetenizmi var! Sebebi bilinmeyen
korkularınız mı var! Depresifmi hissediyorsunuz! Depresyon şikayetleriniz mi
var veya kendinizi böyle inaktifmi hissediyorsunuz.İşte burada yapacağınız şey
sabahları Maydanoz-Ispanak,akşamlarıda Ispanak-Tere,ne yapıyorsunuz? Bir tutam
5-6 yaprak taze Ispanak,bir tutam 5-6 saplı Maydanoz,1,5 bardak suda 5
dk.kaynat,ılıdıktan sonra sabahları aç karnına süzüp bunun suyunu
içiceksiniz.Akşam güneş batmasına yakın yine 5-6 yaprak ıspanak,ama bu defa 5-6
yaprak taze tere kullanılacaksınız.Onuda 1,5 bardak suda 5
dk.kaynatıcaksınız.Burdan zaten bir bardak çıkar,ılıdıktan sonra süzün ve
suyunu için,unutmayın sabah Ispanak-Maydanoz,akşam Ispanak-Tere ( taze Tere
bulamıyorsanız,bir tatlı kaşığı tepeleme Tere tohumu da olur),bunu aralıksız
olarak bir ay kullanın,inanın dükkanını kapatan insanlar var,şiddetli
depresyondan dolayı ofisini kapatan avukat var,müthiş bir kürdür,bunu özellikle
tavsiye ederim.Birde ne zaman kullanın biliyormusunuz,diyelimki doktorunuzun
verdiği antidepresan ilaçlarını kullanıyorsunuz.6 ay,1 yıl,1,5 yıl
kullandınız,sonra doktorunuz size derki,ilacınızı artık yavaş yavaş
azaltıyoruz.Hiç bir antidepresan ilaç kesinlikle birden bire bırakılmaz,yok
böyle birşey,sakın böyle birşey yapmayın.Azaltarak terkedin,işte bu azaltarak
terk etme esnasında,depresif olan hastalar,depresyon şikayeti olanlar,ya ben
başa dönüyorum,ben hiç tedavi olmamışım derler.1,5 yıl bu ilacı kullandım,ben
tekrar başa döndüm endişesi yaşarlar.Bunun tıptaki adı reseptör açlığıdır,işte
burada ilacınızı,doktorunuz azaltırken ne yapıcaksınız? Sabahları
Ispanak-Maydanoz,akşamlarıda Ispanak-Tereyi uygulayacaksınız.Evel Alllah bu
reseptör açlığı,yani ben başa dönüyorum,hiç tedavi olmamışım,bütün 1,5 yıllık
tedavim boşa gitti endişesini size yaşatmayacaktır.Doktorunuz ilacınızı
azaltmaya başladıysa şunu da yapabilirsiniz.Kedi otu kökü (Valeriana) bunu
kullanabilirsiniz veya Sarı Kantaron o da antidepresandır.Fakat sebebi
bilinmeyen korkular var,en sevdiğiniz insanlar etrafınızdadır.Fakat o korku anı
geldiğinde zannedersinizki,yıllarca bir korku tünelinin içerisine
girdim,çıkamayacağım endişesi ki bu endişe bir kaç saniye sürüyor.Bu panik atağı
tetikliyor,kalp atışlarınız yükseliyor falan,hiç kimse panik ataktan ölmez bunu
da bilin,neden sabah Ispanak-Maydanoz da akşam Ispanak-Tere öneriyorum.Çünkü;
Kortizol hormonu böbrek üstü bezlerimiz,kortizol diye bir hormon üretir.Bunun
sentetiğini de romatizma hastaları kullanır falan filan,nedir onun adı;
Kortizon ilacı,bunun doğal olanını vücudumuz üretiyor.Bunun adı kortizol
hormonudur,böbrek üstü bezlerimiz üretir işte bu,sabah farklı,akşam
farklıdır.Onun için Ispanağın yanında sabah Maydanoz,akşam Tere kullanılır
sebebi budur.(i.s.)
Böbrek
üstü bezleri,Kortizon üretiyor ve kilo veremiyorum.Kortizol bildiğimiz
Kortizon,Steroid üretiyor Böbrek üstü bezleri,fazla ürettiğinde,Kortizolu fazla
üretirse,Cushing Sendromu oluyor.Kortizol stres hormonudur,Cushing hastalığına
Hipofiz bezinin fazla büyümesi yada bir Tümör neden olur.Cushing,Kortizol
hormonunun aşırı ve kontrolsüz salgılanması nedeniyle ortaya çıkar.Böbrek üstü
bezi fazla üretiyor,şimdi bunun için ne yapıcaksınız? Doktorunuzla
konuşun,Parat hormonuna dikkat edin,Parat hormonuna bir yerde Kalsiyumla
irintilidir ama birde genelde D vitamini eksikliğiyle karşı karşıya
kalabiliyorlar.Kortizol Hormonunu,Böbrek üstü bezinden salgıulanmasını inhibe
edecek bir şey var mı? Evet var,onun inhibitör etkisini gösteren yani Kortizol
Hormonu Sekrasyonunu inhibe eden baskılayan bitki var.(i.s.)
96****Böbrek taşı olanlar:
Kalsiyum
süt ürünlerinden uzak durun denilirse yanlış bilgidir.Olan taşlar tam tersine
büyür,neden büyür; Tam tersi kalsiyumdan zengin gıdaları tükettiğinizde taş
büyüyeceğine küçülür.Düşürmek içinde avokado yaprağı uygula,sık sık kum
döküyorsanız böbrek taşı oluşumunu engellemek için pirinçsiz pırasa yemeğine
ağırlık verin,böbrek taşı olanlar tekrar tekrar nüksedenler kalsiyum bakımından
zengin gıdalar tüketsin,brokoli bunun için bir numara,süt ve süt ürünleri bol
tüketsilsin.Maydanoz yesin ve limonata içsinler.(i.s.)
Böbrekteki
taşlar için avokado yaprağı çok iyi bir taş düşürücüdür.Eğer taş büyükse
kırkkilit bitkisi çayını bir ay içecekler,taşıda çatlatma özelliği var.5-6
gr.alıp ilk bir hafta günde 2 defa sabah-akşam içsinler,sonra günde bire
düşürecekler.21 günde öyle devam edecekler,tabi taş büyük ve çatlaması
gerekiyorsa,taş küçükse avokado yaprağı yeterli olacaktır.(i.s.)
Kereviz
böbrek taşını düşürmeye yardımcı olur.
Böbrek
taşını yapan sebebi ortadan kaldıralım,süt içiyorlarsa süt içmesinler, yoğurt
tüketebilirler.Kişniş maydanozun amcasının oğlu,biraz tahta kurusu gibi kokar
onu yesin,sonra meyan kökü şerbeti içsin.(maranki)
97****Safra taşı:
Safra
kesesi taşı,çok çay içenlerde oluşur.Doktor safrada çamurlaşma var dediyse ve o
esnada antibiyotik kullanıyorsanız.O çamur taşa dönüşür,ürik asit
tükettiğinizde oluşur.Birde mesela çok fazla et tüketmek safra kesesi taşını
tetikliyor.Böbrek taşı değil safra taşı için yapılacak olan şey iğde; İğde
kabuğunu soy süt gibi beyaz çıkması lazım,eğer kahverengi çıkarsa onun faydası
olmaz.5-6 adet iğdeyi bir bardak suda kaynat hafif kabuklarını yırtın
kullanın.(i.s.)
Safra
taşı için: 5-6 tane iğdeyi 1 bardak suda 7-8 dk.kaynatıp suyunu içecek,sonra
sabah iğdeyi akşamda kırkkilit uygula,kırkkilit bitkisinden bir tutam al,5-6
dk.kaynat iç.(i.s.)
Menepoz döneminde çok çok iyi gelen
gıda kalsiyumdur.Menepoz döneminde kalsiyum verilir.Menepoız döneminde veya
erken menepozda asıl problem,paratroid hormonunun az çalışması veya
aktivetisinin bozulması demektir.Bu dönemde kalsiyum verdiğimiz zaman kalsiyum
emilimi vucut tarafından yapılamıyor.Siz aldığınız kalsiyumu sadece safrada
biriktirip taşa,çamura dönüştürüyorsunuz.Burada hastaların menepoz döneminde
paratroid tahlilleri,troid tahlilleri kesinlikle yapılması gerekiyor.Ondan
sonra tavsiyeler daha doğru olur,ama genel olarak hormonel tahliller
yapıldıktan sonra bir problem yok ise,sadece bu FSH'ın yükselmesi diye
bildiğimiz menepoz sürecine geçme,normal menepoz ise burada pek artık
tüketilmeyen ama Türkiye'de çok yaygın bulunan gıda çemen,çemen menepoz
döneminde en güzel tüketilmesi gereken bir gıdadır.Buna bir şifalı bir bitki
ilave edecek olursak civan perçemidir.Kadınların başının tacı diyebileceğimiz
civan perçemidir.Civan perçemi (açelya) menepoz sıkıntılarını giderici ve
ayrıca adet düzensizliğini giderir,ağrılı adeti giderir,adet dönemindeki
şişkinliği alır.Bayanlar için en ideal çay olarak demle iç,bu süreci
desteklemek için bir gıda takviyesidir.1 avuç civan perçemini al,1 litre su
içerisine kaynat iç,o gün içerisinde tüketilmesi gereklidir.(hayatı farket)
98****Kolanjit:
Kolanjit için Kimyon tohumu
kaynatıp,1 tatlı kaşığı Kimyon tohumu 6-7 dk.kaynat,bunun suyunu
içeceksiniz.(i.s.)
99****Prolaktin yüksekliği için:
Üzüm,kuru
üzümden uzak dur.Prolaktin yüksekse hamile kalamaz,değeri 24'ü
geçmeyecek,düşürmek için 1 tutam testeredişli aslanpençesi atın,süz günde 2
defa bir su bardağı iç (i.s.)
İnsülin
direnci: İnsülin direncine ne önerirsiniz? Bunlardan bir tanesi Çörek otu
yağı,hem kan şekerinide düşürmede ve dengelemede,insülin direnci kırmakta
etkilidir.Birde Karaciğerimizin yağlı olmaması lazım,eğer Karaciğer yağlıysa ne
oluyor? Sabahları yorgun kalkıyorsunuz,8-9 saat uyumanıza rağmen,hala
dinlenmemiş olarak yataktan kalkıyorsunuz.İşte bu büyük ihtimalle Karaciğer
yağlanmasının bir göstergesidir.Nedir Karaciğer yağlanması; Kandaki Trigliserid'in
Karaciğerde birikmesidir.Dolayısıyla Karaciğer yağlandıkça,insülin direncide
buna paralel olarak artıyor.Bir defa insülin direncini kırmak istiyorsanız,bir
15 gün Maydanoz-Limon kürü uygulayacaksınız ve arkasından da Yasemin çayı
içiceksiniz.Tatlıya açlık olur işte burada yapacağınız şey bu Yasemin çayını
içmektir.Bunun Yeşilçaylı olanıda var,Yeşilçaylı olan % 95'i Yeşilçay,% 5'
Yasemindir.Fakat bu yeterli değil,doğal Yasemin çayı içeceksiniz % 100 tamamı
Yasemin olacak,erkeklerde kullanabilir.Diyabet hastasıysanız,şeker hastaları
özellikle Yasemin çayını kullansınlar.Hayretle görecekler,nasıl düşecek kan
şekerinize yardımcıdır.Diyabet ilacını kullanmayayım Yasemini kullanayım
olmaz,bir başka şey daha,bazı bayanlarda ve erkeklerde Prolaktin hormonu
yüksektir.Prolaktin hormonunu düşürmekte zorlanıyorsa eğer,Yasemin çayı
içiceksiniz.(i.s.)
100***Helikobakter (Helicobacter Pylori):
Brokoli
kürü uygula hatta,tanelerini de tüket (i.s.)
22
yaşındayım Kronik Gastrit ve Helicobacter Pylori bakterisi var,ne yapmalıyım?
Bu Helicobacter Pylori (Ülsere yol açan bakteri,Mide çeperinin direncini
azaltarak Mide asitlerinden etkilenmesini sağlayan bakteri,ayrıca Mide
Kanserine de yol açmaktadır.Midenin PH'ında bile yaşayabilen bir bakteri
olduğundan tedavi için güçlü antibiyotikler kullanılmalıdır.) ya Mide bu
kadar asidik olmasına rağmen nasıl yaşıyor değil mi bu,Limon
diyorsun,Maydanoz,Zeytindir şu bu,bunların üzerinde bakteri dolu,o kadar çok
bakteri var ki sen istediğin kadar suyla yıkadım de yani havada da
uçuşuyorlar.Fakat Mide asidi,Mide de üretilen o güçlü Hidroklorik Asit ne
yapıyor? Bütün bakterileri yok ediyor,asidik ortamda ama bu Helikobakter
Pylori akıllı Amonyak üretiyor,bazik yapıyor kendini etrafını böyle,Mide
asidinden kendisini koruyor ve tabiki bu klinik deneylerle de kanıtlandı.Adama bunu
kanıtlamasından dolayı NOBEL ÖDÜL'ü verildi.Mide Kanserine sebebiyet
veriyor,onun için Helicobacter Pylori çok uzun yıllar tedavi edilmeden Mide de
kalırsa,böyle hem Gastritinizi,hem Ülserinizi azdırıyor,hem de Mide kanserine
yakalanma riskinizi artırıyor.Şimdi burada Helicobacter Pylori'ye karşı
yapacağınız şey; 1-) Bunun üçlü bir antibiyotiği var,işte bunu kullandıkları
halde tekrar ediyor ama Brokoli bulunmaz bir nimet,şimdi Gastrit ve Ülseri de
var diyorsunuz.Aynısefa bitkisi bunun çayını içecek günde iki defa,öğlen ve
akşam aç karnına,sırf Brokoliyi uygulayarak Helicobacter Pylori'den kurtulmuş
çok insan var.Burada yapılacak şey Aynısefa bitkisinin çayını
içmektir,Brokoliyi de haşlayıp suyunu içecekler.Propoliste kullanın o da çok
etkilidir,bir ay kullansın,ondan sonra rahatlıkla,şimdi Helicobacter Pyloriyi
kontrol etmek için; Var mı? Yok mu? diye yani,nefes testinden
baktırabilirsiniz,işte bazılarına hortum indirmek Midelerine,işte ondan
çekiniyorlar,bazıları yutamıyor.Endişe etmeyin solunum testiyle bunu
yaptırabilirsiniz, veya Gaita da yani dışkı dan da bakarlar.Helicobacter
Pylorinin varlığı devam ediyormu? etmiyor mu? Bu şekilde kontrol edilmiş
olur.(i.s.)
101***Yakı:
Ceviz,kırmızıpulbiber
ile doğal yakı yapılabilir.
102***Doğal çamaşır suyu:
Bir
litre su içerisine,1 tam limon,eczaneden 2 kutu oksijenli su,bu karışımı normal
çamaşır suyu bekleme süresi kadar bekletilebilir.Güneş görmeyen kapalı dolapta
muhafaza ediniz.
103***Tezgah ve evye temizlemek için:
Arap
sabunu,sirke,tuz karıştır.Arap sabunu temizlemek için,sirke dezenfekte etmek
için,tuz ise kirleri ovmak içindir.
104***Yağ lekeri için:
Lekenin
içine yerleşmesine izin vermeyin,hastalıkta olduğu gibi erken müdahale hayat
kurtarır.Hemen sadece su ile bile lekelerden kurtulursunuz,su mu yok
tükürüğünüz bile çok iyi bir leke sökücü olabilir.Bulunduğunuz yerde lekeyi
anında içine çekebilecek malzemeler var.Yağ damlarsa ne yaparız,tuzu alır yağın
üzerine döker ovalarız.Yağı tuz çekmez sadece,şeker,nişasta,un da bunu
yapabilir.Lekeyi kendi içerisine absorme edebilecek her türlü malzemeyi anında
kullanın,anında silemeye bakın,çünkü çabuk sildiğimiz takdirde bazen o hiç
çıkmayan zorlu mürekkep lekeleri bile,sadece su ile çıkabiliyor.Çocuktur yapar
yada misafirin yanında yapmayalım ayıp olur diye düşünmeyin,o zaman gerçekten
çok azılı bir rakibiniz orada yerleşip kalacaktır.Leke oldu anında müdahale
edemedik,leke çıkartıcınında bize,evimize,doğaya zarar vermeyecek ürünlerden
olması lazım.Bu yağ lekeleri en çok mutfakta oluyor,kızartma yapılırken
üstümüze sıçrıyor,tezgahlara sıçrıyor yada bir şekilde yemeklerden kaynaklanan
yağ lekelerini çözmenin yolu,en iyi yağ çözücü mutlaka bulaşık
deterjanıdır.Çünkü onlar yağ çözmek üzere formüle edildiği için anında bulaşık
deterjanı ile müdahale edebilirsiniz.Yağ lekelerini sıcak su da çok güzel
çözer.Bir kabın içerisine biraz sıcak su koyuyoruz,sonra bir parça doğal
bulaşık deterjanı koyuyoruz.Yağ oldu anında tuz,şeker,nişasta,un ne varsa
üzerine koyarak yağın fazlasını emdiriyoruz.Sonra sıcak su içerisine koyduğumuz
bulaşık deterjanlı suyla,lekeyi küçük küçük çitileyerek çok kolaylıkla
çıktığını görebileceksiniz.Çıkmıyor çok derinlerine işlemiş ise o zaman
sirke-karbonat kardeşliğine ihtiyacımız oluyor.BİRAZ KARBONAT,ÜZERİNE İKİ
KATI,SİRKE KOYARAK AKTİVE EDİYORUZ.Sirke ve karbonat karışımının yağ çözme
özelliğide gerçekten çok üstündür.Yağlar en çok,en zor,en pişmiş,seramik hale
gelmiş yağ fırının içerisinde oluyor.Çünkü fırında,fırın yemekleri yaptığımızda
o yemekler sağa sola sıçrıyor,duvarlarına camına sıçrıyor ve orada fırının
ısısıyla adeta pişiyor.Seramik fırını gibi orada,yağlardan yemek gibi
oluyor,bazende yanıyor üzerinde kalıyor.Bu o kadar ağır bir kirdir ki fırın
yağı çözücüleri diye ayrı bir kategori yapmışlar.Bu ürünle siz o yağları çözdüğünüzde,yağların
üst kısmından kurtuluyorsunuz ama bu sefer bunları öyle kolay kolay arındırmak
mümkün değil,bu kez bir sonraki yemeğinizde bir parça kimyasal malzeme de
yiyebilirsiniz.Karbonat ve sirke kardeşliğinden ortaya çıkan bu karışım,ağır
kirler dediğimiz fırın kirlerinde,hatta dibi tutmuş tencerelere kadar son
derece etkilidir.Karbonat ilave edilerek krem kıvamına geldiği zaman,yağ çözücü
özelliğini uzun bir vadeye yaymak mümkün.Şimdi fırını temizlerken,fırını hafif
ılık hale getirin ısınsın,nasıl o kirler ağır kirler haline gelirken sıcak
yüzünden olduysa,yeniden ısıtalım ki kirler bir parça yumuşasın.Sonra elinizi
yakmayacak derecede ısınmış fırının yüzeyine,bu hazırlamış olduğumuz sirke
karbonat karışımını bir güzel sıvayın,üzerinde kalsın acele etmeyin,ne kadar
uzun süre kalırsa temizliği o kadar iyi olacaktır.Daha sonra kirlerle birleşen
bu krem kıvamına gelmiş sirke ve karbonat,fırının içerisindeki en ağır kirleri
bile büyük bir kolaylıkla çıkartacaktır.Islak bir bez ile sildiğimizde herhangi
bir şekilde kimyasal bir madde olmadığı için,kolaylıkla o iğrenç kirlerin nasıl
çıktığını göreceksiniz.Gerçekten dibi tutmuş tencerelerde de bu son derece
etkilidir.Eskiden krem temizleyiciler vardı,karbonatla yada çamaşır sodasını
hafif nemlendirerek doğal ve zararsız bir şekilde yapmamız mümkündür.(Erkan
Şamcı)
105***Çok ağır lekeler için:
Çok
ağır lekelerde suya bastırır eskiler,grileşmiş tül perdeleri akşamdan suya
bastırıldığında o ağır lekeler,su ortamında kumaş dokuları,yumuşar ve gevşer
bir parça daha açılır ve leke çok daha kolay çıkar.LEĞEN İÇERİSİNE AŞAĞI
YUKARI,BEŞ BARDAK YANİ BİR SÜRAHİ SU KOYUYORUZ.BUNUN İÇERİSİNE İKİ YEMEK KAŞIĞI
DOĞAL DETERJAN KOYUP KARIŞTIRIYORUZ.İçerisine çok özel,çok faydalı bir leke
çözücü olan SİRKEYİ NEREDEYSE SUYUN YARISI KADAR KOYUYORUZ.Üç temel malzeme
su,deterjan,sirke koyup karıştırdık,anında hemen köpüğü kontrollü özel bir leke
çözücü karışımımız oldu.Bunun içerisine lekeli bütün
elbiselerinizi,giysinizi,eğer bir gece tutar ertesi gün makinada yıkarsanız,en
ağır kirlerin bile söküldüğünü görüceksiniz.Halı,koltuk gibi yerlerin
lekelendiğinde ise bu karışımla silmeniz yeterli olacaktır.(Erkan Şamcı)
106***Su lekeleri:
Suyun
lekesi mi olur? Olur.Neden olur? Suyun içerisindeki kireçten olur.Hani duş
yaptıktan sonra duşakabinlerin etrafı böyle nokta nokta su lekesi olmaz mı!
Yada aynalar,camlar su lekesi olmaz mı! İşte suyun içerisindeki kalsiyum,suyun
içerisindeki o mineral maddeler,su süzüldükten sonra kalıntılar camların
içerisinde kalıyor.O zaman her banyoda durması gereken bir ürün yapıyoruz.BİR
FISFIS İÇERİSİNE,FISFISIN YARISI KADAR SİRKE KOYUYORUZ saf sirke başkada birşey
koymuyoruz.SİRKENİN KOKUSUNDAN RAHATSIZ OLUYORSANIZ,BİR ÇAY KAŞIĞI PORTAKAL
YAĞI DAMLAT hem yakışır aynı zamanda su lekelerine karşıda etkilidir.Portakal
yağı baskın bir koku olduğu için,sirkenin kokusunuda giderir.İsteyen koku için
PORTAKAL YAĞI YERİNE,LİMON YAĞIDA DAMLATABİLİR.Sirke asidik bir yapıda olduğu
için,şimdi elinizde birinci sınıf bir kireç sökücü oldu.Çamaşır makinanızda
yumuşatıcı olarak,bulaşık makinanızda parlatıcı olarak kullanıldığı gibi,aynı
zamanda su lekelerine karşıda sirkeyi güvenle kullanabilirsiniz. (Erkan Şamcı)
107***Kireç sökücü:
Suyun
lekesi mi olur? Olur.Neden olur? Suyun içerisindeki kireçten olur.Hani duş yaptıktan
sonra duşakabinlerin etrafı böyle nokta nokta su lekesi olmaz mı! Yada
aynalar,camlar su lekesi olmaz mı! İşte suyun içerisindeki kalsiyum,suyun
içerisindeki o mineral maddeler,su süzüldükten sonra kalıntılar camların
içerisinde kalıyor.O zaman her banyoda durması gereken bir ürün yapıyoruz.BİR
FISFIS İÇERİSİNE,FISFISIN YARISI KADAR SİRKE KOYUYORUZ saf sirke başkada birşey
koymuyoruz.SİRKENİN KOKUSUNDAN RAHATSIZ OLUYORSANIZ,BİR ÇAY KAŞIĞI PORTAKAL
YAĞI DAMLAT hem yakışır aynı zamanda su lekelerine karşıda etkilidir.Portakal
yağı baskın bir koku olduğu için,sirkenin kokusunuda giderir.İsteyen koku için
PORTAKAL YAĞI YERİNE,LİMON YAĞIDA DAMLATABİLİR.Sirke asidik bir yapıda olduğu
için,şimdi elinizde birinci sınıf bir kireç sökücü oldu.Çamaşır makinanızda
yumuşatıcı olarak,bulaşık makinanızda parlatıcı olarak kullanıldığı gibi,aynı
zamanda su lekelerine karşıda sirkeyi güvenle kullanabilirsiniz. (Erkan Şamcı)
108***Bulaşık makinası parlatıcısı:
Suyun
lekesi mi olur? Olur.Neden olur? Suyun içerisindeki kireçten olur.Hani duş
yaptıktan sonra duşakabinlerin etrafı böyle nokta nokta su lekesi olmaz mı!
Yada aynalar,camlar su lekesi olmaz mı! İşte suyun içerisindeki kalsiyum,suyun
içerisindeki o mineral maddeler,su süzüldükten sonra kalıntılar camların içerisinde
kalıyor.O zaman her banyoda durması gereken bir ürün yapıyoruz.BİR FISFIS
İÇERİSİNE,FISFISIN YARISI KADAR SİRKE KOYUYORUZ saf sirke başkada birşey
koymuyoruz.SİRKENİN KOKUSUNDAN RAHATSIZ OLUYORSANIZ,BİR ÇAY KAŞIĞI PORTAKAL
YAĞI DAMLAT hem yakışır aynı zamanda su lekelerine karşıda etkilidir.Portakal
yağı baskın bir koku olduğu için,sirkenin kokusunuda giderir.İsteyen koku için
PORTAKAL YAĞI YERİNE,LİMON YAĞIDA DAMLATABİLİR.Sirke asidik bir yapıda olduğu
için,şimdi elinizde birinci sınıf bir kireç sökücü oldu.Çamaşır makinanızda
yumuşatıcı olarak,bulaşık makinanızda parlatıcı olarak kullanıldığı gibi,aynı
zamanda su lekelerine karşıda sirkeyi güvenle kullanabilirsiniz. (Erkan Şamcı)
109***Çamaşır makinası yumuşatıcısı:
Suyun
lekesi mi olur? Olur.Neden olur? Suyun içerisindeki kireçten olur.Hani duş
yaptıktan sonra duşakabinlerin etrafı böyle nokta nokta su lekesi olmaz mı!
Yada aynalar,camlar su lekesi olmaz mı! İşte suyun içerisindeki kalsiyum,suyun
içerisindeki o mineral maddeler,su süzüldükten sonra kalıntılar camların
içerisinde kalıyor.O zaman her banyoda durması gereken bir ürün yapıyoruz.BİR
FISFIS İÇERİSİNE,FISFISIN YARISI KADAR SİRKE KOYUYORUZ saf sirke başkada birşey
koymuyoruz.SİRKENİN KOKUSUNDAN RAHATSIZ OLUYORSANIZ,BİR ÇAY KAŞIĞI PORTAKAL YAĞI
DAMLAT hem yakışır aynı zamanda su lekelerine karşıda etkilidir.Portakal yağı
baskın bir koku olduğu için,sirkenin kokusunuda giderir.İsteyen koku için
PORTAKAL YAĞI YERİNE,LİMON YAĞIDA DAMLATABİLİR.Sirke asidik bir yapıda olduğu
için,şimdi elinizde birinci sınıf bir kireç sökücü oldu.Çamaşır makinanızda
yumuşatıcı olarak,bulaşık makinanızda parlatıcı olarak kullanıldığı gibi,aynı
zamanda su lekelerine karşıda sirkeyi güvenle kullanabilirsiniz. (Erkan Şamcı)
110***Fırın yağlarını temizlemek için:
Lekenin
içine yerleşmesine izin vermeyin,hastalıkta olduğu gibi erken müdahale hayat
kurtarır.Hemen sadece su ile bile lekelerden kurtulursunuz,su mu yok
tükürüğünüz bile çok iyi bir leke sökücü olabilir.Bulunduğunuz yerde lekeyi
anında içine çekebilecek malzemeler var.Yağ damlarsa ne yaparız,tuzu alır yağın
üzerine döker ovalarız.Yağı tuz çekmez sadece,şeker,nişasta,un da bunu
yapabilir.Lekeyi kendi içerisine absorme edebilecek her türlü malzemeyi anında
kullanın,anında silemeye bakın,çünkü çabuk sildiğimiz takdirde bazen o hiç
çıkmayan zorlu mürekkep lekeleri bile,sadece su ile çıkabiliyor.Çocuktur yapar
yada misafirin yanında yapmayalım ayıp olur diye düşünmeyin,o zaman gerçekten
çok azılı bir rakibiniz orada yerleşip kalacaktır.Leke oldu anında müdahale edemedik,leke
çıkartıcınında bize,evimize,doğaya zarar vermeyecek ürünlerden olması lazım.Bu
yağ lekeleri en çok mutfakta oluyor,kızartma yapılırken üstümüze
sıçrıyor,tezgahlara sıçrıyor yada bir şekilde yemeklerden kaynaklanan yağ
lekelerini çözmenin yolu,en iyi yağ çözücü mutlaka bulaşık deterjanıdır.Çünkü
onlar yağ çözmek üzere formüle edildiği için anında bulaşık deterjanı ile
müdahale edebilirsiniz.Yağ lekelerini sıcak su da çok güzel çözer.Bir kabın
içerisine biraz sıcak su koyuyoruz,sonra bir parça doğal bulaşık deterjanı
koyuyoruz.Yağ oldu anında tuz,şeker,nişasta,un ne varsa üzerine koyarak yağın
fazlasını emdiriyoruz.Sonra sıcak su içerisine koyduğumuz bulaşık deterjanlı
suyla,lekeyi küçük küçük çitileyerek çok kolaylıkla çıktığını görebileceksiniz.Çıkmıyor
çok derinlerine işlemiş ise o zaman sirke-karbonat kardeşliğine ihtiyacımız
oluyor.BİRAZ KARBONAT,ÜZERİNE İKİ KATI,SİRKE KOYARAK AKTİVE EDİYORUZ.Sirke ve
karbonat karışımının yağ çözme özelliğide gerçekten çok üstündür.Yağlar en
çok,en zor,en pişmiş,seramik hale gelmiş yağ fırının içerisinde oluyor.Çünkü
fırında,fırın yemekleri yaptığımızda o yemekler sağa sola sıçrıyor,duvarlarına
camına sıçrıyor ve orada fırının ısısıyla adeta pişiyor.Seramik fırını gibi
orada,yağlardan yemek gibi oluyor,bazende yanıyor üzerinde kalıyor.Bu o kadar
ağır bir kirdir ki fırın yağı çözücüleri diye ayrı bir kategori yapmışlar.Bu
ürünle siz o yağları çözdüğünüzde,yağların üst kısmından kurtuluyorsunuz ama bu
sefer bunları öyle kolay kolay arındırmak mümkün değil,bu kez bir sonraki
yemeğinizde bir parça kimyasal malzeme de yiyebilirsiniz.Karbonat ve sirke
kardeşliğinden ortaya çıkan bu karışım,ağır kirler dediğimiz fırın
kirlerinde,hatta dibi tutmuş tencerelere kadar son derece etkilidir.Karbonat
ilave edilerek krem kıvamına geldiği zaman,yağ çözücü özelliğini uzun bir
vadeye yaymak mümkün.Şimdi fırını temizlerken,fırını hafif ılık hale getirin
ısınsın,nasıl o kirler ağır kirler haline gelirken sıcak yüzünden
olduysa,yeniden ısıtalım ki kirler bir parça yumuşasın.Sonra elinizi yakmayacak
derecede ısınmış fırının yüzeyine,bu hazırlamış olduğumuz sirke karbonat
karışımını bir güzel sıvayın,üzerinde kalsın acele etmeyin,ne kadar uzun süre
kalırsa temizliği o kadar iyi olacaktır.Daha sonra kirlerle birleşen bu krem
kıvamına gelmiş sirke ve karbonat,fırının içerisindeki en ağır kirleri bile
büyük bir kolaylıkla çıkartacaktır.Islak bir bez ile sildiğimizde herhangi bir
şekilde kimyasal bir madde olmadığı için,kolaylıkla o iğrenç kirlerin nasıl
çıktığını göreceksiniz.Gerçekten dibi tutmuş tencerelerde de bu son derece
etkilidir.Eskiden krem temizleyiciler vardı,karbonatla yada çamaşır sodasını
hafif nemlendirerek doğal ve zararsız bir şekilde yapmamız mümkündür.(Erkan
Şamcı)
111***Dibi tutmuş tencereler için:
Lekenin
içine yerleşmesine izin vermeyin,hastalıkta olduğu gibi erken müdahale hayat
kurtarır.Hemen sadece su ile bile lekelerden kurtulursunuz,su mu yok
tükürüğünüz bile çok iyi bir leke sökücü olabilir.Bulunduğunuz yerde lekeyi
anında içine çekebilecek malzemeler var.Yağ damlarsa ne yaparız,tuzu alır yağın
üzerine döker ovalarız.Yağı tuz çekmez sadece,şeker,nişasta,un da bunu
yapabilir.Lekeyi kendi içerisine absorme edebilecek her türlü malzemeyi anında
kullanın,anında silemeye bakın,çünkü çabuk sildiğimiz takdirde bazen o hiç
çıkmayan zorlu mürekkep lekeleri bile,sadece su ile çıkabiliyor.Çocuktur yapar
yada misafirin yanında yapmayalım ayıp olur diye düşünmeyin,o zaman gerçekten
çok azılı bir rakibiniz orada yerleşip kalacaktır.Leke oldu anında müdahale
edemedik,leke çıkartıcınında bize,evimize,doğaya zarar vermeyecek ürünlerden
olması lazım.Bu yağ lekeleri en çok mutfakta oluyor,kızartma yapılırken
üstümüze sıçrıyor,tezgahlara sıçrıyor yada bir şekilde yemeklerden kaynaklanan
yağ lekelerini çözmenin yolu,en iyi yağ çözücü mutlaka bulaşık
deterjanıdır.Çünkü onlar yağ çözmek üzere formüle edildiği için anında bulaşık
deterjanı ile müdahale edebilirsiniz.Yağ lekelerini sıcak su da çok güzel
çözer.Bir kabın içerisine biraz sıcak su koyuyoruz,sonra bir parça doğal
bulaşık deterjanı koyuyoruz.Yağ oldu anında tuz,şeker,nişasta,un ne varsa
üzerine koyarak yağın fazlasını emdiriyoruz.Sonra sıcak su içerisine koyduğumuz
bulaşık deterjanlı suyla,lekeyi küçük küçük çitileyerek çok kolaylıkla
çıktığını görebileceksiniz.Çıkmıyor çok derinlerine işlemiş ise o zaman
sirke-karbonat kardeşliğine ihtiyacımız oluyor.BİRAZ KARBONAT,ÜZERİNE İKİ
KATI,SİRKE KOYARAK AKTİVE EDİYORUZ.Sirke ve karbonat karışımının yağ çözme
özelliğide gerçekten çok üstündür.Yağlar en çok,en zor,en pişmiş,seramik hale gelmiş
yağ fırının içerisinde oluyor.Çünkü fırında,fırın yemekleri yaptığımızda o
yemekler sağa sola sıçrıyor,duvarlarına camına sıçrıyor ve orada fırının
ısısıyla adeta pişiyor.Seramik fırını gibi orada,yağlardan yemek gibi
oluyor,bazende yanıyor üzerinde kalıyor.Bu o kadar ağır bir kirdir ki fırın
yağı çözücüleri diye ayrı bir kategori yapmışlar.Bu ürünle siz o yağları
çözdüğünüzde,yağların üst kısmından kurtuluyorsunuz ama bu sefer bunları öyle
kolay kolay arındırmak mümkün değil,bu kez bir sonraki yemeğinizde bir parça
kimyasal malzeme de yiyebilirsiniz.Karbonat ve sirke kardeşliğinden ortaya
çıkan bu karışım,ağır kirler dediğimiz fırın kirlerinde,hatta dibi tutmuş
tencerelere kadar son derece etkilidir.Karbonat ilave edilerek krem kıvamına
geldiği zaman,yağ çözücü özelliğini uzun bir vadeye yaymak mümkün.Şimdi fırını
temizlerken,fırını hafif ılık hale getirin ısınsın,nasıl o kirler ağır kirler
haline gelirken sıcak yüzünden olduysa,yeniden ısıtalım ki kirler bir parça
yumuşasın.Sonra elinizi yakmayacak derecede ısınmış fırının yüzeyine,bu
hazırlamış olduğumuz sirke karbonat karışımını bir güzel sıvayın,üzerinde
kalsın acele etmeyin,ne kadar uzun süre kalırsa temizliği o kadar iyi
olacaktır.Daha sonra kirlerle birleşen bu krem kıvamına gelmiş sirke ve karbonat,fırının
içerisindeki en ağır kirleri bile büyük bir kolaylıkla çıkartacaktır.Islak bir
bez ile sildiğimizde herhangi bir şekilde kimyasal bir madde olmadığı
için,kolaylıkla o iğrenç kirlerin nasıl çıktığını göreceksiniz.Gerçekten dibi
tutmuş tencerelerde de bu son derece etkilidir.Eskiden krem temizleyiciler
vardı,karbonatla yada çamaşır sodasını hafif nemlendirerek doğal ve zararsız
bir şekilde yapmamız mümkündür.(Erkan Şamcı)
112***Doğal leke çıkarıcı:
Bir
yemek kaşığı arap sabunu,bir çay kaşığı gliserin,bir çay kaşığı limon yağı bu
karışımı 20 dk.bekletmek yeterlidir.(gliserin çok eski lekeri yumuşatır yeni
yaparak çıkmasını kolaylaştırır,gliserini lekeye direkte
uygulayabilirsiniz).(Erkan Şamcı)
113***Küflü Evi temizlemek için:
Siyah
bazlı lekeler olur,bu lekeler aslında canlı küf lekeleri küf mantarlarının
lekesidir.Bunlar sadece orada bir çirkinlik olarak durmaz,aynı zamanda
sağlığımızı da tehdit eden lekelerdir.Çünkü küf mantarları ,insanların
özellikle küçük çocukların nefes alma yada alerji problemlerinde çok
tetikleyicidirler.O bakımdan orayı bir estetik bir leke olarak görmeyin,anında
müdahale edin,ondan kurtulmanın yoluna bakın.Bunun en temel yolu su sızıntısını
kesmediğiniz sürece ne yaparsanız yapın,oradaki o küf mantarları yeniden üremeye
başlayacaktır.Onlar orada milyarlarca oluyor ki böyle küften adeta bir tabaka
meydana geliyor siyahlık işte tamda o dur.Bu bazen üstümüzde
başımızda,eşyalarda bile oluyor.Hava almayan dolapların içindeki giysilerden
tutun,mobilyalara kadar,hani küf kokusu gelir ya işte gerçekten hayatı ve
sağlığı tehdit eden bir unsurdur.Önce küf mantarlarını bir öldürmemiz
lazım,daha sonra temizleyip boyamamız lazım.BİR FISFIS İÇERİSİNE,2-3 YEMEK
KAŞIĞI ORTALAMA YARIM ÇAY BARDAĞI OKSİJENLİ SU koyuyoruz.Eczanelerde satılıyor,yaraların
temizlenmesinde kullanıldığı gibi duvarları da hijyen yapabilir.Bunun en önemli
özelliklerinden bir taneside,çamaşırsuyu gibi olmasada aynı şekilde ağartıcı
özelliği olan,işte oksijen bazlı bir temizleyicidir.Bunun içerisine 2-3 YEMEK
KAŞIĞI ORTALAMA YARIM ÇAY BARDAĞI SİRKE EKLİYEREK BU İKİLİ KARIŞIMIN ÜZERİNİ SU
İLE DOLDURUP ÇALKALIYORUZ.Evlerimiz sağlıklı değilse bizlerinde sağlıklı olması
çokta mümkün değil,sağlık için sağlıklı bir evde oturmak lazım.Bu özel bir
hijyen yapıcı karışımdır.Oradaki mantarları öldürdüğü gibi aynı zamanda
temizlik ve ağartma ürünüdür.Bunu kullandığınızda işte o küflerden de
kurtulabilirsiniz,sadece duvardaki değil,gardırop içerisinde küf kokan
giysileriniz mi var yada küflenmiş koku veren koltuklarınız mı var,bu karışımı
onlarda da kullanabilirsiniz.Çünkü o mantarları
öldürmeden,yoketmeden,hayatınızdan çıkartmadan o kokuyla başa
çıkamazsınız.İkinci önlemde havalandırmak,çünkü normal hava spikilasyonu olan
ortamlarda küf-mantar olmaz.Kışın kapı pencere açamıyor nasıl
yapacak,vantilatörü küflü ortama yarım veya bir saat sürede tutup hava
spikilasyonuyla mantar ve küflerden kurtulabilirsiniz.Güneş ışığı eskilerin
dediği gibi,güneş girmeyen eve doktor girer derler ya aynen öyle,eviniz güneş
ışığı alıyorsa sağlıklı ev sınıfına rahatlıkla girer.Ev alırken yada kiralarken
havalanan bir evmidir? Yeterli güneş ışığı alıyormu? İşte ancak öyle evlerde
sağlıklı yaşamak mümkündür.(Erkan Şamcı)
114***Protein Lekeleri:
Bu
tarz lekelerin püf noktası asla sıcak su ile pişirmeyin,bazen sadece soğuk su
ile müdahale ettiğinde dahi,protein lekelerinden kurtulmak mümkün ama tek
koşulu,o kirin yerleşmemesi için asla sıcak su kullanmıyoruz.Sirke gibi asidik
şeyleri protein lekelerinde kullanmıyoruz,çoğu zaman sadece su ve sabunla protein
lekelerinden kurtulmak son derece kolay,bazende ellerimizde sebzeleri soyarken
oluşan lekelerin çözümü,her zaman olduğu gibi sirke,sirkeyle eğer ellerimizi
ovalarsak,o lekelerden kurtuluyoruz,ama bazı lekelerde çok daha ağır
olabiliyor.O zaman ellerimizde olan ağır lekelerden kurtulmak için,bir limon
üzerine biraz tuz döküyoruz.Tuzla limon bir araya geldiğinde çok ekolojik ama
çok ağır lekeleri bile çıkartabilen bir özellik kazanıyor.Eğer ellerinizi tuza
bandırılmaz sadece limonla ovarsanız,ellerinizde olan lekeleride çok kolayca
çıktığını görürsünüz.Bizim kendimizde de leke çıkarıcımız var nedir o
"kendi tükürüğümüz" Allah öyle insanları yaratırken kusursuz
yaratmışki,gerçekten tükürüğümüz sağlığımız için çok önemlidir.Tükürüğün
içerisinde bine yakın protein var,bir sürü enzimler,koruyucular,mikrop
öldürücüler,mantarlardan korucular var.Hatta tükürüğümüz içerisinde virüslerden
bile engelleyici malzemeler var.Bu malzemeler yediğimiz içtiğimiz gıdaları
ayrıştırdığı gibi,lekeleride ayrıştırma özelliğine sahiptir.İçerisinde bir
enzim var o karbonhidratları ayrıştırıyor,işte bu enzimler leke çözmede de
gerçekten çok iyidir.Bilirsiniz hayvanlar kendilerini yalayarak
temizlerler,hatta sadece temizlemezler kendi yaralarını da iğleştirirler.Artık
bilim adamları bu gün,insan tükürüğünden kanser ilaçlarına varıncaya kadar bir
sürü ilaçlar yapma yoluna girdiler.Elimiz falan kesildiğinde,elimizi direk
ağzımıza götürürüz yani tükürüğümüze götürürüz.Tükürüğümüz antiseptik
özelliktedir,o yüzden ağız ve diş sağlığımız ancak sağlıklı tükürükle söz
konusu olabilir.Onun bozulmaması da diş sağlığı,diş eti sağlığı,tükürük
bezlerinin sağlığı,eğer yerindeyse tükürüğümüz başlı başına bir şifa
kaynağı,hatta böyle küçücük sivilceleri bile tükürük ile iğleştirmek
mümkündür.(Erkan Şamcı)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder